Avni Yavuz - Hakkında Yazdığı Tanıtım Yazısı

İslam, Teslim ve Aşk’a Dair…

 

       Bir haberle başlar aşk ve benim dinim bir haberle başladı. İkra… Varlığından haberdar olmaktır aşkın başlangıcı; bir görüş, bir duyuş, bir hissedişle bazen başlar aşk. Bilirsin, hissedersin var olduğunu da, nerdedir, kimdir, kaç yaşındadır, nasıldır bilemezsin… Ve dayanılmaz olunca bu bilemezlik en bedbaht dualarımıza sebep olur. Tecellisi bir büyük imtihana ram olur…

 

       Dua kabul edilmiştir, haber gelince ondan, habere imanla başlar aşk ve iman en çok aşka yakışır. Habere iman, söylediklerine iman, vaatlerine imandır aşk. Yani aşk imandır sadece… Bu yüzdendir aşkın karşılık bulmamasında ki hüzün ve aşkın münafığına ölümüne kini… İman etmemek zımni olarak kabul edilmek ve hoşgörüye muhatap, mürtet idamdır da, münafığın hükmü yoktur… Ve O en sevgiliye münafıkların çektirdiğini, bir aşkın nifakına düşmeden bilemezsin… Ebu bekrin gözlerin de Onun gördüğünü göremezsin…

 

       Teslimiyet yoksa imandan söz edilebilir mi? ‘benim içim temiz, namaz kılmadığıma, içkime, kumarıma bakma’ yani ‘sana aşığım ama sevmediklerini yaptığıma bakma’.

      

      İslam yani teslim en çok aşkın malıdır. Köle olmak ona ve efendisi olmak onun, yani teslim olmak ve teslim almaktır aşk. Bu yüzdendir ki, ülkeler kılıçla alınsa da,  İslam kılıçla olmaz… Teslimiyetin olduğu yerde intikam olmaz, inat olmaz, oyun olmaz… Sadece aşk olur…  Senin efendiliğin onun isyanına saik sebeplerden imtina etmendir de, onun teslimiyeti senden görmediği zarardan değildir…