Oğuz Oğuzoğlu - Hakkında Yazdığı Tanıtım Yazısı

                                                                                                                                                                                                                      
Bazı Türkmen beylerini yanına çe­ken Yusuf Paşa, Beydilileri önüne kata­rak mal, yiyecek ve davarlarıyla birlik­te tekrar Rakka'ya sürgün eyledi. Halk bu konuda şöyle bir destan anlatır.

Türkmen beyleri kılıçtan geçirilmiştir. Bu sırada kocası öldürülen Beydili aşiret reisinin hanımı üçüz oğlan do­ğurmuştur. Çocukların öldürüleceğinden endişe duyan kadın, sürgüne git­meden önce çocukları dağdaki bir ma­ğaraya götürür bırakır. Bir kaç yıl sonra Beydili aşireti sürgünden eski yurtlarına döner. Kadın, hizmetçisi kadınla birlik­te çocukları bıraktığı mağaraya gider, gördüğü manzara karşısında gözlerine inanamaz. Üç oğlu da ellerinin baş parmağını emerek sıhhatli bir şekilde yaşamaktadır. Çocukların kimler tarafından korunup beslendiğini öğrenmek isteyen kadın, bir kenara gizlenir bekle­meye başlar. Gün batarken bir kurt ağ­zında yiyecekle gelir ve çocukları bes­ler. Üç oğlunu alıp çadırına dönen ana, karayağız kıllı oğluna Kurd Karaca, İn­ce uzun sırım gibi oğluna Cerid, kafası iri boynu ince oğluna da Boynu ince di­ye isim verir. Daha sonra Türkmen oba­ları içinde bu üç kardeşin obaları, 'Boy­nu inceli', Karacakurd' ve 'Cerid' olarak anılır. Konumuz olan Ceritler'in soyu­nun bu koldan geldiği söylenir. Ozan Kul Sadun, Rakka'dan Anadolu'ya ge­lenlerden aşiretleri şöyle sual eder.

Rakka çöllerinden gelen gaziler

Acep Karacakurt geri döndü mü?

Yenile bir haber duydum oradan

Cerid Bekir öldu derler öldu mu?

Cerid Bekir öldüyse kırıldı kilit

Çöktü üstümüze bir kara bulut

Köçekli Kerim'le, Bayındır Halit

Kolu bağlı cellatlara durdu mu?

Kul Sadun'um bize çok oldu cefa

Hükmümüz geçerdi şu kaftan kafa

Ulaşlı'nın oğlu Hacı Mustafa

Alayları bölük bölük böldü mü?