© Copyright Antoloji.Com 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Antoloji.Com'a aittir. Sitemizde yer alan şiirlerin telif hakları şairlerin kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
www.kuranokuyorum.net
1974 Yılında Trabzon Yomra'da doğdu. İlköğretimi Yomra Merkez İlkokulu ve Yomra Lisesi Orta kısmında orta öğretimi Trabzon Endüstri meslek Lisesinde tamamladı. Ardından 1994 yılında girdiği KTÜ Rize ilahiyat fakültesinden 1999 yılında mezun oldu. Aynı yıl MEB de Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni olarak göreve başladı. İlahiyat öğretimi boyunca öğretilenlerin bir araç ya da rivayetler ilmi olmanın ötesinde bir anlam ifade etmediğini fark etti. Rivayetlerin ötesine geçmeli hayatı gerçek anlamıyla okumalıydı. Okumak onun için çok derin bir anlam ifade ediyordu. Okumanın anlamlandırma süreci olması gerektiğinin farkındaydı. Kur'an'ın ilk emri oku idi. Ama Yaratan Rabbinin adıyla oku diyordu. Bunun anlamı hayatı oku, hayatın sahibini tanı demekti.
İnsan her şeyi doğuştan itibaren okuyordu. Yani anlamaya çalışıyordu. Belli ki bu okuma Allah'ın adıyla olmalıydı. Allah'ın adıyla okumak demek Allah'ın rehberliğinde okumak demekti. Allah'ın rehberliğine uymak ancak Allah'ın kitabına uymakla mümkündü. Bu noktadan hareketle Allah'ın kitabını okumayı yani anlamayı kendisine amaç edindi. Bu güne kadar İslam'ı Kur'an'dan değil rivayetlerden okumuştu. Halbuki Allah Kur'an'ı kolaylaştırdığını bildiriyordu.
Artık İslam'ı Kuran'dan okumaya karar verdi. İlk yaptığı iş dini bilgilerini formatlamak oldu. Zira edinilen din anlayışıyla Kur'an'ı anlamaya kalkışmak ön yargıyı da beraberinde getiriyordu. Kendi anlayışını Kur'an'da aramak yerine Anlayışı Kur'an'dan almak gerektiğine inandı. Okudukça Kur'an'ın Arapça metinler arasında en kolay ve en anlaşılır metin olduğunu fark etti.
Anlama yolunda ana etkenin samimi olmak, hakikati görmek amacıyla resmi bütün okumak olduğunu fark etti. Muhkem ve müteşabih anlayışıyla oluşturulan Kur'an'ın anlaşılmazlığı çemberinden kendisini kurtardı. Zira konuyla ilgili Ali İmran 7. Ayet aslında sözü açıklama yetkisinin sözün sahibine ait olduğunu onun açıklamalarının kabul edilmesi gerektiğini, resmi bütün okumayan kendi kafasındakine delil arayanların zihinlerindeki kabullere dayanak aramak üzere Kelama yaklaştıkları ve kelimeleri cımbızla çektiklerini vurguluyordu.
Bu noktadan hareketle Kur'an'ı anlamada usulün resmi bütün okumak ve samimiyetle sözün sahibini dinlemek olması gerektiğini anladı. Bu anlayışla 2007 Yılında başladığı Kur'an'ı okuma, yani anlama çalışmasına devam etmektedir..
Allah'tan muradı ömrünün bu çalışmaya imkan vermesidir. İnşaallah Yüce Rabbbim bunu bana nasip edecektir. Amin...
www.kuraniklimi.orgfree.com