1962 Lüleburgaz doğumluyum. İşletme Fakültesi mezunuyum. Bir kamu kuruluşunda memur olarak çalışıyorum. Edebiyat benim ikinci dünyamdır. Şiir, öykü yazmaya Orta okul çağlarında başladım. Lise yıllarında edebiyat öğretmenimin teşvikiyle bir roman deneyiyim oldu. Müsfettelerimin kazayla yanmasından sonra roman yazmayı bıraktım. Şiir yazmayı hiç bırakmadım. Ama ciddi olarak bir yerde toplayamadım. En büyük muradım maddi değil, manevi olarak şiir kitabımın kitapevinin raflarına konmasıdır. Bütün arkadaşlarımı sevgi ve saygıyla selamlıyorum.
YÜREĞİM BİR KUŞ
Hep yüreğim kuş oldu benim Devamlı kanat çırptım bilinmezliğe Yoruldum, Heybetli bir ağacın dalına kondum.
Donmak üzereyken, Açık gönül penceresinden girdim içeri, Sıcacıktı yürek sevecen ve samimi, Beden diliyle değil, Yürek diliyle paylaştık, Sevgiyi, saygıyı, verilen değeri.
Ağaç kıskandı bizi, Rüzgarla birlik olup, Dallarıyla vurdu,vurdu pencereye, Pencere kırılmasın, gönül üşümesin diye, Uçtum pencereden tekrar bilinmezliğe.
Birdaha girmedim o pencereden, Birdaha konmadım beni atan ağaç dalına, Artık korkmuyorum, şu fani ölümden, Bekliyorum istediği vakit, gelirse gelsin, Beni alacak kadar severse, sevsin.
1962 Lüleburgaz doğumluyum. İşletme Fakültesi mezunuyum. Bir kamu kuruluşunda memur olarak çalışıyorum. Edebiyat benim ikinci dünyamdır. Şiir, öykü yazmaya Orta okul çağlarında başladım. Lise yıllarında edebiyat öğretmenimin teşvikiyle bir roman deneyiyim oldu. Müsfettelerimin kazayla yanmasından sonra roman yazmayı bıraktım. Şiir yazmayı hiç bırakmadım. Ama ciddi olarak bir yerde toplayamadım. En büyük muradım maddi değil, manevi olarak şiir kitabımın kitapevinin raflarına konmasıdır. Bütün arkadaşlarımı sevgi ve saygıyla selamlıyorum.
YÜREĞİM BİR KUŞ
Hep yüreğim kuş oldu benim
Devamlı kanat çırptım bilinmezliğe
Yoruldum,
Heybetli bir ağacın dalına kondum.
Heybetine yakışmayan asaleti
Beni attı dalından
Kırılan kanadımı sarmadı
Kış geldi, üşüdüm.
Donmak üzereyken,
Açık gönül penceresinden girdim içeri,
Sıcacıktı yürek sevecen ve samimi,
Beden diliyle değil, Yürek diliyle paylaştık,
Sevgiyi, saygıyı, verilen değeri.
Ağaç kıskandı bizi,
Rüzgarla birlik olup,
Dallarıyla vurdu,vurdu pencereye,
Pencere kırılmasın, gönül üşümesin diye,
Uçtum pencereden tekrar bilinmezliğe.
Birdaha girmedim o pencereden,
Birdaha konmadım beni atan ağaç dalına,
Artık korkmuyorum, şu fani ölümden,
Bekliyorum istediği vakit, gelirse gelsin,
Beni alacak kadar severse, sevsin.
Saygılarımla