kelimelerin salıncağıdır insan bütün mesafeler eş anlamlıdır teklikten korkmaktır yaşamak var olmak, hedefi olmamaktır insan bir alternatifler yığınıdır insana örülü bir boyadır zaman yaşayan, yaşanılandır çoğu kez yazmak, kendine alışamamaktır özgürlük, kendini rehin tutmaktır insan, bir büyük konuşmuşluktur kendini bilmek, kendini silmektir uyanıncaya kadar uyanıktır insan insan kendiyle örtülü bir gömüdür kirli borularda kirlenmez kutsal su aştığı yol kadar kabul eder kendini bir oyundur insan kendini oynayan yaşamak bir martı çığlıdır karanlık yol yürünür, giden değil varan bilir kötüye karşı koymak iyilik değildir sonsuzluk, insanın sonunda saklıdır her gün kendi kaderinin yolcusudur birbirinden ayrı durur her şey bir yerde her şey eklidir birbirine diğer bir yerde yaşamak bir intikamın nesnesi olmaktır bir nokta kendini kendinden ibaret sanır hakikat kendini teslim etmez, teslim alır tarih, insanların yaşamadıkları yanlarıdır aşk, kelimenin varlığa ulanma sevdasıdır bilgi hakikattir, kendini kendi zannetmez hayat, insanın kendine olan görüş açısıdır iyiliği kendi rengiyle boyamak kötülüktür başkasının aşkından doğan bir yanılsamadır kelimelerin kendilerine borçlandığı varlıktır olmayan bir duvar alıkoyar insanı kendinden hakikat her boyutu içine alan tek bir boyuttur her yükseltisinde kendine batan bir yan vardır inançların altlarına gerilmiş direklerdir insanlar kendine yükselen basamakları kendi sanır insan her şey düşmandır ona yine de o dosttur hepsine ılık bir rüya serpintisinden kendine damlar insan derindir insanın gözlerinin aydınlatabildiği kadar bulunan, bulmak arzusunun var olana yansımasıdır bütün soruların muhatabı, insanın olamayan yanıdır duymak istediklerini söylememek için konuşur insan kelimelerle yapılan kelimelerle yıkılmaya mahkumdur bilinebilir parçaların oluşturduğu bir bilinemezliktir insan gidilebilir yollardan oluşan gidilemez bir diyardır hakikat insan olmayabilir de olandır duyguların kesiştiği kavşaktır kendiyle eşleşince sıfır olandır anların birbirine karışmasıdır yola düşen insan değildir, harftir kendini insanda yolcu eden söylenecek çok söz vardır anlatmak için söylenecek söz olmadığını bilinemeyen bir bilgi baş ile sonda ortaktır, insansız da canlıdır kelimeler hakikat birdir ve tektir ve sessizdir kabul etmez tasdik edecek kadar ikiliği
bütün mesafeler eş anlamlıdır
teklikten korkmaktır yaşamak
var olmak, hedefi olmamaktır
insan bir alternatifler yığınıdır
insana örülü bir boyadır zaman
yaşayan, yaşanılandır çoğu kez
yazmak, kendine alışamamaktır
özgürlük, kendini rehin tutmaktır
insan, bir büyük konuşmuşluktur
kendini bilmek, kendini silmektir
uyanıncaya kadar uyanıktır insan
insan kendiyle örtülü bir gömüdür
kirli borularda kirlenmez kutsal su
aştığı yol kadar kabul eder kendini
bir oyundur insan kendini oynayan
yaşamak bir martı çığlıdır karanlık
yol yürünür, giden değil varan bilir
kötüye karşı koymak iyilik değildir
sonsuzluk, insanın sonunda saklıdır
her gün kendi kaderinin yolcusudur
birbirinden ayrı durur her şey bir yerde
her şey eklidir birbirine diğer bir yerde
yaşamak bir intikamın nesnesi olmaktır
bir nokta kendini kendinden ibaret sanır
hakikat kendini teslim etmez, teslim alır
tarih, insanların yaşamadıkları yanlarıdır
aşk, kelimenin varlığa ulanma sevdasıdır
hayat, insanın kendine olan görüş açısıdır
iyiliği kendi rengiyle boyamak kötülüktür
başkasının aşkından doğan bir yanılsamadır
kelimelerin kendilerine borçlandığı varlıktır
olmayan bir duvar alıkoyar insanı kendinden
hakikat her boyutu içine alan tek bir boyuttur
her yükseltisinde kendine batan bir yan vardır
inançların altlarına gerilmiş direklerdir insanlar
kendine yükselen basamakları kendi sanır insan
her şey düşmandır ona yine de o dosttur hepsine
ılık bir rüya serpintisinden kendine damlar insan
derindir insanın gözlerinin aydınlatabildiği kadar
bulunan, bulmak arzusunun var olana yansımasıdır
bütün soruların muhatabı, insanın olamayan yanıdır
duymak istediklerini söylememek için konuşur insan
kelimelerle yapılan kelimelerle yıkılmaya mahkumdur
bilinebilir parçaların oluşturduğu bir bilinemezliktir insan
gidilebilir yollardan oluşan gidilemez bir diyardır hakikat
insan olmayabilir de olandır duyguların kesiştiği kavşaktır
kendiyle eşleşince sıfır olandır anların birbirine karışmasıdır
yola düşen insan değildir, harftir kendini insanda yolcu eden
söylenecek çok söz vardır anlatmak için söylenecek söz olmadığını
bilinemeyen bir bilgi baş ile sonda ortaktır, insansız da canlıdır kelimeler
hakikat birdir ve tektir ve sessizdir kabul etmez tasdik edecek kadar ikiliği
jean paul sartre