El bilir ki, sen menimsen, Yurdum, yuvam, meskenimsen, Anam, doğma vetenimsen! Ayrılarmı könül candan? Azerbaycan, Azerbaycan!
Men bir uşak, sen bir ana, Odur ki, bağlıyam sana: Hankı semta, hankı yana Hey uçsam da yuvam sensen, Elim, günüm, obam sensen!
Feket senden gen düşende, Ayrılık menden düşende, Saçlarıma den düşende Boğar aylar, iller meni, Kınamısan eller meni.
Ölmez könül, ölmez eser, Nizamiler, Füzuliler Elin kelem, sinem defter, De gelsin her neyin vardır, Deyilen söz yadigardır _________________ Güzelliğin hangi çağlardan kalma Gözlerin hep böyle güzel mi bakar? Şimdi ben; seni sevmeyim de ne yapayım? O bir çift yeşilden onlarca şiir çıkar.....
Ne olur susma, konuş... Dinledikçe seni, Ömrü uzuyor insanın... Ah bir de ellerini tutmak yok mu? Okyanusa açılmak gibi, İçinde bir sandalın...
II
Bir orman düşün? Yemyeşil... sonsuz... İçinde bir kız, Bırakmış kendisini ağacın gölgesine... O sensin... Ben de uzanmışım dizlerine, Sana şiirler yazmaktayım... Gözlerine ne zaman baksam Ben hep, o ormandayım...
Unutulmaz eserler gibisin. Sesin notaların en güzeli, Saçların; Bir ezginin tatlı serinliği..... Bence bir sazende çıkıp da, Bestelesin bu güzelliği......
III Seni gören ölüler, Kalkar mezarlarından. Seni seven Okan ise Ölmez kolay kolay...
Tanrının yeryüzüne indirdiği Bir melek misin sen? Her zaman her yedersin... Yaşam iksiri gibi gülüşün, Peki ama, Kanatların nerde senin?
IV Seni sevince bağışlanır günahlarım Ak pak olurum... Dur bırakma elimi, Şu sırattan geçeyim... Cennet-cehennem bu dünyadaysa eğer, Ben şu an cennetteyim....
Ne güzel... Işıl ışıl gökyüzü Her yer çayır çimen...
V Ne çıkar ki, Dört mevsim sürse sonbahar? Durmadan yağmurlar yağsa da; ne farki var rabia r-a) ( [email protected] )
El bilir ki, sen menimsen,
Yurdum, yuvam, meskenimsen,
Anam, doğma vetenimsen!
Ayrılarmı könül candan?
Azerbaycan, Azerbaycan!
Men bir uşak, sen bir ana,
Odur ki, bağlıyam sana:
Hankı semta, hankı yana
Hey uçsam da yuvam sensen,
Elim, günüm, obam sensen!
Feket senden gen düşende,
Ayrılık menden düşende,
Saçlarıma den düşende
Boğar aylar, iller meni,
Kınamısan eller meni.
Ölmez könül, ölmez eser,
Nizamiler, Füzuliler
Elin kelem, sinem defter,
De gelsin her neyin vardır,
Deyilen söz yadigardır
_________________
Güzelliğin hangi çağlardan kalma
Gözlerin hep böyle güzel mi bakar?
Şimdi ben; seni sevmeyim de ne yapayım?
O bir çift yeşilden onlarca şiir çıkar.....
Ne olur susma, konuş...
Dinledikçe seni,
Ömrü uzuyor insanın...
Ah bir de ellerini tutmak yok mu?
Okyanusa açılmak gibi,
İçinde bir sandalın...
II
Bir orman düşün?
Yemyeşil... sonsuz...
İçinde bir kız,
Bırakmış kendisini ağacın gölgesine...
O sensin...
Ben de uzanmışım dizlerine,
Sana şiirler yazmaktayım...
Gözlerine ne zaman baksam
Ben hep, o ormandayım...
Unutulmaz eserler gibisin.
Sesin notaların en güzeli,
Saçların;
Bir ezginin tatlı serinliği.....
Bence bir sazende çıkıp da,
Bestelesin bu güzelliği......
III
Seni gören ölüler,
Kalkar mezarlarından.
Seni seven Okan ise
Ölmez kolay kolay...
Tanrının yeryüzüne indirdiği
Bir melek misin sen?
Her zaman her yedersin...
Yaşam iksiri gibi gülüşün,
Peki ama,
Kanatların nerde senin?
IV
Seni sevince bağışlanır günahlarım
Ak pak olurum...
Dur bırakma elimi,
Şu sırattan geçeyim...
Cennet-cehennem bu dünyadaysa eğer,
Ben şu an cennetteyim....
Ne güzel...
Işıl ışıl gökyüzü
Her yer çayır çimen...
V
Ne çıkar ki,
Dört mevsim sürse sonbahar?
Durmadan yağmurlar yağsa da; ne farki var
rabia r-a) ( [email protected] )