ﻛ є и ط ц ĸ α ℓ ط í и ط í я τ α и є s í s í ´ s í и
“SERSERİM’E” Elime son kez aldım kağıt, kalem. Bu sana son mektubum. Postacı son kez getirecek bir haber benden sana. Canım serserim, bilirim aldırmazsın, hiçbir şeye, ne sevgiye, ne hislere. Şimdi elimde sigara var. Bugün yine çok fazla içtim, bilirim yine bana kızacaksın. Ama yine aynı cevabı vereceğim “DERTLİYİM” son kez bu kalp senin derdinle dolu. Uykularım bölünür oldu, yanlış anlama bu mektubumda seni ne kadar özlediğimi yazmayacağım. Artık değiştim ben. Senin umursamaz tavırlarından bıktım. Takmıyorum artık seni. Hani senin bende bir resmin vardı ya, arkadaşıma verdim; çok beğenmiş seni. Al senin olsun dedim. Ama dikkat etmesini söyledim. Olur ya çıkarsanız boynuzlamasın seni dedim. Yüzünün şeklini görmek isterdim serserim. Bu mektup diğerlerine benzemiyor değil mi? Dün gece yıktın öldürdün beni sevgilim. Bütün gece kanadı durdu dindiremedim inan. Gözlerim doldu ağlayamadım. Yataklara düştüm ne zamandır. Ama iyi oldu aslında seni unutmaya başladım artık. Sen ne demiştin serserim “ÜZÜLME” üzülmüyorum artık. Bu acıların getirdiği mutluluğa seviniyorum. Lanet olsun sana serserim.bu kadar mı değersizdi benim sevgim. Biliyorsun ben seni çok sevdim. Bu sana son mektubum serserim. İstersen okut başkasına. Ama şunu bil ki bundan sonra mezar taşında “HAİN” yazan bir ölüsün benim için. Artık hatıralarımdasın....
“SERSERİ’DEN CEVAP” Bugün hiç beklemediğim bir anda aldım mektubunu güzelim. Son mektubum demişsin, inanmam. Sen dayanamazsın bensizliğe, erir bitersin günden güne. Bak ne diyorum güzelim, gönlün olsun birkaç gün daha çıkalım. Sevinirsin belki. Sen bensiz yapamazsın güzelim. Beni sevdiğin günü düşün nasılda çocuk gibiydin. Bayılacaksın diye korkmuştum güzelim. Benim elimden senin gibi neler geçti bilirsin. Haberim yok sen beni gerçekten sevdin mi güzelim? Sana bu mektubu meyhanede yazıyorum. Sağolsun arkadaşlar yardım ediyorlar. Biraz önce bir çocuk dövdük onun şerefine içiyorum. Bak güzelim sana ne dediğimi hatırlamıyorum “ÜZÜLME” yazmışsın. Sahiden yıkıldın mı? Umursamazsın sanmıştım. Takmazsın diye ummuştum. Ama madem artık beni unuttun, bu sana son sözüm; “BENDE SENİ SEVDİM güzelim”
“KIZIN ARKADAŞINDAN SERSERİ”YE” Seni tanımıyorum ama arkadaşım seni çok sevmişti. Son mektubum demişti, doğru. Hem o seni çoktan unuttu bile. Resmini bana verdi. Bir gün buluşup konuşalım seninle. Güzelim demişsin bizimkine, bende seni zevkli sanırdım. Ben ondan daha güzelim. Bak serseri telefon numaram arkada yazıyor. Onu aradığın gibi beni de ara. Ayrıca bizimki biraz garipçedir. Bu aralar kalbinin ağrıdığını söylüyor. Doktorlar teşhis koyamıyorlar. Aman canım o da bir başka. Ağlasa da gülüyorum der. Sakın unutma, beni ara.
“SERSERİ’DEN KIZIN ARKADAŞINA” Bak kızım ben seni daha en başından sevmedim. Ben her şeyden çok güzelimi sevdim. O bana canından koparcasına serserim derdi. Oysa sen serseri, soğukta kalmışçasına. Senin gibi arkadaş olmaz olsun. Güzelliğe gelince hiç kimse yarışamaz benim güzelimle. Şimdi bırak bunları, bende yıkıldım, ona söyle. Son mektup derken yalan sanmıştım. Daha beter içer oldum. Her gece sarhoşum. Bir daha ki mektupta güzelimden bahset bana. Şimdi gerçekten mutlu mu? Başkasını mı seviyor? Hasta demiştin, hem de kalbinden. Yoksa bu aşk hastalığı mı? Benden başkasıyla mı? Anlat bana arkadaş herşeyi anlat. Beni seviyor mu öğren bakalım. Yoksa bu kadar çabuk mu unuttu beni? Çabuk yaz arkadaş. Anladım ki; ben onsuz bu dünyada yaşayamazmışım.
“ARKADAŞTAN SERSERİ’YE” Affedersin serseri yanlış yaptım ben. O seni gerçekten sevdi. Son nefesinde bile adını sayıkladı. Yüreğim parçalandı anlayamazsın. Serserim deyişini duysaydın, gözlerini kaparken, aşkın öyle sarmıştı ki bedenini. Kaybedince yaşayamadı öldü işte. Son mektubu ne yaptın? İçip içip ağlıyor musun? O şimdi mezarında huzurla yatarken, yılanlara bile seni anlatıyordur, şüphen olmasın. Zaten mezar taşında “SENİ SEVDİM SERSERİM” yazısını görünce anlayacaksın. Belki yaşaması için bir umut vardı, içinde. Ama senle ciddi olsaydı. Birkaç gün çıkalım demişsin işte ona, güzeline, o zaman vurdu. Zavallıcığın yüreğine indi. Şimdi mezarında derin bir uykuda. Sevgisi sonsuzlaştı onunla. Aslında o istemedi, öldüğünü bildirmemi. Ama dayanamadım yazdım işte. Şimdi ne yaparsın bilmem, içer misin, adam mı döversin? Sende onu sevmişsin öyle yazmışsın. ÖYLEYSE BIRAKTA AŞKINIZ YAŞASIN....
SERSERİNİN ODASINDA BULUNAN NOT: Sana geliyorum güzelim Seni seviyorum güzelim.
KADIN + GÖZYAŞI
Küçük bir erkek çocuk, annesine sordu: 'Niçin ağlıyorsun? ' 'Çünkü ben kadınım.' Diye cevapladı annesi. 'Anlamadım! ' dedi çocuk. Annesi, çocuğu kucaklayıp 'Hiç bir zaman anlayamayacaksın! ' dedi. Babasına 'Baba, annem niçin ağlıyor? ' diye sordu. Babanın cevabı: 'Bütün kadınlar sebepsiz ağlayabilen yapıdadır' oldu.
Küçük çocuk büyüdü, yetişkin adam oldu, halâ kadınların niçin ağladıklarını keşfedemedi. Nihayet öldükten sonra cennete gittiğinde Allah'a sordu. 'Allahım! ' dedi: 'Kadınlar niçin bu kadar kolay ağlayabiliyorlar? ' Allah:'Ben kadınları özel yarattım! Tüm yaşamın ağırlığını taşıyabilecek kuvvette olmasına rağmen başkalarına teselli verecek kadar yumuşak omuzlar, doğumun acısına olduğu kadar doğurdukları evlatlarının nankörlüğüne dayanabilecek iç kuvvetini verdim.
Başkalarının kuvvetinin kalmadığında; devam edecek azmi, ailesinin hastalığında; yorgunluğa pabuç bıraktırmayacak kudreti verdim. Her türlü şart altında, hatta kendilerini çok kötü incitseler de, çocuklarını sevmek duygusallığını verdim. Bu duygusallık her yaştaki çocuklarının yaralarını sarmalarına, sorunlarını dinleyip paylaşmalarına yardım ediyor.
Kocalarını tüm kusurlarıyla sevmek kuvvetini verdim. Onlara iyi bir kocanın eşini asla incitmeyeceğini fakat bazen destek ve kuvvetini deneyecek davranışlarda bulunacağını anlayacak duyarlı bir zeka verdim.
Tek zayıflık olarak kadınlara bir gözyaşı verdim...
Tamamen kendilerinin sahip oldukları, ihtiyaçları olduğunda kullanmak üzere. İnsanlık için bir gözyaşı...' diye cevapladı...
Kadını güzel yapan şey ne saçı, ne vücudu, ne de kendini ne şekilde taşıdığıdır. Kadını esas güzel yapan sevgisini paylaşabilmesi, fedakarlığı, sorumluluğu, anlayışı, sadece bilgiye değil aynı zamanda kalbe de yönelik aklıdır.
ﻛ є и ط ц ĸ α ℓ ط í и ط í я τ α и є s í s í ´ s í и
“SERSERİM’E”
Elime son kez aldım kağıt, kalem. Bu sana son mektubum. Postacı son kez getirecek bir haber benden sana. Canım serserim, bilirim aldırmazsın, hiçbir şeye, ne sevgiye, ne hislere. Şimdi elimde sigara var. Bugün yine çok fazla içtim, bilirim yine bana kızacaksın. Ama yine aynı cevabı vereceğim “DERTLİYİM” son kez bu kalp senin derdinle dolu. Uykularım bölünür oldu, yanlış anlama bu mektubumda seni ne kadar özlediğimi yazmayacağım. Artık değiştim ben. Senin umursamaz tavırlarından bıktım. Takmıyorum artık seni. Hani senin bende bir resmin vardı ya, arkadaşıma verdim; çok beğenmiş seni. Al senin olsun dedim. Ama dikkat etmesini söyledim. Olur ya çıkarsanız boynuzlamasın seni dedim. Yüzünün şeklini görmek isterdim serserim. Bu mektup diğerlerine benzemiyor değil mi? Dün gece yıktın öldürdün beni sevgilim. Bütün gece kanadı durdu dindiremedim inan. Gözlerim doldu ağlayamadım. Yataklara düştüm ne zamandır. Ama iyi oldu aslında seni unutmaya başladım artık. Sen ne demiştin serserim “ÜZÜLME” üzülmüyorum artık. Bu acıların getirdiği mutluluğa seviniyorum. Lanet olsun sana serserim.bu kadar mı değersizdi benim sevgim. Biliyorsun ben seni çok sevdim. Bu sana son mektubum serserim. İstersen okut başkasına. Ama şunu bil ki bundan sonra mezar taşında “HAİN” yazan bir ölüsün benim için. Artık hatıralarımdasın....
“SERSERİ’DEN CEVAP”
Bugün hiç beklemediğim bir anda aldım mektubunu güzelim. Son mektubum demişsin, inanmam. Sen dayanamazsın bensizliğe, erir bitersin günden güne. Bak ne diyorum güzelim, gönlün olsun birkaç gün daha çıkalım. Sevinirsin belki. Sen bensiz yapamazsın güzelim. Beni sevdiğin günü düşün nasılda çocuk gibiydin. Bayılacaksın diye korkmuştum güzelim. Benim elimden senin gibi neler geçti bilirsin. Haberim yok sen beni gerçekten sevdin mi güzelim? Sana bu mektubu meyhanede yazıyorum. Sağolsun arkadaşlar yardım ediyorlar. Biraz önce bir çocuk dövdük onun şerefine içiyorum. Bak güzelim sana ne dediğimi hatırlamıyorum “ÜZÜLME” yazmışsın. Sahiden yıkıldın mı? Umursamazsın sanmıştım. Takmazsın diye ummuştum. Ama madem artık beni unuttun, bu sana son sözüm; “BENDE SENİ SEVDİM güzelim”
“KIZIN ARKADAŞINDAN SERSERİ”YE”
Seni tanımıyorum ama arkadaşım seni çok sevmişti. Son mektubum demişti, doğru. Hem o seni çoktan unuttu bile. Resmini bana verdi. Bir gün buluşup konuşalım seninle. Güzelim demişsin bizimkine, bende seni zevkli sanırdım. Ben ondan daha güzelim. Bak serseri telefon numaram arkada yazıyor. Onu aradığın gibi beni de ara. Ayrıca bizimki biraz garipçedir. Bu aralar kalbinin ağrıdığını söylüyor. Doktorlar teşhis koyamıyorlar. Aman canım o da bir başka. Ağlasa da gülüyorum der. Sakın unutma, beni ara.
“SERSERİ’DEN KIZIN ARKADAŞINA”
Bak kızım ben seni daha en başından sevmedim. Ben her şeyden çok güzelimi sevdim. O bana canından koparcasına serserim derdi. Oysa sen serseri, soğukta kalmışçasına. Senin gibi arkadaş olmaz olsun. Güzelliğe gelince hiç kimse yarışamaz benim güzelimle. Şimdi bırak bunları, bende yıkıldım, ona söyle. Son mektup derken yalan sanmıştım. Daha beter içer oldum. Her gece sarhoşum. Bir daha ki mektupta güzelimden bahset bana. Şimdi gerçekten mutlu mu? Başkasını mı seviyor? Hasta demiştin, hem de kalbinden. Yoksa bu aşk hastalığı mı? Benden başkasıyla mı? Anlat bana arkadaş herşeyi anlat. Beni seviyor mu öğren bakalım. Yoksa bu kadar çabuk mu unuttu beni? Çabuk yaz arkadaş. Anladım ki; ben onsuz bu dünyada yaşayamazmışım.
“ARKADAŞTAN SERSERİ’YE”
Affedersin serseri yanlış yaptım ben. O seni gerçekten sevdi. Son nefesinde bile adını sayıkladı. Yüreğim parçalandı anlayamazsın. Serserim deyişini duysaydın, gözlerini kaparken, aşkın öyle sarmıştı ki bedenini. Kaybedince yaşayamadı öldü işte. Son mektubu ne yaptın? İçip içip ağlıyor musun? O şimdi mezarında huzurla yatarken, yılanlara bile seni anlatıyordur, şüphen olmasın. Zaten mezar taşında “SENİ SEVDİM SERSERİM” yazısını görünce anlayacaksın. Belki yaşaması için bir umut vardı, içinde. Ama senle ciddi olsaydı. Birkaç gün çıkalım demişsin işte ona, güzeline, o zaman vurdu. Zavallıcığın yüreğine indi. Şimdi mezarında derin bir uykuda. Sevgisi sonsuzlaştı onunla. Aslında o istemedi, öldüğünü bildirmemi. Ama dayanamadım yazdım işte. Şimdi ne yaparsın bilmem, içer misin, adam mı döversin? Sende onu sevmişsin öyle yazmışsın. ÖYLEYSE BIRAKTA AŞKINIZ YAŞASIN....
SERSERİNİN ODASINDA BULUNAN NOT:
Sana geliyorum güzelim
Seni seviyorum güzelim.
KADIN + GÖZYAŞI
Küçük bir erkek çocuk,
annesine sordu: 'Niçin ağlıyorsun? '
'Çünkü ben kadınım.' Diye cevapladı annesi.
'Anlamadım! ' dedi çocuk. Annesi, çocuğu kucaklayıp
'Hiç bir zaman anlayamayacaksın! ' dedi.
Babasına 'Baba, annem niçin ağlıyor? ' diye sordu.
Babanın cevabı: 'Bütün kadınlar
sebepsiz ağlayabilen yapıdadır' oldu.
Küçük çocuk büyüdü, yetişkin adam oldu, halâ
kadınların niçin ağladıklarını keşfedemedi.
Nihayet öldükten sonra cennete gittiğinde Allah'a sordu.
'Allahım! ' dedi: 'Kadınlar
niçin bu kadar kolay ağlayabiliyorlar? '
Allah:'Ben kadınları özel yarattım! Tüm yaşamın
ağırlığını taşıyabilecek kuvvette olmasına rağmen
başkalarına teselli verecek kadar yumuşak omuzlar,
doğumun acısına olduğu kadar doğurdukları evlatlarının
nankörlüğüne dayanabilecek iç kuvvetini verdim.
Başkalarının kuvvetinin kalmadığında;
devam edecek azmi,
ailesinin hastalığında; yorgunluğa
pabuç bıraktırmayacak kudreti verdim.
Her türlü şart altında,
hatta kendilerini çok kötü incitseler de,
çocuklarını sevmek duygusallığını verdim.
Bu duygusallık her yaştaki çocuklarının
yaralarını sarmalarına, sorunlarını dinleyip
paylaşmalarına yardım ediyor.
Kocalarını tüm kusurlarıyla sevmek kuvvetini verdim.
Onlara iyi bir kocanın eşini asla incitmeyeceğini fakat
bazen destek ve kuvvetini deneyecek davranışlarda
bulunacağını anlayacak duyarlı bir zeka verdim.
Tek zayıflık olarak kadınlara bir gözyaşı verdim...
Tamamen kendilerinin sahip oldukları,
ihtiyaçları olduğunda kullanmak üzere.
İnsanlık için bir gözyaşı...' diye cevapladı...
Kadını güzel yapan şey ne saçı, ne vücudu,
ne de kendini ne şekilde taşıdığıdır.
Kadını esas güzel yapan sevgisini paylaşabilmesi,
fedakarlığı, sorumluluğu, anlayışı, sadece bilgiye
değil aynı zamanda kalbe de yönelik aklıdır.
<object width='425' height='344'><param name='movie' value='http://www.youtube.com/v/EbDOOoa40RA&hl=en&fs=1'></param><param name='allowFullScreen' value='true'></param><param name='allowscripttaccess' value='always'></param><embed src='http://www.youtube.com/v/EbDOOoa40RA&hl=en&fs=1' type='application/x-shockwave-flash' allowscripttaccess='always' allowfullscreen='true' width='425' height='344'></embed></object>
16.Bölüm Mektup
gönlümde akşamları karşılıyorum bugün…sevdiğim!
gözyaşına yeminlim! ...
sen ağlıyorsun ya, sen sahte sevdalara intizarsın ya…
kalamam sende, bırak gideyim…
sen mutlu ol! ...
bekleyenim bir kara haberse, durma önümde! ...
bırak! ...kurşunlara geleyim!
16.Bölüm Şiir
ne kalır ki ardında…
ağ olmuş kalbim…
bir gazap akşamı inliyor bedduanla…
tesellim ağlar…günahsızım ağlar…
meçhul bir sevda yanığına…
17.Bölüm Mektup
bir melek vardı masallarımda…seni getirdi! ...uzaklarda bir kadın ağlasa da, geride bıraktığın aşkınla!
sen dualarıma mahzar oldun her gece!
şimdi sensizlik bedel, günahla yıkanmış sevdaya!
her aşk ardına saklar acısını ya! ben acılara sarıldım! ...
sen yanımda olmayınca!
17.Bölüm Şiir
ölüm olsan da bende…
unutamadım…
bir kadın sevdim hayalinle…
yokluğuna mahkum her sonbahar…
hüzünler yağar üzerime…
18.Bölüm Mektup
ben seni sevdim! ...anladım ki! kederlerden ölüm seçtim! ...
ne zaman ki seni görsem, ne zaman ki gözlerime düşsen, ağlarım!
ben seni sevdim! gözyaşıma hesap sorarım! ...
olmayacaksın ya! ...kalsan da bende! ölümdür diğer yanım!
18.Bölüm Şiir
saklasan da acını…
aşka ziyan sahte tebessümlere…
diner mi ızdırabın…biter mi gözyaşın…
sen yalansan yabancı gözlerde…
gitme…gidersen ölürüz…
gülmek haram ikimize de…
19.Bölüm Mektup
güzler düşer yüreğime…
zindan gözlerini gördüm ya bugün…kilit vurdum gözyaşıma…, mevsimsiz hüzünleri yaşıyorum sende…
güzler düşer, sen düşersin yüreğime…ne olur gitme…
19.Bölüm Şiir
gidersen ne kalır geriye benden…
suçluyum…affetsen de geçmedim…
geçemedim kırık sevgilerden…
kal gönlümde…
ne olur gitme…
koyma beni yalan gözlere…
20.Bölüm Mektup
daha kaç gece geçer yar hasretinle? söyle kaç gece gözyaşın yağmur olur üzerime! hiç gitmediğin düşler kurmak ölümse her gece!
varsın ölüm senden gelsin!
hüznüm sürgün, sevdan bir ömür esir bende!
20.Bölüm Şiir
senden emanet yaralı düşler…
koynuma zindan gecelerde
senden emanet ki sensizlik…
senden öte
şimdi yoksun ya
ben hiç sensiz kalmadım ki
senden sonra
21.Bölüm Mektup
sevenler günahını bu dünyada yaşarmış ya! ölmek tek çare! kıyılara vurduğunda bir umarsız kader, ben günahımı yaşıyorum sende!
sensiz geçen yılları yok saymışım ya! korkuyorum!
daha ölüm yok serde!
bi kere daha şahidim olsun ki, deniz yıldızlar ve gökyüzü! dönmeyeceğim! gururum yemin olsun sevdiğime!
21.Bölüm Şiir
ya beni vur...
ya bırak geceye
sen gittin ya…
gelgit sevdalar koydum yerine
sen koydum yüreğime…gitsen de…
sevdan canımdan toprağa benle
senle bitsin bu ömür…
aşkın gönlüme son demse
Gül BOSTANCI
11.07.2006
DeSiGNeR by EvReNCeLL
DeSiGNeR by EvReNCeLL->Tıkla
KİMSE BİRDAHA ACITAMAZ İÇİMİ.... içim acıdı yarım kaldı acım
dön de bitsin göz yaşım
çığlıklarım gece bile duyulmuyor
çok yordun beni dönde geçsin gönül sızım isyankarlığım
şafak sökmeden gel geleceksen
gururunu kırda gel geleceksen
nefes almadan gel aniden saniyede
kulak asmadan düşmanların laflarına gel
geleceksen eski sevdiğim olda gel
geleceksen baktığımda içim kaynayan olarak gel
geleceksen sen gel;
değişmemiş olarak
geleceksen sevmeyi öğrende gel
geleceksen kalmayı öğrende gel
geleceği yerler uzak olmayan;
gönlünden ıraklarda yaşattığın bana!!!
sen şiir yazılacak değil; ömür adanacak aşksın!!!
- farkın da bile değilsin!!!