Bazen yersiz yurtsuz hissederiz mülteci misali:
.....ağzımda / kavimler göçünden kalma/ bir yol türküsü''
Bazen kimliksizlik boy gösterir:
.....Her köse başında kimlik soruyor(lar) benden Açıp yaramı gosteriyorum
Bazen sitem gelir agzına:
Derin acılar bahçıvanı
Yüreğime ne ektin böyle...
Aşk korkağını bağışlar mı?
Söyle...
Bazen hiç özlemeyiz en büyük özlemlerin içinde:
Hiç özlemedim seni
Özlemek dostluktandır
dostluğundan öte bulmalıyım seni
Bazen de bir gülüş en büyük yaraları anlatır.yaratır:
Aykırı anlamlar arayıp durma
güz biter sular köpürür de
kapanmaz gülüşünün açtığı yara
uçurum olur cellat olur her gece
Bazen gidiş öyle bir anlatırlırki kelimeler doruklardadır:
Gidersen yıkılır bu kent kuşlar da ölür
Bir tufan olurum sustuğun her yerde
Bazen de oturur ve hiçliği anlatır şiir..
Sonunda ketum bir tarihe göçebe oldum
Adressiz kaldım bu yüzden bir rüzgâr gibi
Takıldım hiç büyümemiş bir çocuğun ardına
Vizem yok kimliğim sahte yollar mayın döşeli
Bazen bir çağırıştır şiir:
Sessizlik -sensizlik daha ne kadar
-Aşksa aşk işte nabzım-
Bütün sağnaklarını yağdır haydi yağdır
İster bir cehennem aç ister bir mayıs getir
Her vurguna hazırım nasılsa her şey pusuda gibi
Bazen bir anlatış,bir tarif:
Yitirmiş tılsımını ilk sevmelerin,
Yitirmiş öpücükleri,
Payı yok, apansız inen akşamdan,
Bir kadeh, bir cigara, dalıp gidene,
Seni anlatabilsem seni...
Yokluğun, Cehennemin öbür adıdır
Üşüyorum, kapama gözlerini...
Bazen hasretliğin tavana vurması:
Hasretinden prangalar eskittim
Bazende çoçuksun sen deyiş..
Çocuksun sen sesindeki tipiye tutulduğum
Dönüşen ve suya dönüşen sorular soruyorsun
Sesin bir çağlayan olup dolduruyor uçurumlarımı
Bazen kabul ediş..pes ediş..
Söz de Sararır
Olur, aramam seni ve kimseyi
Anıları pas tadında bırakırım
Konuşacak ne kaldıysa kalsın
Susmaktır birşeylere saygılı kılan
Ayrılık da bir olanaktır bilirsin
Bir ayrılık tanımıdır..
Suçlama beni
böyle bırakıp
gidiyorum diye
bağrımı yakan
bir yaradır
bu ayrılık şimdi
Bazen memleket anlatımıdır
Yeni bir ülke bulamazsın
Yeni bir şehir bulamazsın
bu şehir arkandan gelecektir
nasıl geçirdiysen ömrünü burada, bu köşecikte
öyle geçirdin demektir, bütün yeryüzünde de..
bazen de o özel odanın istenmesi..
ne kadarınız gerçek sizin kırk odalı şatonuzda kilitler altında sakladığınız gerçek duygularınızın kaçı yansıyor hayatınıza? açsanıza kırkıncı odayı..
ikinci kişinin tarifi..
herkesin bir feridesi vardır ben bilmezmiyim
herkesin bir şapkası birde şarkısı..
herkesin bir kimsesi vardır ben bilmezmiyim
birde kimsesizliği..
en büyük umutsuzluktur bazen..
hayatın en hüzünlü anı mevsimine kapıldığımız kişinin bahçesinde açabilecek bir çiçek olmadığımızı anladığımız andır
bazen de nesnelerle ancak duyguların anlatılmasıdır..
Her yerde bırakıp gittin beni gözlerinle
düşlerin yüreğiyle bırakıp gittin beni,
yarım kalmış bir cümle gibi bırakıp gittin,
gelişigüzel bir nesne, bir iskemle gibi,
yazla birlikte biten kısa bir tatil,
çekmecede bir kart gibi bırakıp gittin...”
Bir tamlamadır..
/Kanmadım aynalara sana kandığım kadar,
içimde bir boşluk sana yandığım kadar…/
bazen yalnızlık vardır sınırsız..en yakının tarafından bile anlaşılamayacagı..
Düştüğü yerde tanımazken kendi suyunu yağmur;
biliyorum, aynı dalda gül bile anlamaz dikenini.
Anlasana, anlatamaz kimse yıkımını başka yıkıma.
Ve yalnızlığının ebediliği..
Dal değil, köktür yalnızlık; kurumuş olmalıdır ve bir daha yeşermez…
AŞKA BENZER AMA SEBEPSİZ YAKINLIK DUYANLARA;
Bazen yersiz yurtsuz hissederiz mülteci misali:
.....ağzımda / kavimler göçünden kalma/ bir yol türküsü''
Bazen kimliksizlik boy gösterir:
.....Her köse başında kimlik soruyor(lar) benden Açıp yaramı gosteriyorum
Bazen sitem gelir agzına:
Derin acılar bahçıvanı
Yüreğime ne ektin böyle...
Aşk korkağını bağışlar mı?
Söyle...
Bazen hiç özlemeyiz en büyük özlemlerin içinde:
Hiç özlemedim seni
Özlemek dostluktandır
dostluğundan öte bulmalıyım seni
Bazen de bir gülüş en büyük yaraları anlatır.yaratır:
Aykırı anlamlar arayıp durma
güz biter sular köpürür de
kapanmaz gülüşünün açtığı yara
uçurum olur cellat olur her gece
Bazen gidiş öyle bir anlatırlırki kelimeler doruklardadır:
Gidersen yıkılır bu kent kuşlar da ölür
Bir tufan olurum sustuğun her yerde
Bazen de oturur ve hiçliği anlatır şiir..
Sonunda ketum bir tarihe göçebe oldum
Adressiz kaldım bu yüzden bir rüzgâr gibi
Takıldım hiç büyümemiş bir çocuğun ardına
Vizem yok kimliğim sahte yollar mayın döşeli
Bazen bir çağırıştır şiir:
Sessizlik -sensizlik daha ne kadar
-Aşksa aşk işte nabzım-
Bütün sağnaklarını yağdır haydi yağdır
İster bir cehennem aç ister bir mayıs getir
Her vurguna hazırım nasılsa her şey pusuda gibi
Bazen bir anlatış,bir tarif:
Yitirmiş tılsımını ilk sevmelerin,
Yitirmiş öpücükleri,
Payı yok, apansız inen akşamdan,
Bir kadeh, bir cigara, dalıp gidene,
Seni anlatabilsem seni...
Yokluğun, Cehennemin öbür adıdır
Üşüyorum, kapama gözlerini...
Bazen hasretliğin tavana vurması:
Hasretinden prangalar eskittim
Bazende çoçuksun sen deyiş..
Çocuksun sen sesindeki tipiye tutulduğum
Dönüşen ve suya dönüşen sorular soruyorsun
Sesin bir çağlayan olup dolduruyor uçurumlarımı
Bazen kabul ediş..pes ediş..
Söz de Sararır
Olur, aramam seni ve kimseyi
Anıları pas tadında bırakırım
Konuşacak ne kaldıysa kalsın
Susmaktır birşeylere saygılı kılan
Ayrılık da bir olanaktır bilirsin
Bir ayrılık tanımıdır..
Suçlama beni
böyle bırakıp
gidiyorum diye
bağrımı yakan
bir yaradır
bu ayrılık şimdi
Bazen memleket anlatımıdır
Yeni bir ülke bulamazsın
Yeni bir şehir bulamazsın
bu şehir arkandan gelecektir
nasıl geçirdiysen ömrünü burada, bu köşecikte
öyle geçirdin demektir, bütün yeryüzünde de..
bazen de o özel odanın istenmesi..
ne kadarınız gerçek sizin kırk odalı şatonuzda kilitler altında sakladığınız gerçek duygularınızın kaçı yansıyor hayatınıza? açsanıza kırkıncı odayı..
ikinci kişinin tarifi..
herkesin bir feridesi vardır ben bilmezmiyim
herkesin bir şapkası birde şarkısı..
herkesin bir kimsesi vardır ben bilmezmiyim
birde kimsesizliği..
en büyük umutsuzluktur bazen..
hayatın en hüzünlü anı mevsimine kapıldığımız kişinin bahçesinde açabilecek bir çiçek olmadığımızı anladığımız andır
bazen de nesnelerle ancak duyguların anlatılmasıdır..
Her yerde bırakıp gittin beni gözlerinle
düşlerin yüreğiyle bırakıp gittin beni,
yarım kalmış bir cümle gibi bırakıp gittin,
gelişigüzel bir nesne, bir iskemle gibi,
yazla birlikte biten kısa bir tatil,
çekmecede bir kart gibi bırakıp gittin...”
Bir tamlamadır..
/Kanmadım aynalara sana kandığım kadar,
içimde bir boşluk sana yandığım kadar…/
bazen yalnızlık vardır sınırsız..en yakının tarafından bile anlaşılamayacagı..
Düştüğü yerde tanımazken kendi suyunu yağmur;
biliyorum, aynı dalda gül bile anlamaz dikenini.
Anlasana, anlatamaz kimse yıkımını başka yıkıma.
Ve yalnızlığının ebediliği..
Dal değil, köktür yalnızlık; kurumuş olmalıdır ve bir daha yeşermez…