© Copyright Antoloji.Com 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Antoloji.Com'a aittir. Sitemizde yer alan şiirlerin telif hakları şairlerin kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
DOĞUMHANE’ de, ilk solukla başlar hayat.
Bu hanede başlayan hayat çizgimizin içerisine, abdesthane, ameliyathane, aşhane, balıkhane, baruthane, batakhane, buzhane, çamaşırhane, darphane, dershane, gusülhane, hacethane, hapishane, hastahane, ibadethane, kâğıthane, kahvehane, kerhane, kıraathane, kiremithane, kumarhane, kütüphane, meyhane, misafirhane, muayenehane, nezarethane, pastahane, postahane, tabakhane, tımarhane, ticarethane, tophane, umumhane, yatakhane, yazıhane, yemekhane ve aklıma gelmeyen daha birçok hane girer.
Sonra!!!
Sonra beynimizden vücudumuza yayılan biyoelektrik enerji kesilir.
Beden, ruhu kendisine bağlı tutan elektromağnetizmasını yitirir.
Böylece RUH, bedende bağımsız yaşam biçimine geçer.
Madde olan beden ölmüştür.
Hayat denilen çizginin bitiş noktası konulmak üzere gidilecek son hane kalmıştır geriye.
GASİLHANE.
Şimdi diyeceksiniz ki, “yahu kendini tanıtmakla ne alaka”.
Doğum HANE ile başlayan hayat çizgim içerisine birçok hane girmiştir.
Belki görmediğim başka HANE’ leri de göreceğim.
Belki de..,
Evet,
Belki de geriye kalan son hanem,
GASİLHANE...
'Civanları cefa ile eder pir,
Ne gedeler güler buna, ne emir,
Misafir Hanedir ol pak-ı zemir,
Gelen gider, konan göçer bu elden.'
Gelenin gittiği, konanın göçtüğü bu elde, kaldığımda ki zaman da ne yaptığımın ne anlamı var...
Mehmet YAZGÜNOĞLU-Tarsus/MERSİN
19/06/2009 11:30