Ulkucu Kiz - Hakkında Yazdığı Tanıtım Yazısı


Ulkucu Kiz



TÜRKÜN SESI RADYO TURAN www.radyoturan.com















Ülkücülüğümüz nedir? Ülkücülüğümüz; Türk milletini en kısa yoldan en kısa
zamanda modern uygarlığın en üst seviyesine çıkarmak; mutlu, müreffeh hale
getirmek; bağımsız, özgür, kendi haklarına sahip bir hayata kavuşturmaktır.


Alparslan Türkes




Milliyetçilik, her sey Türk milleti için, Türk milletiyle beraber ve Türk milletine göre sözleriyle benimsenmiş, Türk milletine baglılık, sevgi, ve Türk milletine sadakat ve hizmettir.
Baska milletleri küçük gören, dünya barisini tehlikeye koyan antropolojik ırkçılık Türk milliyetçilik ülküsünün dışındadır. Milliyetçilik anlayışımız maneviyatçı, akılcı demokratik ve çagdas bir milliyetçiliktir.






''Biz ne kadar Türksek, kürtlerde o kadar Türktür. Onlar ne kadar kürtse, bizde o kadar kürdüz. ALPARSLAN TÜRKEŞ''


Kimse bizi zorla veya türlü vaatlerde ülkücü yapmadı. Kendimiz inanarak, isteyerek ve koşarak bu yolu tuttuk.


uLKuCu_KiZ












Bir Öldük Bin Dirildik

Biz vatan çiçeğini
Kanımızla sulardık.
Tomurcuklar açtıkça
Halay çeker oynardık.
Horon teper oynardık.

Prangaya vurulduk.
Hücrelere konulduk.
Bunlar yetmezmiş gibi
Cellatlara sunulduk.
Sehpalara sunulduk.

İhanetin bağrına
Hançer olup saplandık.
En sonunda mükâfat
Yiğitlikle suçlandık.
Faşistlikle suçlandık.

Çarmıhlara gerildik.
Ceryanlara verildik.
Bizi 'öldü' sanmayın!
Bir öldük,
Bin dirildik.


ASKERLER

Dostlara sorsanız ermiş veliyiz
Düşmana sorsanız onmaz deliyiz
Adınız ne diye sormayın bize
Alparslan türkeş'in askerleriyiz

Türk oğluyuz tüküz türkün dalıyız
Tuğran ellerinin nazlı gülüyüz
Kökünüz ne diye sormayın bize
Alparslan türkeş'in askerleriyiz

Düşmüşüz sevdaya gönül vermişiz
Her türlü çileye göğüs germişiz
Aşkınız ne diye sormayın bize
Alparslan türkeş'in askerleriyiz

Ne rütbemiz oldu ne de payemiz
Ülküye kavuşmak kutlu gayemiz
İşiniz ne diye sormayın bize
Alparslan türkeş'in askerleriyiz
>




Bu Memleket Hepimizin

Nedir bu kan bu göz yaşı
Bu memleket bizim, bizim
Kim çıkardı bu savaşı
Bu memleket bizim, bizim.

Kürtlük, Lazlık, Çerkezlik ney
Aynı millet hep aynı şey,
Türk oğluyuz Türküz hey hey!
Bu memleket bizim, bizim.

Aleviyle Sünni yarış,
Barış için olsun barış,
Adım adım karış karış
Bu memleket bizim, bizim

Malazgirtle Çanakkale
Bizi gördü hep el ele
Düşün gardaş düşün hele;
Bu memleket bizim, bizim.

Karpuz mu ki dilelim be!
Tarla mı ki bölelim be!
Kıymetini bilellim be!
Bu memleket bizim, bizim.

Ne kırıp ne kırılalım,
Ne de küsüp darılalım,
Ona sıkı sarılalım
Bu memleket bizim, bizim.

Arif senin sütündür o,
Kemiğindir etindir o,
Bölünmez bir bütündür o,
Bu memleket bizim, bizim...

Ozan Arif




Tecnis

Defolsun, defolsun
Bir tambur bir defolsun
Utanmayan suratlar
Yanımızdan defolsun
Sandıklarım, sandıklarım
Açılsın sandıklarım
Hayvandan beter çıktı
İnsandı sandıklarım
Kansıza, kansıza
Kurşun gire kansıza
Ne söylesen kar etmez
Vicdansıza, kansıza


Yalniz Kurt
Bize Göre Değil Bizim İçin Değil Siyaha Beyaz Demek,
Çirkin O Hala Zalime Pek Ala Yoksula Olmaz Demek,
Biz Böyle Görmedik Haramı Bilmedik Eğilmedik Bükülmedik,
Bu Şehirde Olmaz Terk Edip Gitmeli Yalnız Kurt Yenilmemeli.

Bize Göre Değil Yabanın Bağında Dal Olmak Gül Olmak
Bize Göre Değil Çirkefin Elinde Deli Olmak Zuul Olmak
Biz Böyle Görmedik Haramı Bilmedik Eğilmedik Bükülmedik,
Bu Şehirde Olmaz Terk Edip Gitmeli Yalnız Kurt Yenilmemeli.

Sana umutlarımı getirmiştim ötelerden birde hasretimi
Giderken götürecek değilim sende kalsın
Eğeti zulümlere ve boyası dökülmüş
Bu şehre inat umutlarımı besledim
Hasretimle büyüdüm sil gözyaşını
Ey yar gidişin sonsuzluk perdesini aralayacak
Başaklar boy verecek balalar soy verecek
Türküler söyleyeceğiz.
Belki kurt yalnızlığı düşecek hissemize
Hüzünler saracak ufkumuzu hüzünler
Hüzünler taze baharlar gibidir
Unutma bahar senin içinde
Nereye gidersen götürürsün
Taze tomurcuklar şimdi kavuşma diyorlar
Türküler söyleniyor bir yerlerde
Meşeler güvermiş varsın güversin
Söyleyin o yare durmasın gelsin diyor türküler
Şimdi ses ver artık yüreğini yüreğime ekle
Kanatlansın türküler.....


Bu Hesap Sorulacak

Yiğit olanın lokması cana azıktır beyler
Kimse bana söylemesin buna yazıktır beyler
Soyu soysuz olanın sütü bozuktur beyler

Bunların soyu bozulmuş Türk'e düşman göbekten
Bu hesap sorulacak Apo denen köpekten!

Kan istediniz canlardan bitmedi inadınız
Oğuz size yar olmadı budüz idi adınız
Senelerdir bu vatanın ekmeğini yediniz

Suyunuzu keseceğiz dağlardaki gölekten
Bu hesap sorulacak Apo denen köpekten!


Dağlar, taşlar bu ovalar bilin ki Türk'ün yurdu
Aslımız insan neslidir Türk'e semboldür Kurd'u
Soyu ermeni olanlar nerden bilecek Kürd'ü

İhaneti seyreyleyin perdedeki delikten
Bu hesap sorulacak Apo denen köpekten!

Alperenler şehadeti seslenirken çağrına
İbrahim'in dedikleri nişan oldu bağrına
Mehmetçik'ler şehit düştü bu vatanın uğruna

Vatan mı istediniz lan beşikteki bebekten?
Bu hesap sorulacak Apo denen köpekten!

Başı bozuk yaylalarda bol keseden savurdun
Ne dinin var, ne imanın sen ne biçim gavurdun?
Hem korkaksın, hem zavallı zoru gördün kıvırdın!

Urgan bile dava eder boynundaki ilmekten!
Bu hesap sorulacak Apo denen köpekten!



ATLAR

Atlanıb Atlara atlıya-atlıya,
Atları dördnala,çapdıra-çapdıra,
Batıdan,doğuya,doğudan batıya,
Taqqırı-tuqquru,çaptırı-çupduru,
Çapaçapa geldik biz!

Ergenekondan dogduq, Börteçine ularken
Ildırımlar susardı Qılınçlarımız oynarken,
Çin xaqanı şaşırdı, çine duvar yapdırdı,
Qurdbasli tug ellerde,sagsoldan axinirken!

Gökde Tanrı yerde biz deliqanlı Türkleriz!
Yerle gök arasında, diz qırıb, yurdsalan biz!

Atlanıb Atlara atlıya-atlıya,
Atları dördnala, çapdıra-çapdıra,
Batıdan, doğuya, doğudan batıya,
Taqqırı-tuqquru, çaptırı-çupduru,
Çapaçapa geldik biz!

Altaylardan, Baykaldan, doğulan güneşiz biz!
Orhundan,Yeniseyden,hayqıran varlıgız biz!
Tanrının daglarından, seslenen türküleriz!
Bu düzensiz dünyayı, düzenleyen Türkleriz!

Gökde Tanrı yerde biz deliqanlı Türkleriz!
Yerle gök arasında,diz qırıb, yurdsalan biz!


Türkiyem
Baş koymuşum Türkiyemin yoluna
Düzlüğüne yokuşuna ölürüm
Asırlardır kır atımı suladım
Irmağının akışına ölürüm

Sevdalıyım yangın yeri bu sinem
Doksan yıldır çile çekmiş hep ninem
Pınarlardan su doldurur Eminem
Mavi boncuk takışına ölürüm

Düğünüm, derneğim, halayım, barım,
Toprağım, ekmeğim, namusum, arım
Kilimlerde çizgi çizgi efkarım,
Heybelerin nakışına ölürüm.


VARSIN TABUTUNA SARILAN AL BAYRAGI ÇOK GÖRSÜNLER, VARSIN PIRLANTA KALBINE TAS DESINLER, KAÇ YAZAR REISIM?




Yufka yüreklilerle çetin yollar aşılmaz
Çünkü bu yol kutludur, gider Tanrı Dağı'na
Halbuki yoldaşını bırakıp kaçanların
Değişilir topu da bir sokak kaltağına

Kürşat'ın narasıyla indik Tanrı Dağı'ndan
ruhumuzu kandırdık orhun'un kaynağından
Bu kaynaktan içenin yürekleri tunç olur.
TÜRK' e kefen biçenin ölümü korkunç olur.

Delinse yer, çökse gök, yansa kül olsa dört yan
Yüce dileğe doğru yürürüz yine yayan.
Moskoflardan, yankeden, masonlardan yılmayan
Ölümlerle eğlenen tunç yürekli Türkleriz.





Çırpınırdı Karadeniz

Bakıp Türk'ün bayrağına
Ah ölmeden bir görseydim
Düşebilsem toprağına

Sırmalar sarsam koluna
İnciler dizsem yoluna
Fırtınalar dursun yana
Yol ver Türk'ün bayrağına.

Ayrı düştüm dost elinden
Yıllar var ki çarpar sinem
Vefalı Türk geldi yine
Selam Türk'ün bayrağına.

Kafkaslar'dan esen yeller
Şimdi sana selam söyler
Olsun bütün Turan eller
Kurban Türk'ün bayrağına.

Kafkaslar'dan aşacağız
Türklüğe şan katacağız
Türk'ün şanlı bayrağını
Turan ele asacağız.

Türk esine, Türk esine
Kiyarmi hiç Türkesine
Bütün dünya kurban olsun
Türk'ün basbug Türkesine.


Seyh Samil
Samil Kafkas daglarinin hürriyet günesidir,
Samil Basbugumun öz be öz gardasidir,
Samil’i bilmeyen Atasini ne bilir?
Sair diyor ki: „Bayraklari Bayrak yapan üstündeki kandir,
Toprak eger ugurnda ölen varsa Vatan’dir.“


Ben de diyorum ki:
Benim vatanimin sinirlari Igdirda baslayip, Edirnede bitmez!
Azerimin hürriyet hürriyet diye haykirdigi kiyilarda baslar, Viyanada biter.
Kur, Aras costukca, Tuna, Volga tastikca,
benim siirlerim okunacak, benim türkülerim söylenecek,
Hazar çarkalandikça benim Ay yildizli Bayragim dalgalanacak.


Sormayin kimlerdenem, Haraliyam a dostlar!
Gönülden firtinali oraliyam a dostlar
Kizil bir kursun aldim, yaraliyam a dostlar!
Aglama ey gözleri bulutlu yar,
Men bilirem senin de eyninde kanli bir libasin var,
Bu sarkilar, türküler, Türk’ü söyler türküler,
Yasar kalpte Ülküler!


Bu ses aslan sesidir!
Bu ses demir perdeyi damla damla eriten,
Katarina petro’yu deli eden bir sestir!
Bu ses taa Kafkaslar’dan gelen
Seyh Samil’in sesidir.



Dilde birlik, işte birlik, fikirde birlik,
Sağlanırsa o zaman kurulur dirlik




TÜRK KIZI

Pınar başına geldi
Bir elinde güğümü;
Çattı yay kaşlarını
Görünce güldüğümü,
Bağlamıştı gönlümü
Saçlarının düğümü.
Bilmiyordum bu örgü
Acaba bir büğü mü?

Sordum: Nerdedir yerin?
Nedir senin değerin?
Yedi kıral vurulmuş,
Ne bu ceylan gözlerin?
Hangisine varırsın
Bu yedi ünlü erin?
Şöyle dedi bakarak
Göklere derin derin:

Kıralların taçları
Beni bağlar büğü mü?
Orduları açamaz
Gönlümdeki düğümü.
Saraylarda süremem
Dağlarda sürdüğümü.
Bin cihana değişmem
Şu öksüz Türklüğümü...



Analiktan duyurmussun ününü,
Dünya tanir Azerbaycan Türkünü.
Durma gardas durma, sende söyle menim Türkümü.
Davul sende, garbul sende, toy sende.

Ne yigitler sehit olmus ugruna,
Gurban olurum Arasina Agrina.
Ne durursan, ne durursan menide bas bagrina
Samil sende, Kürsad sende, Alp sende...