İlker Topraktepe - Hakkında Yazdığı Tanıtım Y ...

Boşver....


Üzerine daha bir tek kelime yazmadan birazdan buruşturup atacağını bildiğin beyaz bir kağıt duruyordur önünde. Elinde ise çocukluktan kalma bir alışkanlıkla arkasını kemirdiğin kara bir kalem. Kara, kapkara, tıpkı içinde bulunduğun oda gibi... Bıçak gibi bir gidişti Arkanı döndüğünde Sallanmadı sardunyalarımın yaprakları Kesin ve net Sadece bitti Bir ağırlık çöker üzerine, bulunduğun yere sığamazsın. Görünürde hiçbir neden yoktur ortada. Boğazına sarılanın kim, içini daraltanın ne olduğunu bilemezsin. Ama bildiklerin de vardır elbette; yalnızsındır, için daralıyordur, yüreğin burkuluyor ve savunmasızsındır... Bekledim Bekleyişler içinde Kayboluşumu seyrettim Seni sevmek Yeniden var olmaktı Ben sensizlikte zamana yenildim Hiçbir sesin anlamı yoktur. Çalan telefonlara aldırmazsın. Konuşmak bir eziyettir ve derdini anlatmanınsa hiç ama hiçbir anlamı yoktur. Bakışların boştur. Kendine bile katlanacak durumda değilsindir. Hiçbir şeyin o anda seni mutlu edeceğine inanmıyorsundur... Güneş İnat etmiş bir kere Doğmamak için Doğmayacak işte İlahi bir güç, hayatında değer verdiğin her kavramın içi boşaltılmıştır sanki. Yaşadığın kente de, o kentte yaşayan dostlarının da, yakınlarının da yabancılaştığını düşünürsün. Hiçbir şey gözetmeden, hiçbir şey beklemeden açtığın, hançerlenmiş yüreğinin kabuk tutmuş yarası da, o yürekte duyduğun sızı da önemsizdir o an senin için... Güneş bu elbette doğacak Başka suların Başka kuşların Kanına karışacak Sadece zamanını bekliyor Hayatımı tam da sorgulama zamanı diye düşünür, bilmem kaçıncı kez ruhunla giriştiğin savaşa hazırlanırsın önce. Ama anında vazgeçersin. Çünkü bir daha böyle bir savaşa girecek ne gücün vardır, ne de o savaşta arkanı yaslayacağın yüreğine ve beynine güvenin... Dünya var oldukça sürecek Bir Masalın kahramanlarıyız biz.Birbirimizin farkındayız Ve bu farkındalık Can yakıyor...Neyse ya boşver dersin. Boşverirsin... Kırarsın kalemi, buruşturursun kağıdı, koca bir yudum alırsın kadehindeki zehirden, yaslanırsın arkana ve gülümsersin...



Gittim..
Önce ki gidişlerim gibi senden,
Dönüp sana bakarak gittim.
'Gitme' der misin,
Yüreğini benimle paylaşır mısın diye,
Bakarak..
Gittim..
Seninleyken,
Seni sevdiğimi,
Ayrılmak istemediğimi söyledim.
Mutluluğumuz için,
Bizim için,
Çok değildi isteklerim..
Paylaşmaktı yaşamı..
Acıyı,
sevinci birlikte sırtlamaktı.
'Bahar'dı,
'Yaz'dı mevsimlerim.
Işıktı,
Aşktı gözlerimizde,
Birbirimize bakarken gördüklerim.
Söyledim bunları sana,
KORKMADIM..

Gittim..
Sana söylemeden daha,
Senden gideceğimi,
Karar verdiğim andan beri,
İçim öylesine yanıyordu
Ve canım öyle acıyordu ki,
Sana söylerken bunu,
AĞLADIM..

Gittim..
Tutkuya,
Aşka dönüşüyordu düşlerim.
Sevgiyi bu şekilde yaşayamazdım seninle.
Ya hep ben olacaktım hayatında,
Ya da yalnız kalacaktım.
Yarım yamalak görüşmeler,
Kaçak yaşanan telaşlar olmamalıydı.
Geride bırakmaktı isteğim;
Ayrı yaşadığımız tüm geçmişimizi.
Aşkımızı,
Şiire dönüştürmekti..
Kokunla karışmak,
Mutluluğu paylaşmaktı isteğim.
ANLATTIM..

Gittim..
Yazdıkların,
Anlattıkların beni büyülüyordu.
Tek isteğim gözlerinde kaybolmak,
Yüreğinle bütün olmaktı.
Ellerimi,
Ellerine bırakmak,
Aşkı dinlemekti,
İçimi ürperten o kelimelerinle.
Oysa ellerini hep,
Düşlerimde TUTTUM..

Gittim..
Bana hep ' Güçlüsün' derdin.
Ben de,
Gücümü sevgiden aldığımı söylerdim..
'Güneş her sabah, bana sevgiyle bakan bir yürektir' derdim sana.
Beni sevdiğini söylerdin,
Düş mü,
Gerçek mi anlayamazdım..
Seni aklımdan çıkarmaya çalıştığım her yeni günün sabahı,
Bulutlu güne BAŞLADIM..

Gittim..
Gideceğim dediğim anda 'Kal' demedin.
'Seni seviyorum, gitme' demedin..
Öyle sessiz,
Nefes almadan bekledim.
Söyleyeceğin her bana ait söze razıydım,
Gitmemek için..
Ama sen 'Peki' dedin,
DUYDUM..

Gittim..
Aklımı çalan,
Beni düşlere sürükleyen,
Yüreğimi titretendin sen..
Aşk istedim,
Seni istedim..
Kuralların vardı,
Bana uymayan,
Değişmeyecektin..
Kolayı seçtim belki,
Kaçmak istedim,
KAÇTIM...

Gittim..
Okyanus kıyısında,
Küçük bir koyum ben..
Dev dalgaların sürüklediği
kaç denizciyi sığdırdım yüreğime..
Beni sevmekten vazgeçenler oldu,
Sandallarını onarıp,
Yollarına devam ettiler..
Ben kumsalımda,
Yeni denizciler bekledim her defasında,
Yeniden..
Gidenler mi?
Canım yandı ama
UNUTTUM...

'Mutlu Yıllar' dilemişsin dün bana..
Benim,
Yaptım diye yazdıklarımı,
Yapamadığını anlatmışsın.
'Umutla' diye bitirmişsin mektubunu..

Bana söyleyecek çok şeyin olduğu halde,
Söyleyemediğini,
Canının yandığını,
Ama ağlayamadığını,
Beni sevdiğini ama anlatamadığını,
Benden kaçmak istediğini ama kurtulamadığın
Ve beni unutamadığını yazmışsın..

Farkındamısın?
Yazarken seviyoruz birbirimizi..
Satırlarda yaşıyoruz aşkı,
Seslerde değil...

Yeni yılın ilk günü şimdi..
Bulutlu gökyüzü,
Güneş saklanmış yine..
Ağlıyor yeni yılın ilk sabahında Ankara..
Yoksa ben mi öyle görüyorum,
Bilmiyorum..
Yüreğim üşüyor,
Yine canım yanıyor..

Gittim mi? ..