Eğer bir gün bilmediğin bir yola girersen arkana dönüpte baktığında hisstiklerinle ileriye baktığında hissetiğin aynıysa geri dön farklıysa ilerle, hiç gitmediğin hiç görmediğin yerlere git hiç tanımadığın insanlarla sohbet et içinden geçen sesi not etmeyi unutma benim yazdıklarım bu sesler,... YANLIZLIKLA ARKADAŞ Hiç yağmura şemsiyesiz yakalandın mı Yalnız kaldın mı hiç gurbet akşamlarında Yalnızlığı meze yaptınmı hiç Köhne meyhanelerde
Yeni bir gün doğdu mu üstüne hiç Soğuktan hafif bir titreme Hissettin mi hiç Yalnızlıkla arkadaşlığında.
Ağladıklarım
Babam İrfan Akkoyun'a
Ne bakışlarından ürktüm hayatın, Ne safsatasından.
Güvenmektir dedim sevgi, Güvendim. Dağlara kar yağdı, üşüdüm. Ağladım.
Şefkat dayanmaktır dedim bir omza, Şefkat bekledim, dayandım. Silkelendim. Ağladım.
Bağlanmak ahretliktir dendi bir dosta Bağlandım, gitti sonra. Düştüm boşluğa, Yaralandım. Görünce kanımı, tutamadım Ağladım.
Ölümler karmakarışık gelirdi çocukken bana, Çok sevdiklerimi çocukken kaybettim ben Seslendim ardından: 'sensiz dünya sadece döner, durur Gitme! Ölme! ' Duyuramadım. Ağladım.
Geldim bir akşamüstü Öğrendim gün batmadan gideceğimi Unuttum zamanı ve neden geldiğimi Ne gidebildim, ne kalabildim Sıkıştım. Ağladım.
Hayal ettim, Hür mavilikte yürüdüm. Son hadde varamadım. Hayal ettiğim müddetçe yaşarım sandım Fazla uçtum yükseğe, nefessiz kaldım. Öldüğümü hissettim Boğuldum, Ağladım.
Mutluyken özgürüm zannettim Uçmaya yeltendim Kendime küçük kaldı kanatlarım. Yılmadım Ama yoruldum, Ağladım.
Sadece gerçeklerin kendisi özgürlüğe giren kapının anahtarıymış, Öğrendim. Korktum gerçekten Umursamayarak unuturum sandım. Yalan bir yaşamdaydım. Bir baktım kendimde esir kalmışım Yalnız başıma ağladım.
Düşündüm. Akıllı hissettim kendimi Anlamakla başladım. Anlaşılmayı ummakta kaldım. O kadar kolay değildi, Yanlış anlaşıldım. Ağladım.
Yaşam vardı ihtimallerde Herkesim mecbur bırakıldığı bir şeydi ölüm. Çünkü zıddıydı doğum, ölümün Yaşamın zıddını bulamadım. Yaşayamayacağım sandım Korktum. Ağladım.
Düşündükten sonra, bıraktım hayatı yargılamayı Mutsuz insanlar tanıdım. Hepsi kendi hesabına düşenle yargılıyordu hayatı Hayat alıngandı. Gerçi ben getirdiği her şeye göz yummadım Çoğu zamansa ne yapacağımı bilemedim. Yüreğim ağzımda bekledim Geçmişi gözden geçirdim. Bağıra bağıra ağladım.
Sırlar vardı dünyada Çözebilir miyim bilemedim Bir bağ vardı insandan insana, 'hepimiz sırrın bir parçasıyız' diyemedim. Kurt oldu, düştü içime Çözüme gitmek istedim Takıldım dünya engebelerine, Gidemedim, Ağladım.
Ağladım gözlerimden yaş çıkmadan Hıçkırık tutmuşçasına Kuru kuru ağladım ama. İnceydi yaşlarım, Buharlaşırdı, kimse göremeden. Fark edebilense kendi içinde muamma. Bırak görmesinler. Durduramayacaklar zaten!
YANLIZLIKLA ARKADAŞ
Hiç yağmura şemsiyesiz yakalandın mı
Yalnız kaldın mı hiç gurbet akşamlarında
Yalnızlığı meze yaptınmı hiç
Köhne meyhanelerde
Yeni bir gün doğdu mu üstüne hiç
Soğuktan hafif bir titreme
Hissettin mi hiç
Yalnızlıkla arkadaşlığında.
Ağladıklarım
Babam İrfan Akkoyun'a
Ne bakışlarından ürktüm hayatın,
Ne safsatasından.
Güvenmektir dedim sevgi,
Güvendim.
Dağlara kar yağdı, üşüdüm.
Ağladım.
Şefkat dayanmaktır dedim bir omza,
Şefkat bekledim, dayandım.
Silkelendim.
Ağladım.
Bağlanmak ahretliktir dendi bir dosta
Bağlandım, gitti sonra.
Düştüm boşluğa,
Yaralandım.
Görünce kanımı, tutamadım
Ağladım.
Ölümler karmakarışık gelirdi çocukken bana,
Çok sevdiklerimi çocukken kaybettim ben
Seslendim ardından:
'sensiz dünya sadece döner, durur
Gitme! Ölme! '
Duyuramadım.
Ağladım.
Geldim bir akşamüstü
Öğrendim gün batmadan gideceğimi
Unuttum zamanı ve neden geldiğimi
Ne gidebildim, ne kalabildim
Sıkıştım.
Ağladım.
Hayal ettim,
Hür mavilikte yürüdüm.
Son hadde varamadım.
Hayal ettiğim müddetçe yaşarım sandım
Fazla uçtum yükseğe, nefessiz kaldım.
Öldüğümü hissettim
Boğuldum,
Ağladım.
Mutluyken özgürüm zannettim
Uçmaya yeltendim
Kendime küçük kaldı kanatlarım.
Yılmadım
Ama yoruldum,
Ağladım.
Sadece gerçeklerin kendisi özgürlüğe giren kapının anahtarıymış,
Öğrendim.
Korktum gerçekten
Umursamayarak unuturum sandım.
Yalan bir yaşamdaydım.
Bir baktım kendimde esir kalmışım
Yalnız başıma ağladım.
Düşündüm.
Akıllı hissettim kendimi
Anlamakla başladım.
Anlaşılmayı ummakta kaldım.
O kadar kolay değildi,
Yanlış anlaşıldım.
Ağladım.
Yaşam vardı ihtimallerde
Herkesim mecbur bırakıldığı bir şeydi ölüm.
Çünkü zıddıydı doğum, ölümün
Yaşamın zıddını bulamadım.
Yaşayamayacağım sandım
Korktum.
Ağladım.
Düşündükten sonra, bıraktım hayatı yargılamayı
Mutsuz insanlar tanıdım.
Hepsi kendi hesabına düşenle yargılıyordu hayatı
Hayat alıngandı.
Gerçi ben getirdiği her şeye göz yummadım
Çoğu zamansa ne yapacağımı bilemedim.
Yüreğim ağzımda bekledim
Geçmişi gözden geçirdim.
Bağıra bağıra ağladım.
Sırlar vardı dünyada
Çözebilir miyim bilemedim
Bir bağ vardı insandan insana,
'hepimiz sırrın bir parçasıyız' diyemedim.
Kurt oldu, düştü içime
Çözüme gitmek istedim
Takıldım dünya engebelerine,
Gidemedim,
Ağladım.
Ağladım gözlerimden yaş çıkmadan
Hıçkırık tutmuşçasına
Kuru kuru ağladım ama.
İnceydi yaşlarım,
Buharlaşırdı, kimse göremeden.
Fark edebilense kendi içinde muamma.
Bırak görmesinler.
Durduramayacaklar zaten!