Dersim’i çok özledim görmek için yola koyuldum Dersim’e varmadan peri köprüsünde durduruldum Sanki yabancıyım dersime buna çok üzüldüm Burası dersim benim vatanımdır yurdum
Bu bastığım toprak benim burası benim yurdum Orada biri laf söyledi ona sanki kudurdum Sen ne geziyorsun ulan burada sen ona aslını sordum Konuşma def ol git dersim benim vatanım yurdum
Vardım ki dersime dağları yakılmış ormanlar yanıyor İçim kan ağlıyor gücüm zayıf yetmiyor Çınarlar yaralı meşeler direniyor sanki yanmıyor Burası dersim vatanım yurdum alev alev yanıyor
Gökteki bulutlar küsmüş yağmur yağdırmıyor Ay bulutların arkasına saklanmış görünmüyor Güneş ortalıkta yok sanki hiç doğmuyor Burası dersim vatanım alev alev yanıyor
Dersimin dağlarında menekşeler susmuş saz çalmıyor Gelinciklerin boynu bükülmüş halaylar çekmiyor Bülbüller susmuş kınalı keklikler ötmüyor Burası dersim vatanım yurdum alev alev yanıyor
Kizilkaleyim ben dersim vatanıma Ankara'dan yazıyorum Vatanım yurdum senin özlemini çok çok çekiyorum Buralar bana yabancı seni çıra gibi arıyorum Burnumda tütüyorsun dersim seni çok çok özlüyorum
Dersim’i çok özledim görmek için yola koyuldum
Dersim’e varmadan peri köprüsünde durduruldum
Sanki yabancıyım dersime buna çok üzüldüm
Burası dersim benim vatanımdır yurdum
Bu bastığım toprak benim burası benim yurdum
Orada biri laf söyledi ona sanki kudurdum
Sen ne geziyorsun ulan burada sen ona aslını sordum
Konuşma def ol git dersim benim vatanım yurdum
Vardım ki dersime dağları yakılmış ormanlar yanıyor
İçim kan ağlıyor gücüm zayıf yetmiyor
Çınarlar yaralı meşeler direniyor sanki yanmıyor
Burası dersim vatanım yurdum alev alev yanıyor
Gökteki bulutlar küsmüş yağmur yağdırmıyor
Ay bulutların arkasına saklanmış görünmüyor
Güneş ortalıkta yok sanki hiç doğmuyor
Burası dersim vatanım alev alev yanıyor
Dersimin dağlarında menekşeler susmuş saz çalmıyor
Gelinciklerin boynu bükülmüş halaylar çekmiyor
Bülbüller susmuş kınalı keklikler ötmüyor
Burası dersim vatanım yurdum alev alev yanıyor
Dersim benim vatanım ana yurdumdur
Beni büyüten dersimdir elimden tutanımdır
Derdime çare dermanıma dermandır
Burası dersim vatanım yurdum yanıyor
Kizilkaleyim ben dersim vatanıma Ankara'dan yazıyorum
Vatanım yurdum senin özlemini çok çok çekiyorum
Buralar bana yabancı seni çıra gibi arıyorum
Burnumda tütüyorsun dersim seni çok çok özlüyorum
YUSUF KORKMAZ
Dağlarım
Al, yeşil, mor, çağlayandır dağlarım.
Renga renk süslenmiş bir gelin gibi
Kelebekler uğur böcegi gelir kalbine konar
Gözlerimin perdesini açar kanatları renkleri
Gökleri masmavi yerleri sanki bir kilim
Alıp götürüyor bizleri bin bir sırra
Karıncalar kervanı ayak ucumda
Ciçekler güller dizilmiş sıra sıra
Menekşeler doğmuş güzelliğin burcunda.
Nergisler buram buram kokuyor koynunda
Dağlarımın tebesümü eteğinde gelincikler
Bir alevdir her çicek her gül gece gündüz yanar
Sana bakınca unutuyorum derdi, tasayı, gamı
Sevgide deryasın, canlı arasında ayrım yapmıyorsun
Ufkunda bulutlar, tepende mor kayalıklar, çınarlar,
Her tarafını sarmış yeşillikler ve sarmaşıklar
Gündüz güneşle, yağmur öper topraklarını
Gece ay ışığı saklar yapraklarını
Dağlar, seni seyreden her canli üşümez
Sana gelen yollar labirent olsada şaşmaz
Yamacında dans ediyor gelin gibi badem ağacı
Çicekler dallarında sallanır durur
Pembe, beyaz pırıl pırıl çılgınlık
Dalga dalga güzelligin gözlerime vurur
Senin bağrında yaşamak öyle güzelki
Dolaşır sevgin her canlının kanında
Senden ayrı düşmek öyle zorki
Katlanmaz sızılar her yerimde.
Yusuf korkmaz (kizilkale) 21.05.2008 kirklareli vize
Yusuf Korkmaz
BARIŞ EKİYORUM
Bu gün çok sevinçliyim ben
Yurduma barış ekiyorum
Dağlara taşlara mor kayalıklara
Kırlara bayırlara kıraç topraklara
Gök yüzünde uçan
Özgür kuşlara
Genga renk Barışı ekiyorum
Bir halk türküsü gibi
Nakış nakış işlenmiş kilim gibi
Vatanıma dağlara denizlere
Barışı ekiyorum
İçim içime sığmıyor sanki
Diz çöktüm avuç açtım tanrıya
Ektigim barışlar dağlarda filizlensin diye
Bir güvercin kanadına
Ak güvercin bende selam götür
Barışa huzura kardeşliğe
Barış ve kardeşlik ilkem olsun
Andım kardeşlik barış huzurluk insanlık üstüne
Bu günü unutmamalıyım ben
Ey mavi gökyüzü
Ey mavi deniz
Ey mor kayalar
Bereketli topraklar
Her tarafta barış renga renk olmalı
Gri ve kara bulutlar dağılmalı
Yer yüzünde gök yüzünde
Mas mavi renkler olmalı
Her kes huzur bulmalı
Dağılmalı yurdumun üzerinde
Tüm karanlık renkler
Gök yüzü mas mavi olsun
Akar sular temiz berak olmalı
Yurdumun her tarafı ışık vermeli
Dağlarda sis kara bulutlar kalkmalı
Mavi ışıtmalı tüm yurdumda
Bu günü ben dolu dolu yaşamalıyım
Olmasın benim malım mülküm vede servetim
Sırça köşk'te istemiyorum
Bir baş soğan bir kuru ekmek iki tane zeytin
Karnımı doyurup yaşabiliyorum
Ama
Barışsız huzursuz yaşayamam
Barışı dağlara denizlere kırlara mor kayalıklara
Edirne’den ardaha’na kadar
Hatay’dan trabzona
Yurdumun her karış toprağına
Barışı ekiyorum
Sis ve kara bulutları siliyorum
Barışı maviyi mas maviyi ekiyorum
Güzel yurdum iyi ışınlansın diye
Dağlara taşlara denizlere ovalara mor kayalara
Kıraç topraklara barışı ekiyorum
Gök kuşağı renkler açsın
Bu ülke bu vatan bizim
Kardeşçe yaşayalım diye
kizilkale
Garip ömrümden
Şikayetim sana ey zalim felek
Ne istersin benim bu genç ömrümden
Her gün sallıyorsun kabrime kürek
Çek elini benim garip ömrümden
Saçıma bu akları sen düşürdün
Diş koymadın avucuma indirdin
Darbeyide şu sineme bindirdin
Çek elini benim garip ömrümden
Bırak artık bırak benim peşimi
Goncaydı yoldun daldan gardaşımı
Sel eyledin gözündeki yaşımı
Çek elini benim garip ömrümden
Bir gün göremedim gülmedi yüzüm
Tuttuğum dal ya çürüdü ya soldu
Gülşenimi dikenle har bürüdü
Çek elini benim garip ömrümden
Kizilkale
Yusuf Korkmaz
Ölüm Sana Yakişmadi
Kış tükendi, aylar bahara durdu
Kırlar, dağlar, ağaçlar çiceğe geldi
Gökyüzünde yine bir yıldız kaydi
Üstadim ölüm sana hiç yakişmadi.
Bu gün güneş kara bulutlara girdi
Mavi gözler denizlerin derinliğine daldı
“Ah ulan Rıza” şimdi öksüz kaldi
Üstadim ölüm sana yakışmadi.
Denizde, fırtınada, pusulam kırıldı
Bir yön bulamıyorum etrafım karardı
Hayaloğlu giti Yusuf ortada kaldi
Üstadim ölüm sana hiç yakişmadi.
Yusuf korkmaz (kizilkale)03.03.2009
Nerelerdesin Sen Nerdesin
Üşüyorsa ellerim gündüzleri
Soğuksa yüreğim geceleri
Titriyorsa bedenim sensiz
Nerelerdesin sen nerdesin?
Tüttürmüşsem umutlarımı sana
Gömülüyor umutlarim hasretim
Sensiz ağu çanağın basındayım
Nerelerdesin sen neredesin?
Gittiğin yerde öpüyorsam toprağı
Dağlarda yankılıyorsa feryadım
Zamansız kara bulutlaradır eyvallahım
Nerelerdesin sen nerdesin?
Mavi günler gelecek günün birinde
Gonca güller, dikenli dallar içinde
Hasret kaldim bir bakışa, bir gülüşe
Nerelerdesin sen nerdesin?!
Yusuf Korkmaz (kizilkale) 18.03.2009