Naz Dağ - Hakkında Yazdığı Tanıtım Yazısı

cam yeşili bir kız çok kirpikli
saçları nasıl karanlık bir kızıl
örtülü bir güzellik benzeri olamaz
dudaklarındaki kan etkiliyor asıl
duyarlığı alıngan gönlü ikircikli
ne yazsam ona tutsak
/ adı şehnaz

belki kadın belki çocuk iyice kuşkulu
hangi tutku buğulamış camlarını
bazen ne çok var bazen ne kadar az
kan kırmızı yaşayıp yaz akşamlarını
okşaması boğulmak öpmesi uğultulu
sabah olsam ona tutsak
/ adı şehnaz

saklı sevda sevdaların en saklanmışı
birbirimizde fena boğuluyoruz
hiç kimse birbirimizin yerini tutamaz
benimle yaşayamadığı ona uygunsuz
hiçbir şeye değişmem onunla yaşanmışı
uygunsam ona tutsak
/ adı şehnaz

saklı bir sevdadır bulduk sığındık
bu büyülü bir aşk çünkü yasak
gizli bir mutluluk ki ne söylesem az
bin yılda yaşasak hiç de yaşamasak
varımız yoğumuz aşkımız artık
hayatım ona tutsak
/ adı şehnaz

Atilla İlhan

.........../....................

Dönemem terk ettiğim hiç bir yere
Dolaşıp duruyorum sokaklarda
Dilimde o son duam
Ben hiç kimseyi bu kadar sevmedimki
Sonsuzluk gibi çıkıyordu
Bu söz içimden
Umutsuz bir yakarış gibi
Hiç bitmeyecek bir hasret gibi
Ben hiç kimseyi bu kadar sevmedimki

Cezmi Ersöz


Altı yaş farkı
Altı beden küçük gelmiştim İstanbullu sevgiliye
İplik gibi seviyorduk örgü gibiydik
Ben altı ilmek eksiktim ondan

Altı beden küçük gelmiştim İstanbullu sevgiliye
Nerde 80 nerde 74 diyordu
Ben altı ömür yitiktim ondan

Altı beden küçük gelmiştim İstanbullu sevgiliye
Hasretler vardı; çiçeğimdi
Ben altı yaprak eksiktim ondan

Altı yaşam değildi
Altı asır, altı milat
Çok mu önemliydi yani ölümümden
Ben altı doğum eksiktim ondan
Yani altı beden küçük gelmiştim İstanbullu sevgiliye

Böyle bir derdin çaresi yok
Eğer dert edilecekse

Altı beden küçük gelmiştim ya İstanbullu sevgiliye
Eğer diyorum buysa ağrılara neden
Sende altı gönül küçükmüşsün benden.

Alıntı