yağmurların bol olduğu yaprakların sarıya durduğu serin bir eylül sabahında istanbul bebekte dünyaya geldim kanımda dolaşan şiirin yüreğimde çöreklenen ozanın dürtüsüyle en deli çağımda tutkuyla istediğim öğretmen olma düşlerime ihanet ederek aşkın peşine takılıp evlendim biri kız diğeri oğlan iki evlat sahibiyim şükürler olsunki içimdeki ozan beni hiç terketmedi ilkini kültür bakanlığının aldığı (umutlara kur hayallerini)ve (yaşamın kıyısından düşerken)adlı iki şiir kitabı çıkartmayı başardım yaşamım boyunca çocuklarla ve çiçeklerle çok iyi anlaştım ömrümce riyasız gözbebekleri aradım nadirde olsa bulabildiklerimi biriktirdim her fırsatta çocuklara sevmeyi saymayı dürüst olmayı aşiladım birde insanların acımasızca kestikleri söğüt ağacına yeniden yeşerdiğinde doğum günü yaparak onlara en az insanlar kadar ağaçları sevmeyi öğrettim ve en son çikarttığım (resimli kompozisyon)kitaplarımıçocuklardan ilham alarak yazdım
yağmur sağanak halinde yağarken bebekten aşiyana kadar yürümeye yürürken ağlamaya ağlarken kederlerimi sele karıştırmaya bayılırım dokuz köyden kovulacağımı bildiğim halde yine doğruyu söylerim yaprakların hışırtıyla uyandığı rahmetli annemin deyişiyle zikrettiği seher vakitlerinde doğanın sırrına ermeye çalışırım her firsatta anlatmaya çalıştığım halde hiç kimsenin beni anlamadığına inanırım aykırı olmayı babamdan miras olduğu veruhuma uyduğu için severim sanırım içimdeki benle hiç uzlaşmadan bu dünyadan göçeceğim
umarım o güne kadar ozanım ölmez şiir beni terketmez
yağmurların bol olduğu yaprakların sarıya durduğu serin bir eylül sabahında istanbul bebekte dünyaya geldim kanımda dolaşan şiirin yüreğimde çöreklenen ozanın dürtüsüyle en deli çağımda tutkuyla istediğim öğretmen olma düşlerime ihanet ederek aşkın peşine takılıp evlendim biri kız diğeri oğlan iki evlat sahibiyim şükürler olsunki içimdeki ozan beni hiç terketmedi ilkini kültür bakanlığının aldığı (umutlara kur hayallerini)ve (yaşamın kıyısından düşerken)adlı iki şiir kitabı çıkartmayı başardım yaşamım boyunca çocuklarla ve çiçeklerle çok iyi anlaştım ömrümce riyasız gözbebekleri aradım nadirde olsa bulabildiklerimi biriktirdim her fırsatta çocuklara sevmeyi saymayı dürüst olmayı aşiladım birde insanların acımasızca kestikleri söğüt ağacına yeniden yeşerdiğinde doğum günü yaparak onlara en az insanlar kadar ağaçları sevmeyi öğrettim ve en son çikarttığım (resimli kompozisyon)kitaplarımıçocuklardan ilham alarak yazdım
yağmur sağanak halinde yağarken bebekten aşiyana kadar yürümeye yürürken ağlamaya ağlarken kederlerimi sele karıştırmaya bayılırım dokuz köyden kovulacağımı bildiğim halde yine doğruyu söylerim yaprakların hışırtıyla uyandığı rahmetli annemin deyişiyle zikrettiği seher vakitlerinde doğanın sırrına ermeye çalışırım her firsatta anlatmaya çalıştığım halde hiç kimsenin beni anlamadığına inanırım aykırı olmayı babamdan miras olduğu veruhuma uyduğu için severim sanırım içimdeki benle hiç uzlaşmadan bu dünyadan göçeceğim
umarım o güne kadar ozanım ölmez şiir beni terketmez