1947 Kütahya doğumluyum. 2002-Sevgi Şiirleri / 2005-Sevgi Dünyası adlı kitapları çıkardım. Sevgiler Ölmesin baskı aşamasında. Yurdun bazı illerinde yerel gazetelerde şiirlerim yayınlanmakta. Sanat, halk, oryantal ve Azeri müziklerinden oluşan bir demo’ya sahibim. Bunların sözleri de kendime ait. Akdeniz Sinemaseverler Derneği kurucu ve yönetimde. Alşid şiir derneği ikinci başkanlığı. Aymöd’de faal üye. Add komisyon üyesi.
Tiyatrolardan –Salak Oğlum – Töre –Keloğlan – “Karagöz” gibi birçok oyunda rol aldım.
Sinema filmlerinden – Rol aldığım – “Bir Göçer Dansı” altın portakal film festivalinde Kısa metrajlı 118 film arasından 6. oldu. Bunu takiben – “Bitirimler” – “Bir karaova düğünü”- “Alanya Almanya”- “Kutsal Avcılar” – “Deli Dumrul” – “Ölüm Süvarileri” – “Kan Farkı” filmlerinde oynadım.
Kalem düşmez elimden, yazdıklarım yayınlandıkça denizler gibi köpürüp dalgalar gibi coşarım. Aşık Veysel misali “Ben giderim adım kalır, dostlar beni hatırlasın” deyip yirmidört saati kırk sekiz saate çıkarıyorum. Sevgiler temiz kalmalı, sevgiler toprak değil yeşeren yaprak olmalı diyorum ben.
SEVGİ :
Sevmek çok güzel bir duygu.Hele takdir edilmek ruhun, bedenin rahatlığının motivasyonunu arttırıyor. Kalem dile getirince daha da güzelleşiyor.Ben sevgiyi bedenin alması gereken bir protein olarak görüyorum.Vitaminler eksik alındığında nasıl sağlık problemi ortaya çıkıyorsa sevgisiz hayatta da her yönden problem çıkıyor.Sağlam atılan temelde binanın dayanma gücü nasılsa sevgi ve anlayışla kurulan yuvalarda da eşdeğerde. Sevgisiz hayat meyvasız ağaca benzer.Yaprağı ve meyvesi ile bütünleşen ağaç nasıl göze hoş görünürse sevgi dolu hayata da canlılık geliyor.Tıpkı gökkuşağı gibi rengarenk. Nasıl renkler göz kamaştırıyorsa sevgi de insanı her yönden renklendiriyor.Takdire gelince sanki kanat takıp uçuyorsun. Şu var ki herşey dozunda güzel, bunların ayarını bilmek insanın kendi elinde.Güzel ayarlarsan sefertasının üstündesin, yoksa ayaklar altında ezilmektesin.Bazı insanlar güzel gözükürler, bakıldığında canlı ve pembedirler.Tıpkı zakkum ağacı gibi, yaprakları yeşil, çiçekleri pembe.Görünümü hoş fakat içleri zehirdir.Dost gözükür sevgiden yararlanır, seni sömürürler.İçlerindeki zehirler seni yıkmaya çalışırlar.Görünüşte yanındadırlar ama refüze etmek için fırsat kollarlar.Böyle dostluklardan Allah cümlemizi korusun.Sevgi dolu yüreklere, anlayışa merdiven dayayıp basamak basamak çıkanlara mum ışığı değil 500 voltluk ampul olalım....
1947 Kütahya doğumluyum. 2002-Sevgi Şiirleri / 2005-Sevgi Dünyası adlı kitapları çıkardım. Sevgiler Ölmesin baskı aşamasında. Yurdun bazı illerinde yerel gazetelerde şiirlerim yayınlanmakta. Sanat, halk, oryantal ve Azeri müziklerinden oluşan bir demo’ya sahibim. Bunların sözleri de kendime ait. Akdeniz Sinemaseverler Derneği kurucu ve yönetimde. Alşid şiir derneği ikinci başkanlığı. Aymöd’de faal üye. Add komisyon üyesi.
Tiyatrolardan –Salak Oğlum – Töre –Keloğlan – “Karagöz” gibi birçok oyunda rol aldım.
Sinema filmlerinden – Rol aldığım – “Bir Göçer Dansı” altın portakal film festivalinde Kısa metrajlı 118 film arasından 6. oldu. Bunu takiben – “Bitirimler” – “Bir karaova düğünü” - “Alanya Almanya” - “Kutsal Avcılar” – “Deli Dumrul” – “Ölüm Süvarileri” – “Kan Farkı” filmlerinde oynadım.
Kalem düşmez elimden, yazdıklarım yayınlandıkça denizler gibi köpürüp dalgalar gibi coşarım. Aşık Veysel misali “Ben giderim adım kalır, dostlar beni hatırlasın” deyip yirmidört saati kırk sekiz saate çıkarıyorum. Sevgiler temiz kalmalı, sevgiler toprak değil yeşeren yaprak olmalı diyorum ben.
SEVGİ :
Sevmek çok güzel bir duygu.Hele takdir edilmek ruhun, bedenin rahatlığının motivasyonunu arttırıyor. Kalem dile getirince daha da güzelleşiyor.Ben sevgiyi bedenin alması gereken bir protein olarak görüyorum.Vitaminler eksik alındığında nasıl sağlık problemi ortaya çıkıyorsa sevgisiz hayatta da her yönden problem çıkıyor.Sağlam atılan temelde binanın dayanma gücü nasılsa sevgi ve anlayışla kurulan yuvalarda da eşdeğerde. Sevgisiz hayat meyvasız ağaca benzer.Yaprağı ve meyvesi ile bütünleşen ağaç nasıl göze hoş görünürse sevgi dolu hayata da canlılık geliyor.Tıpkı gökkuşağı gibi rengarenk. Nasıl renkler göz kamaştırıyorsa sevgi de insanı her yönden renklendiriyor.Takdire gelince sanki kanat takıp uçuyorsun. Şu var ki herşey dozunda güzel, bunların ayarını bilmek insanın kendi elinde.Güzel ayarlarsan sefertasının üstündesin, yoksa ayaklar altında ezilmektesin.Bazı insanlar güzel gözükürler, bakıldığında canlı ve pembedirler.Tıpkı zakkum ağacı gibi, yaprakları yeşil, çiçekleri pembe.Görünümü hoş fakat içleri zehirdir.Dost gözükür sevgiden yararlanır, seni sömürürler.İçlerindeki zehirler seni yıkmaya çalışırlar.Görünüşte yanındadırlar ama refüze etmek için fırsat kollarlar.Böyle dostluklardan Allah cümlemizi korusun.Sevgi dolu yüreklere, anlayışa merdiven dayayıp basamak basamak çıkanlara mum ışığı değil 500 voltluk ampul olalım....