Sanırım yalnızım ve ne mutlu ki yalnızım.... Öylece geçip karşısına aynanın geçip gidenleri izliyorum hayatımdan... Acıtanları... Sevindirenleri... Ucu yanmış anıları... En çok sevilen en unutulmayandır ya her zaman belki bundan başaramıyorum artık başka bir limanda konaklamayı... Ama seviyorum en büyük dostumu, yalnızlığımı.... Koşulsuz entellektüelim; ama bar köşelerinde dünyayı kurtarma planları yapmıyorum... Ya da siyasi ideolojimi içki sofralarına meze etmiyorum... Sadece izliyorum hayatı, hiçbir şeyi atlamayan büyük-siyah gözlerimle.... İçimde ki odada yaşıyorum yaşamam gerekenleri, bazen öfke kusuyorum kendi duvarlarıma, bazen bir çizgi çekiyorum takvimime mutlu olduğum güne dair.... Emirgan sahilinden sonra en sevdiğim isyan yerim oldu; Şile'de ki deniz feneri... Biraz da Ankara'yı sevdim... Sonra sahil kasabalarını.... Düşman değilim kimseye... Kendim oldum ve tiksindi benden dünya, Cezmi'nin dediği gibi.... Biraz hoyratım evet, biraz ukala, birazda haylaz... Bildiğimi sandım her şeyi... En büyük düş yıkımımdı hiçbir şeyi bilmediğimi görmek... Tiyatrocuyum diye, yazarım diye her şeyi ele geçiririm sandım, hep ele geçirilen oldum.... Olmazdı aşksız, ama aşkla yok oldum... Yürüdükçe mercan mavisi sanıp adamboyu ateşlerde, biraz daha çocuk oldum... Geceleri kendine büzülen, kendine yenilen, kimsesiz bir çocuk... Ateşten denizleri mumdan kayıklarla geçmekti amacım, eridikçe, biraz daha kendime yenildim... Burdayım şimdi, tüm kimsesizliğimle... Geleceksen bana, yaldızlı dostluk tabelam SOL tarafta... Ne yaparsan yap, dostluğa gidişimi durdurma....
Koşulsuz entellektüelim; ama bar köşelerinde dünyayı kurtarma planları yapmıyorum... Ya da siyasi ideolojimi içki sofralarına meze etmiyorum... Sadece izliyorum hayatı, hiçbir şeyi atlamayan büyük-siyah gözlerimle.... İçimde ki odada yaşıyorum yaşamam gerekenleri, bazen öfke kusuyorum kendi duvarlarıma, bazen bir çizgi çekiyorum takvimime mutlu olduğum güne dair....
Emirgan sahilinden sonra en sevdiğim isyan yerim oldu; Şile'de ki deniz feneri... Biraz da Ankara'yı sevdim... Sonra sahil kasabalarını....
Düşman değilim kimseye... Kendim oldum ve tiksindi benden dünya, Cezmi'nin dediği gibi.... Biraz hoyratım evet, biraz ukala, birazda haylaz... Bildiğimi sandım her şeyi... En büyük düş yıkımımdı hiçbir şeyi bilmediğimi görmek...
Tiyatrocuyum diye, yazarım diye her şeyi ele geçiririm sandım, hep ele geçirilen oldum.... Olmazdı aşksız, ama aşkla yok oldum... Yürüdükçe mercan mavisi sanıp adamboyu ateşlerde, biraz daha çocuk oldum... Geceleri kendine büzülen, kendine yenilen, kimsesiz bir çocuk... Ateşten denizleri mumdan kayıklarla geçmekti amacım, eridikçe, biraz daha kendime yenildim...
Burdayım şimdi, tüm kimsesizliğimle... Geleceksen bana, yaldızlı dostluk tabelam SOL tarafta... Ne yaparsan yap, dostluğa gidişimi durdurma....
HOŞGELDİN DÜNYAMA................