GECENİN YARISI BİR KİTABIN ORTA YERİNDEN BAŞLAMAK GİBİYDİ SENİNLE BİRLİKTE OLMAK. BAŞINI ANLAMADAN SONA YAKLAŞMAK SONUNU OKUYAMADAN UYUYAKALMAK VE UYANDIĞINDA KALDIĞIN SAYFAYI KARIŞTIRMAK.. İŞTE BÖYLE BİRŞEYDİ SENİ YAŞAMAK.. YARIM YAMALAK......
Seninle konuşabilecek kadar heybetli değildi belki kelimelerim.Ama senin ruhunu sallayacak kadar derindi hissettiklerim.N.H.RAN
Seveceksen yalnız kaldığında aklına geleni değil, hiç aklından çıkmayanaı seveceksin...Can YÜCEL
RAKI İÇEN KADINLAR Rakı içen bir kadın karşındaysa, susarak da anlaşabileceğin bir kadın karşındadır ve “Eee? Niçin konuşmuyorsun?” gibi bir soruyu asla duymaz, asla da sormazsın; çünkü o kadınlar, susarak da konuşabilen kadınlardır: Bazen, sadece susarak anlaşabileceğimiz insanlar girer hayatımıza ve onlarla konuşuyorsak, bilin ki başka sesleri susturuyoruzdur; hepsi bu. Gün içinde aklına seksle ilgili yirmi sekiz şey gelse bile, rakı içen bir kadına baktığında aklına seks değil, uzaklar gelir. Aklına sert sessizler düşer böyle anlarda; o kadının sırlarına vâkıf olmayı istersin. Eğer biraz şansın da varsa, o sır kutuları sana bir bir açılır; senden başka hiçkimsenin duyamayacağı şeylere muktedir olursun ve bilirsin ki rakıyı seven kadın, rakıyı çok sık içmez ama içtiği an, bil ki içme zamanı gelmiştir ve konuştuğu zaman da net konuşur: O kadın, en kaba ve karanlık hatıralarının perdesini aralıyor olsa bile, birkaç duble rakıdan sonra, çok sevdiğin şairlere dönüşür; karşına Mausoleion gibi dikilir ve üzerine üzerine Ganj Nehri gibi de akar. Rakına eşlik eden kadınlar, senden başkasını severlerken bile seni incitmezler ve sarfettikleri her söz, iğde çiçeği kokusu gibi de aklını başından alır. Çünkü rakı içen kadınlar, baharın ta kendisidir: Keyfine doyum olmayan bir akşamüstü sonrasında, bir kıyıda köşede gece sefası gibi açarlar. O kadınlar, afet-i devrandır. Rakıda, ruhlarımızın tüm çingene dekoru saklıdır ve çok sevdiğin yazarların, şairlerin ve filozofların gölgesinde, rakı içen kadınları gerçekten sevdiğini anlarsın: Fuzuli gibi sevilmektense sevmeyi tercih edersin; çünkü “sevildiğinden asla emin olamazsın.”
SEN BENİM ADINI KOYAMADIĞIM DUYGULARIMSIN MAVİM....
Bir türlü kopamıyorsan göremediğin doğru şeyler vardır....
Özlem kokuyorsun Sevgi düşmüş yüreğine Aşk bulaşmış diline Sevda kokuyor nefesin Hasret tütüyorsun Arzu bulaşmış tenine Alev çalıyor yüzüme Sen kokuyorsun Adın bulaşmış harflere Şiir gözüküyorsun gözüme
Usulca kalemin kulağına eğildim ve dedim ki bir daha onun adını yazarsan seni kırarım....
SENSİZLİK ESTİ YÜREĞİME, SONRA GÜLÜŞÜN GELDİ AKLIMA VE DEDİM Kİ YİNE GELSEN YİNE SEVERİM SENİ...
Güzellik hoşa gider, zeka eğlendirir, duygusallık coşku verir.Oysa kişileri birbirine bağlayan iyiliktir.La Rochefaucauld....
bekle dedi gitti, ben beklemedim o da gelmedi ölüm gibi bişey oldu ama kimse ölmedi Ö.ASAF
DOSTLUK; HİÇ HABER ALMASAN DA, HİÇ GÖRMESEN DE, SENDEN UZAKTA NE YAPTIĞINI BİLMESEN DE, ADINI DUYDUĞUNDA İÇİNE SEVGİNİN HÜCUM ETTİĞİNİ FARK EDİP "bu insanı seviyorum" dediğin andır....
Hayatına kimler girerse girsin bir "o" vardır ki kalbinin derinliklerinde bir "keşke" olarak kalacak....
Eğilip gözlerime baktı: seni seyredebilirmiyim dedi usulcacık. Sandım eylemlerin, insanların gözlerimde ve yüzümde oynaşmasını Seyredecek. "Evet" dedim belli belirsiz. Yumdu gözlerini. şaşırdım. Sonra anladım ki kalbinde seyrediyordu beni.
Bazı insanlara ilaç gibi geliyorum, ama yan etkilerime dayanamıyorlar:))
Bazı insanlar dua gibidir , görünmez dokunur sana.Duyulmaz ama bırakmaz seni...
Yalnızlığımızla çoğalıp kalabalıklığımızla eksiliyoruz ve öylesine kalabalık ki yalnızlığımız ne yana dönsek kendimize çarpıyoruz. C.S.T.
bütün düşüncenin en büyük çatışkısı,düşüncenin düşünemeyeceği bir şey bulma çabasıdır...kierkegaard
Beni sevmek kolay değildir Dikenli tellerin arasından geçmek gibidir Bazen neşelenip, çoğu zaman üzülmektir Beni sevmek; Bazen yaşamak, çoğu zaman da sevgiden ölmektir Çok ağlayıp, az gülmektir İçin yanarken bile tebessüm etmektir Çok söze niyet edip, az söz söylemektir Beni sevmek kolay değildir Beni sevmek; En zor anında bile beni düşünmektir Yürümeyi bırakıp, koşabilmektir Sözünü bilmektir, özünden dönmemektir Beni sevmek; Duygularını gizlemeyip, dürüstçe söylemektir Gurbet adına ne varsa her şeyi bilmektir Beni sevmek kolay değildir Senin küçük yüreğin kaldırmayabilir Bütün bunlara rağmen; Beni sevmek, imkansız da değildir.
Yatağını ısıtmak için dilediğin kadar ten gezebilirsin, yüreğin ısınmadıkça hangi bedende olursan ol üşüyeceksin... kişiliğim,hayatım hakkında konuşabilirsiniz,fikir yürütebilirsiniz, beni öyle böyle sanabilirsiniz ama emin olamazsınız.Sizin hakkımdaki yorumlarınız sanmalarınız benim gerçekte ne olduğumu değiştirmez.Baktığım yeri söyleyebilirsiniz ama ne gördüğümü ASLA...Bob Marley Beni mutsuz eden bir sürü sebep var ama favorim sensin:))) Unutma her gidiş bir ayrılık değildir.Çünkü bazen ne kadar uzağa gidersen git yüreğin hep bıraktığın yerdedir.
Ad koyunca büyüsü bozulur diye isimsiz,izinsiz,içinden sev beni.Ferudun Düzağaç...
Sana SUSTUKLARIM Var'dı. Korktuklarım... Hepsi, söylemeye çekindiklerim; Unutmak istediklerim, görmezden gelmeye çalışırken BİLMENİ HİÇ İSTEMEDİKLERİM Sustuklarım var işte; KADERİME MIHLANMIŞ, BENİM SEÇMEDİĞİM GERÇEKLERİM VAR Şimdi ister BİR BAHANE BUL istersen bir BAHANEN bile olmadan SIRT ÇEVİR BANA OLDUĞUN YERDE DUR..! GEL diye değil, SADECE ve SADECE BİL diye söylüyorum Keşke anlasaydın; SANA İHTİYACIM VARDI (Alıntı)
Yarın öleceğimizi bilsek tüm kırgınlıkları unuturuz;ama biz sonsuza kadar yaşayacakmışız gibi kırıcı ve gururluyuz...
Mutluluk herkes gibi yaşarken kimse gibi olmamaktır.Simone de Beauvoir..
Elbet bizde biliriz lafı en inceden dokundurup , içini acıtmasını ,lakin kıyılıyoruz ama kıyamıyoruz sevdiklerimize işte...Mevlana
Kimse kimseyi küçümseyecek kadar BÜYÜK değildir,bilmelisin..Küçümsediğin herşey için gün gelir ÖNEMSEDİĞİN bir bedel ödersin...(Lev TOLSTOY)
SEVMEK, GÜZEL BİRİNDE AŞKI ARAMAK DEĞİL.O KİŞİDE, BİLMEDİĞİN BİR ZAMANIN BEKLENMEDİK BİR ANINDA , KENDİNİ BULMAKTIR...Fyodor DOSTOYEVSKİ...
Bir insanı seviyorsanız, olduğu gibi sevin, olmasını istediğiniz gibi değil...TOLSTOY
ANLADIM Kİ: İNSANLAR; SUSANI KORKAK. GÖRMEZDEN GELENİ APTAL. AFFETMEYİ BİLENİ ÇANTADA KEKLİK SANIYORLAR. OYSA Kİ; BİZ İSTEDİĞİMİZ KADAR HAYATIMIZDALAR.... GÖZ YUMDUĞUMUZ KADAR DÜRÜSTLER VE SUSTUĞUMUZ KADAR İNSANLAR..! TEBRİZLİ ŞEMS
ANLADIM Bunca zaman bana anlatmaya çalıştığını,kendimi bulduğumda anladım.
Herkesin mutlu olmak için başka bir yolu varmış,Kendi yolumu çizdiğimde anladım.
Bir tek yaşanarak öğrenilirmiş hayat,okuyarak,dinleyerek değil.. Bildiklerini bana neden anlatmadığını, anladım..
Yüreğinde aşk olmadan geçen her gün kayıpmış,Aşk peşinden neden yalınayak koştuğunu anladım...
Acı doruğa ulaştığında gözyaşı gelmezmiş gözlerden, Neden hiç ağlamadığını anladım..
Ağlayanı güldürebilmek,ağlayanla ağlamaktan daha değerliymiş, Gözyaşımı kahkaya çevirdiğinde anladım..
Bir insanı herhangi biri kırabilir, ama bir tek en çok sevdiği acıtabilirmiş, Çok acıttığında anladım..
Fakat,hak edermiş sevilen onun için dökülen her damla gözyaşını, Gözyaşlarıyla birlikte sevinçler terk ettiğinde anladım..
Yalan söylememek değil, gerçeği gizlememekmiş marifet, Yüreğini elime koyduğunda anladım..
''Sana ihtiyacım var, gel! '' diyebilmekmiş güçlü olmak, Sana ''git'' dediğimde anladım..
Biri sana ''git'' dediğinde, ''kalmak istiyorum''diyebilmekmiş sevmek, Git dediklerinde gittiğimde anladım..
Sana sevgim şımarık bir çocukmuş,her düştüğünde zırıl zırıl ağlayan, Büyüyüp bana sımsıkı sarıldığında anladım...
Özür dilemek değil, ''affet beni'' diye haykırmak istemekmiş pişman olmak, Gerçekten pişman olduğumda anladım..
Ve gurur, kaybedenlerin,acizlerin maskesiymiş, Sevgi dolu yüreklerin gururu olmazmış, Yüreğimde sevgi bulduğumda anladım..
Ölürcesine isteyen,beklemez,sadece umut edermiş bir gün affedilmeyi, Beni affetmeni ölürcesine istediğimde anladım..
Sevgi emekmiş,Emek ise vazgeçmeyecek kadar, ama özgür bırakacak kadar sevmekmiş...
Can YÜCEL
Ben sana inansaydım senin için savaşırdım ! Savaşsaydım mutlaka kazanırdım.... Artık vazgeçtiklerim kadar ÖZGÜRSÜN!!
Ne sözleriyle seni etkileyene,ne de göze hitap edene aldan,sen sen ol yüreğiyle yüreğini titretene bağlan....
Yüreğinizi göremeyenlere en güzel yarınlarınızı harcatmayın.Siz ki bir çok kişinin belki de en güzel HAYALİ siniz.Değmeyenlerin Hikayesi olmayın.....
Hayat seni güldürmüyorsa ,espriyi anlamamışsın demektir.:))ANTON ÇEHOV
Çocukken güneş olmak isterdim.Sonra anladım ki en iyisi çocuk olmak.Çünkü güneşten sıcaktı kalbim.Büyüdüm derken, yaşam denen ayazda üşüdüm., soğudu buza döndü kalbim.Ne Güneş olabildim, ne çocuk kalabildim.....
Bazen insan "ben iyiyim " dediğinde , gözlerinin içine bakıp "iyi olmadığını biliyorum " diyecek birilerine ihtiyaç duyar...
'''DOSTLUK; Kaybolduğun bir ormanda sana yol gösteren IŞIKtır.'''
****GErçek arkadaş sağlık gibidir.Değeri ancak o yok olunca anlaşılır.****
______Gerçek dostluklarda mayası bayağı olanların anlayamayacakları bir tat vardır.______
Gözlerarasındaki ilişkiyi biliyor musun? Onlar birlikte göz kırparlar, birlikte ağlarlar, her şeyi birlikte görürler ve birlikte uyurlar. Buna rağmen asla birbirlerini görmezler. Arkadaşlık bunun gibi olmalı. Arkadaşsız hayat cehennem gibidir.
Atatürk'ü bu kadar güzel ifade eden bir cümleyi bugüne kadar duymadım.
Ne kalbimizdesin , ne sen ölmedin yaşıyorsun gibi kalıplaşmış cümlecikler bu ifadenin yanına bile yaklaşamaz. ''Türkiye, Atatürk’ü Allah'a borçlusun, geriye kalan her şeyi de Atatürk'e...
Mutlu iken söz verme. Üzgünsen cevap verme. Öfkeliysen karar verme.
Hep meşgul olduğunu söylersen, hiç müsait olmazsın. Hep zamanın olmadığını söylersen, hiç zamanın olmaz. Hep yarın yapacağını söylersen, yarın hiç gelmeyecektir.
Sabah uyandığımızda iki seçeneğimiz var.
Ya tekrar uyuyup rüya görmek, ya da uyanıp rüyanın peşinden koşmak.
Yaşamda en önemli şey kazançlarımızı kullanmak değildir. Bunu herkes yapar. Asıl önemli olan kayıplarımızdan kazanç sağlamamızdır. Bu zeka gerektirir; akıllı insanlarla aptal insanlar arasındaki fark budur. William Bolith
***Sevgi hiçbir zaman kendiliğinden yok olmaz.Karşılık görmediği zaman,yine kişinin yüreğine geri döner ve o yüreği daha sevgi dolu bir yürek yapar.***
Ne, herkesi düşünmekten kendini, ne; kendini düşünmekten herkesi unutmamalı!
Bilmeli; çok kısa olduğunu hayatın; hep vermek ya da hep almak için...
Sadece, anlatacak bir şeyleri olduğunda değil, Söyleyecek bir şey bulamadığında da dinleyebilmeli!
Aklı ve kalbiyle katılabilmeli sohbetlere... Hafızası olmalı insanın; hiç değilse, aynı hataları, aynı bahanelerle tekrarlamaması için!
Soruları olmalı, yanıtları bulmak için bir ömür harcayacak! Dostları olmalı, ruhunun ve zihninin sınırlarını zorlayacak!
Herkese yetecek kadar büyük olmalı sevgisi; Ama, kapasitesi sınırlı olmalı yüreğinin ki, hakkını verebilsin sevdiklerinin;
Zaman bulabilsin; Bir teşekkür, bir elveda için...
Yaşam dedikleri bir sınavsa eğer; Asla vazgeçmemeli sevmek ve öğrenmekten;
Ama, herkesi sevemeyeceğini de her şeyi bilemeyeceğini de fark edebilmeli insan!
Tıpkı, her şeye sahip olamayacağı gibi...
****Kör cehalet çirkefleştirir insanları! Suskunluğum asaletimdendir... Her lafa verecek bir cevabım var...
Lakin bir lafa bakarım laf mı diye, bir de söyleyene bakarım adam mı diye...****
Bir pınarsın,içilen ama kanılmayan Seveni yanıltmayan,sevince yanılmayan Özlenen sen,özleyen sen,özleten sen Varken doyulmayansın,yokken dayanılmayan..... Ümit Yaşar OĞUZCAN.......
**** Geldiğin zaman boşluk dolduran değil,gittiğin zaman yeri doldurulamayan ol.....****
BİR SÜRE SONRA Bir süre sonra, bir eli tutmakla bir ruhu zincirlemek arasındaki ince farkı öğrenirsin,
Ve aşkın yaşlanmak, birlikte olmanın da güvende olmak anlamına gelmediğini öğrenirsin,
Ve öpücüklerin sözleşme ve hediyelerin de vaat olmadığını öğrenmeye başlarsın,
Ve yenilgileri başın dik ve gözlerin açık karşılamaya başlarsın, bir çocuğun üzüntüsü ile değil, bir yetişkinin zerafeti ile,
Ve herşeyi bugünü düşünerek yapmayı da öğrenirsin çünkü yarın ile ilgili herşey belirsizdir.
Bir süre sonra güneş ışığının yakıcı olduğunu öğrenirsin eğer fazla maruz kalırsan.
Bu yüzden, başka birisinin sana çiçek getirmesini beklemeden kendi bahçeni yarat ve kendi ruhunu kendin süsle.
Ve göreceksin ki dayanıklısın.. Ve kuvvetlisin, Ve değerlisin...
Veronica A. Shoffstall
Buyrun, oturun dostlar, hoş gelip sefalar getirdiniz. Biliyorum, ben uyurken hücreme pencereden girdiniz. Ne ince boyunlu ilâç şişesini ne kırmızı kutuyu devirdiniz. Yüzünüzde yıldızların aydınlığı başucumda durup el ele verdiniz. Buyrun, oturun dostlar hoş gelip sefalar getirdiniz. Nazım Hikmet RAN
Şakacı Güler, gülümser bir şakacı, Güldürür,düşündürür, Arada-bir durur, gözleri dalar, Neler söyler, neler susar.. Yoksa, çok acı bir şakayı Şakadan da olsa, Çok yalın bir karanlığa mı saklar.. Oynadığı oyunsa, Yaşamda oynadığı, Oyununu mu yaşar.. Oyunda yaşadığı, Yaşamını mı oynar.. Yaşarcasına, oynarcasına. Öyküler anlatır olmuşcasına, Sonunu mutlu bağlar, Gider evinde ağlar.
Özdemir Asaf
İSTİFA EDİYORUM
Bu belge ile resmi olarak yetişkinlikten istifa ettiğimi bildiririm.
Tekrar 8 yaşın tüm sorumluluklarını kabul etmeye hazırım.
Yağmur sonrası çamurlu sularda tahta parçası yüzdürmek, kayalarda yürümek istiyorum.
Çikolatanın paradan daha iyi olduğunu çünkü daha tatlı ve yenilebilir olduğunu düşünmek istiyorum.
Sıcak bir yaz gününde bir meşe ağacının gölgesinde oturup arkadaşlarımla limonata satmak istiyorum.
Hayatın daha basit olduğu zamana dönmek istiyorum.
Bütün bildiğin, renkler, çarpım tablosu ve ninniler ama bu kadar az bilmek seni rahatsız etmiyor çünkü ne bilmediğini bilmiyorsun ve umurunda da değil.
Bildiğin tek şey mutlu olmak, çünkü seni üzecek veya kızdıracak şeylerden tamamen bihabersin.
Dünyanın adil olduğunu, herkesin iyi ve dürüst olduğunu düşünmek istiyorum.
Her şeyin mümkün olduğuna inanmak istiyorum.
Yaşamın karmaşıklığını unutup, yeniden küçük şeylerden fazlasıyla heyecanlanmak, zevk almak istiyorum.
Tekrar basit yaşamak istiyorum.
Günümün, bilgisayar arızaları, kağıt yığınları, üzücü haberler, bankada para olmadan ay sonunu getirme kaygıları, doktor faturaları, dedikodu, hastalık ve sevdiklerin kaybedil- mesinden ibaret olmasını istemiyorum.
Aşkın varlığını (daha doğrusu yalan olduğunu) bilmek dahi istemiyorum.
Gülümseme, kucaklaşma, tatlı bir söz, doğruluk, adalet, barış, rüyalar, hayaller ve kardan adam yapmanın gücüne inanmak istiyorum.
İşte, çek defterim ve arabamın anahtarları, kredi kartlarımın ekstreleri, gelir belgelerim.
Resmi olarak yetişkinlikten istifa ediyorum.
Eğer bu konuda benimle daha fazla konuşmak istiyorsanız, önce beni yakalamanız lazım, çünküüüü;
GECENİN YARISI BİR KİTABIN ORTA YERİNDEN BAŞLAMAK GİBİYDİ SENİNLE BİRLİKTE OLMAK.
BAŞINI ANLAMADAN SONA YAKLAŞMAK
SONUNU OKUYAMADAN UYUYAKALMAK
VE UYANDIĞINDA KALDIĞIN SAYFAYI KARIŞTIRMAK..
İŞTE BÖYLE BİRŞEYDİ SENİ YAŞAMAK..
YARIM YAMALAK......
Seninle konuşabilecek kadar heybetli değildi belki kelimelerim.Ama senin ruhunu sallayacak kadar derindi hissettiklerim.N.H.RAN
Seveceksen yalnız kaldığında aklına geleni değil, hiç aklından çıkmayanaı seveceksin...Can YÜCEL
RAKI İÇEN KADINLAR
Rakı içen bir kadın karşındaysa, susarak da anlaşabileceğin bir kadın karşındadır ve “Eee? Niçin konuşmuyorsun?” gibi bir soruyu asla duymaz, asla da sormazsın; çünkü o kadınlar, susarak da konuşabilen kadınlardır: Bazen, sadece susarak anlaşabileceğimiz insanlar girer hayatımıza ve onlarla konuşuyorsak, bilin ki başka sesleri susturuyoruzdur; hepsi bu. Gün içinde aklına seksle ilgili yirmi sekiz şey gelse bile, rakı içen bir kadına baktığında aklına seks değil, uzaklar gelir. Aklına sert sessizler düşer böyle anlarda; o kadının sırlarına vâkıf olmayı istersin. Eğer biraz şansın da varsa, o sır kutuları sana bir bir açılır; senden başka hiçkimsenin duyamayacağı şeylere muktedir olursun ve bilirsin ki rakıyı seven kadın, rakıyı çok sık içmez ama içtiği an, bil ki içme zamanı gelmiştir ve konuştuğu zaman da net konuşur: O kadın, en kaba ve karanlık hatıralarının perdesini aralıyor olsa bile, birkaç duble rakıdan sonra, çok sevdiğin şairlere dönüşür; karşına Mausoleion gibi dikilir ve üzerine üzerine Ganj Nehri gibi de akar. Rakına eşlik eden kadınlar, senden başkasını severlerken bile seni incitmezler ve sarfettikleri her söz, iğde çiçeği kokusu gibi de aklını başından alır. Çünkü rakı içen kadınlar, baharın ta kendisidir: Keyfine doyum olmayan bir akşamüstü sonrasında, bir kıyıda köşede gece sefası gibi açarlar. O kadınlar, afet-i devrandır. Rakıda, ruhlarımızın tüm çingene dekoru saklıdır ve çok sevdiğin yazarların, şairlerin ve filozofların gölgesinde, rakı içen kadınları gerçekten sevdiğini anlarsın: Fuzuli gibi sevilmektense sevmeyi tercih edersin; çünkü “sevildiğinden asla emin olamazsın.”
SEN BENİM ADINI KOYAMADIĞIM DUYGULARIMSIN MAVİM....
Bir türlü kopamıyorsan göremediğin doğru şeyler vardır....
Özlem kokuyorsun
Sevgi düşmüş yüreğine
Aşk bulaşmış diline
Sevda kokuyor nefesin
Hasret tütüyorsun
Arzu bulaşmış tenine
Alev çalıyor yüzüme
Sen kokuyorsun
Adın bulaşmış harflere
Şiir gözüküyorsun gözüme
Usulca kalemin kulağına eğildim ve dedim ki bir daha onun adını yazarsan seni kırarım....
SENSİZLİK ESTİ YÜREĞİME, SONRA GÜLÜŞÜN GELDİ AKLIMA VE DEDİM Kİ YİNE GELSEN YİNE SEVERİM SENİ...
Güzellik hoşa gider, zeka eğlendirir, duygusallık coşku verir.Oysa kişileri birbirine bağlayan iyiliktir.La Rochefaucauld....
bekle dedi gitti,
ben beklemedim o da gelmedi
ölüm gibi bişey oldu
ama kimse ölmedi
Ö.ASAF
DOSTLUK; HİÇ HABER ALMASAN DA, HİÇ GÖRMESEN DE, SENDEN UZAKTA NE YAPTIĞINI BİLMESEN DE, ADINI DUYDUĞUNDA İÇİNE SEVGİNİN HÜCUM ETTİĞİNİ FARK EDİP "bu insanı seviyorum" dediğin andır....
Hayatına kimler girerse girsin
bir "o" vardır ki kalbinin derinliklerinde
bir "keşke" olarak kalacak....
Eğilip gözlerime baktı: seni seyredebilirmiyim dedi usulcacık. Sandım eylemlerin, insanların gözlerimde ve yüzümde oynaşmasını Seyredecek.
"Evet" dedim belli belirsiz. Yumdu gözlerini. şaşırdım. Sonra anladım ki kalbinde seyrediyordu beni.
Bazı insanlara ilaç gibi geliyorum, ama yan etkilerime dayanamıyorlar:))
Bazı insanlar dua gibidir , görünmez dokunur sana.Duyulmaz ama bırakmaz seni...
Yalnızlığımızla çoğalıp kalabalıklığımızla eksiliyoruz ve öylesine kalabalık ki yalnızlığımız ne yana dönsek kendimize çarpıyoruz. C.S.T.
bütün düşüncenin en büyük çatışkısı,düşüncenin düşünemeyeceği bir şey bulma çabasıdır...kierkegaard
Beni sevmek kolay değildir Dikenli tellerin arasından geçmek gibidir Bazen neşelenip, çoğu zaman üzülmektir Beni sevmek; Bazen yaşamak, çoğu zaman da sevgiden ölmektir Çok ağlayıp, az gülmektir İçin yanarken bile tebessüm etmektir Çok söze niyet edip, az söz söylemektir Beni sevmek kolay değildir Beni sevmek; En zor anında bile beni düşünmektir Yürümeyi bırakıp, koşabilmektir Sözünü bilmektir, özünden dönmemektir Beni sevmek; Duygularını gizlemeyip, dürüstçe söylemektir Gurbet adına ne varsa her şeyi bilmektir Beni sevmek kolay değildir Senin küçük yüreğin kaldırmayabilir Bütün bunlara rağmen; Beni sevmek, imkansız da değildir.
Yatağını ısıtmak için dilediğin kadar ten gezebilirsin, yüreğin ısınmadıkça hangi bedende olursan ol üşüyeceksin...
kişiliğim,hayatım hakkında konuşabilirsiniz,fikir yürütebilirsiniz, beni öyle böyle sanabilirsiniz ama emin olamazsınız.Sizin hakkımdaki yorumlarınız sanmalarınız benim gerçekte ne olduğumu değiştirmez.Baktığım yeri söyleyebilirsiniz ama ne gördüğümü ASLA...Bob Marley
Beni mutsuz eden bir sürü sebep var ama favorim sensin:)))
Unutma her gidiş bir ayrılık değildir.Çünkü bazen ne kadar uzağa gidersen git yüreğin hep bıraktığın yerdedir.
Ad koyunca büyüsü bozulur diye isimsiz,izinsiz,içinden sev beni.Ferudun Düzağaç...
Sana SUSTUKLARIM Var'dı.
Korktuklarım... Hepsi, söylemeye
çekindiklerim;
Unutmak istediklerim, görmezden
gelmeye çalışırken BİLMENİ HİÇ
İSTEMEDİKLERİM
Sustuklarım var işte; KADERİME
MIHLANMIŞ, BENİM SEÇMEDİĞİM
GERÇEKLERİM VAR
Şimdi ister BİR BAHANE BUL istersen bir
BAHANEN bile olmadan SIRT ÇEVİR
BANA OLDUĞUN YERDE DUR..!
GEL diye değil, SADECE ve SADECE BİL
diye söylüyorum
Keşke anlasaydın; SANA İHTİYACIM
VARDI
(Alıntı)
Yarın öleceğimizi bilsek tüm kırgınlıkları unuturuz;ama biz sonsuza kadar yaşayacakmışız gibi kırıcı ve gururluyuz...
Mutluluk herkes gibi yaşarken kimse gibi olmamaktır.Simone de Beauvoir..
Elbet bizde biliriz lafı en inceden dokundurup , içini acıtmasını ,lakin kıyılıyoruz ama kıyamıyoruz sevdiklerimize işte...Mevlana
Kimse kimseyi küçümseyecek kadar BÜYÜK değildir,bilmelisin..Küçümsediğin herşey için gün gelir ÖNEMSEDİĞİN bir bedel ödersin...(Lev TOLSTOY)
SEVMEK, GÜZEL BİRİNDE AŞKI ARAMAK DEĞİL.O KİŞİDE, BİLMEDİĞİN BİR ZAMANIN BEKLENMEDİK BİR ANINDA , KENDİNİ BULMAKTIR...Fyodor DOSTOYEVSKİ...
Bir insanı seviyorsanız, olduğu gibi sevin, olmasını istediğiniz gibi değil...TOLSTOY
ANLADIM Kİ: İNSANLAR; SUSANI KORKAK. GÖRMEZDEN GELENİ APTAL. AFFETMEYİ BİLENİ ÇANTADA KEKLİK SANIYORLAR. OYSA Kİ; BİZ İSTEDİĞİMİZ KADAR HAYATIMIZDALAR.... GÖZ YUMDUĞUMUZ KADAR DÜRÜSTLER VE SUSTUĞUMUZ KADAR İNSANLAR..! TEBRİZLİ ŞEMS
ANLADIM
Bunca zaman bana anlatmaya çalıştığını,kendimi bulduğumda anladım.
Herkesin mutlu olmak için başka bir yolu varmış,Kendi yolumu çizdiğimde anladım.
Bir tek yaşanarak öğrenilirmiş hayat,okuyarak,dinleyerek değil..
Bildiklerini bana neden anlatmadığını, anladım..
Yüreğinde aşk olmadan geçen her gün kayıpmış,Aşk peşinden neden yalınayak koştuğunu anladım...
Acı doruğa ulaştığında gözyaşı gelmezmiş gözlerden,
Neden hiç ağlamadığını anladım..
Ağlayanı güldürebilmek,ağlayanla ağlamaktan daha değerliymiş,
Gözyaşımı kahkaya çevirdiğinde anladım..
Bir insanı herhangi biri kırabilir, ama bir tek en çok sevdiği acıtabilirmiş,
Çok acıttığında anladım..
Fakat,hak edermiş sevilen onun için dökülen her damla gözyaşını,
Gözyaşlarıyla birlikte sevinçler terk ettiğinde anladım..
Yalan söylememek değil, gerçeği gizlememekmiş marifet,
Yüreğini elime koyduğunda anladım..
''Sana ihtiyacım var, gel! '' diyebilmekmiş güçlü olmak,
Sana ''git'' dediğimde anladım..
Biri sana ''git'' dediğinde, ''kalmak istiyorum''diyebilmekmiş sevmek,
Git dediklerinde gittiğimde anladım..
Sana sevgim şımarık bir çocukmuş,her düştüğünde zırıl zırıl ağlayan,
Büyüyüp bana sımsıkı sarıldığında anladım...
Özür dilemek değil, ''affet beni'' diye haykırmak istemekmiş pişman olmak,
Gerçekten pişman olduğumda anladım..
Ve gurur, kaybedenlerin,acizlerin maskesiymiş, Sevgi dolu yüreklerin gururu olmazmış,
Yüreğimde sevgi bulduğumda anladım..
Ölürcesine isteyen,beklemez,sadece umut edermiş bir gün affedilmeyi,
Beni affetmeni ölürcesine istediğimde anladım..
Sevgi emekmiş,Emek ise vazgeçmeyecek kadar, ama özgür bırakacak kadar
sevmekmiş...
Can YÜCEL
Ben sana inansaydım senin için savaşırdım !
Savaşsaydım mutlaka kazanırdım....
Artık vazgeçtiklerim kadar
ÖZGÜRSÜN!!
Ne sözleriyle seni etkileyene,ne de göze hitap edene aldan,sen sen ol yüreğiyle yüreğini titretene bağlan....
Yüreğinizi göremeyenlere en güzel yarınlarınızı harcatmayın.Siz ki bir çok kişinin belki de en güzel HAYALİ siniz.Değmeyenlerin Hikayesi olmayın.....
Hayat seni güldürmüyorsa ,espriyi anlamamışsın demektir.:))ANTON ÇEHOV
Çocukken güneş olmak isterdim.Sonra anladım ki en iyisi çocuk olmak.Çünkü güneşten sıcaktı kalbim.Büyüdüm derken, yaşam denen ayazda üşüdüm., soğudu buza döndü kalbim.Ne Güneş olabildim, ne çocuk kalabildim.....
Bazen insan "ben iyiyim " dediğinde , gözlerinin içine bakıp "iyi olmadığını biliyorum " diyecek birilerine ihtiyaç duyar...
'''DOSTLUK; Kaybolduğun bir ormanda sana yol gösteren IŞIKtır.'''
****GErçek arkadaş sağlık gibidir.Değeri ancak o yok olunca anlaşılır.****
______Gerçek dostluklarda mayası bayağı olanların anlayamayacakları bir tat vardır.______
Gözler arasındaki ilişkiyi biliyor musun? Onlar birlikte göz kırparlar, birlikte ağlarlar, her şeyi birlikte görürler ve birlikte uyurlar. Buna rağmen asla birbirlerini görmezler. Arkadaşlık bunun gibi olmalı. Arkadaşsız hayat cehennem gibidir.
Atatürk'ü bu kadar güzel ifade eden bir cümleyi bugüne kadar duymadım.
Ne kalbimizdesin , ne sen ölmedin yaşıyorsun gibi kalıplaşmış cümlecikler
bu ifadenin yanına bile yaklaşamaz.
''Türkiye, Atatürk’ü Allah'a borçlusun, geriye kalan her şeyi de Atatürk'e...
Mutlu iken söz verme. Üzgünsen cevap verme. Öfkeliysen karar verme.
Hep meşgul olduğunu söylersen, hiç müsait olmazsın.
Hep zamanın olmadığını söylersen, hiç zamanın olmaz.
Hep yarın yapacağını söylersen, yarın hiç gelmeyecektir.
Sabah uyandığımızda iki seçeneğimiz var.
Ya tekrar uyuyup rüya görmek, ya da uyanıp rüyanın peşinden koşmak.
Yaşamda en önemli şey kazançlarımızı kullanmak değildir. Bunu herkes yapar. Asıl önemli olan kayıplarımızdan kazanç sağlamamızdır. Bu zeka gerektirir; akıllı insanlarla aptal insanlar arasındaki fark budur. William Bolith
***Sevgi hiçbir zaman kendiliğinden yok olmaz.Karşılık görmediği zaman,yine kişinin yüreğine geri döner ve o yüreği daha sevgi dolu bir yürek yapar.***
______Merhaba dememişsen, anlamsızdır elvedaların...
Ne, herkesi düşünmekten kendini, ne; kendini düşünmekten herkesi unutmamalı!
Bilmeli; çok kısa olduğunu hayatın; hep vermek ya da hep almak için...
Sadece, anlatacak bir şeyleri olduğunda değil,
Söyleyecek bir şey bulamadığında da dinleyebilmeli!
Aklı ve kalbiyle katılabilmeli sohbetlere...
Hafızası olmalı insanın; hiç değilse, aynı hataları, aynı bahanelerle tekrarlamaması için!
Soruları olmalı, yanıtları bulmak için bir ömür harcayacak! Dostları olmalı, ruhunun ve zihninin sınırlarını zorlayacak!
Herkese yetecek kadar büyük olmalı sevgisi;
Ama, kapasitesi sınırlı olmalı yüreğinin ki, hakkını verebilsin sevdiklerinin;
Zaman bulabilsin; Bir teşekkür, bir elveda için...
Yaşam dedikleri bir sınavsa eğer; Asla vazgeçmemeli sevmek ve öğrenmekten;
Ama, herkesi sevemeyeceğini de her şeyi bilemeyeceğini de fark edebilmeli insan!
Tıpkı, her şeye sahip olamayacağı gibi...
****Kör cehalet çirkefleştirir insanları!
Suskunluğum asaletimdendir...
Her lafa verecek bir cevabım var...
Lakin bir lafa bakarım laf mı diye,
bir de söyleyene bakarım adam mı diye...****
Bir pınarsın,içilen ama kanılmayan
Seveni yanıltmayan,sevince yanılmayan
Özlenen sen,özleyen sen,özleten sen
Varken doyulmayansın,yokken dayanılmayan.....
Ümit Yaşar OĞUZCAN.......
**** Geldiğin zaman boşluk dolduran değil,gittiğin zaman yeri doldurulamayan ol.....****
BİR SÜRE SONRA
Bir süre sonra,
bir eli tutmakla bir ruhu zincirlemek arasındaki
ince farkı öğrenirsin,
Ve aşkın yaşlanmak,
birlikte olmanın da güvende olmak
anlamına gelmediğini öğrenirsin,
Ve öpücüklerin sözleşme
ve hediyelerin de vaat olmadığını öğrenmeye
başlarsın,
Ve yenilgileri
başın dik ve gözlerin açık karşılamaya başlarsın,
bir çocuğun üzüntüsü ile değil, bir yetişkinin
zerafeti ile,
Ve herşeyi bugünü düşünerek yapmayı da öğrenirsin
çünkü yarın ile ilgili herşey belirsizdir.
Bir süre sonra güneş ışığının yakıcı olduğunu öğrenirsin
eğer fazla maruz kalırsan.
Bu yüzden,
başka birisinin sana çiçek getirmesini beklemeden
kendi bahçeni yarat
ve kendi ruhunu kendin süsle.
Ve göreceksin ki dayanıklısın..
Ve kuvvetlisin,
Ve değerlisin...
Veronica A. Shoffstall
Buyrun, oturun dostlar,
hoş gelip sefalar getirdiniz.
Biliyorum, ben uyurken
hücreme pencereden girdiniz.
Ne ince boyunlu ilâç şişesini
ne kırmızı kutuyu devirdiniz.
Yüzünüzde yıldızların aydınlığı
başucumda durup el ele verdiniz.
Buyrun, oturun dostlar
hoş gelip sefalar getirdiniz.
Nazım Hikmet RAN
Şakacı
Güler, gülümser bir şakacı,
Güldürür,düşündürür,
Arada-bir durur, gözleri dalar,
Neler söyler, neler susar..
Yoksa, çok acı bir şakayı
Şakadan da olsa,
Çok yalın bir karanlığa mı saklar..
Oynadığı oyunsa,
Yaşamda oynadığı,
Oyununu mu yaşar..
Oyunda yaşadığı,
Yaşamını mı oynar..
Yaşarcasına, oynarcasına.
Öyküler anlatır olmuşcasına,
Sonunu mutlu bağlar,
Gider evinde ağlar.
Özdemir Asaf
İSTİFA EDİYORUM