GİDEN ZAMAN MI, SEN Mİ? Kum saati gibi değil midir , hayat? Yavaş yavaş akışına aldanıp hiç bitmeyecek gibi, Hadis-i Şerifin "yarın ölecekmiş gibi ahiret için çalış " kısmını unutup "hiç ölmeyecekmiş gibi dünya için çalış" kısmı; dünü, bugünü ve yarınımızı heba etmeye devam etmek israfın tâ kendisi. Aslında insan büyüdükçe eridiğinin farkında bile değil. Bir damla su iken iki kapılı Hanın diğer kapısının bir avuç toprak olduğunu nefsin tatlı gelen istekleri unutturu verir insana. İlk baharla başlayan dünya hayatı,ılık, tatlı ve güzelliklerle geçiverir. Nasıl ki bir çiçeğin yeşermesi ve gonca vermesi kadar hızlı bir evredir.Ne zaman büyüdük? Hangi ara yaz mevsiminde hayatın zorluklarını yaşamaya başladık anlayamayız bile.Hiç bitmeyecekmiş gibi yaşadığımız ömür ilkbahar,yaz derken, bir bakarsın Sonbahardasın. Benzin sararmaya başlamış simsiyah saçlarına kar taneleri atıştırıyor. Anladın ki kışa ramak kalmış.Bir sabah uyanınca zemheridesin.Kum saati bitmek üzere. Dünü hatırlayamaz, bugünün tadını çıkaramaz, yarına kaygıyla bakarsın. Çok istersin ama ömür sermayesindeki kum saatini yeniden başlatamazsın. Çünkü o saatin pili son taneyle bitmiş ve çok sevdiğin dünya aşağıdan bakınca bomboş gözükecektir. Tıpkı kum saatinin üst tarafının boş ve saydam kaldığı gibi... Elinde bir kağıt kalem olsaydı, sen de ben gibi, şu an şöyle yazardın, eminim; Ah.. ömrüm dalda kalan son yapraksın. Bir rüzgar esecek bir zaman sonra topraksın. Azrail kapında titrek mum gibi korkaksın. Maruzatım zaruriyetten. Birkaç nefes daha diliyorum. Salih amel için Rahmaniyetten.
Çok istedim bir kaç nefes fazla alır mıyım? Rüzgar esse bile dalda kalır mıyım? Kevsere kanmasam da bir damla alır mıyım? Maruzatım zaruriyetten. Bir kaç nefes daha diliyorum. Salih amel için Rahmaniyatten.
Malın mülkün,akrabaların, sevenlerin gitmiş ve sana kala kala kum tanelerinin aktığı zaman zarfındaki kazanım ve kaybedişlerinle (amelin) başbaşa kalırsın.. Söyle bakalım şimdi; nasıl görünüyor aşağıdan dünya? Kum saatinin son tanesi düşünce cennet elbisesi giymemiz duası ile. Selâmetle. Abdullah ALTUNKUP Eğirdir Eyüpler Köyü Hacıramazanlar imam Hatibi
Kum saati gibi değil midir , hayat? Yavaş yavaş akışına aldanıp hiç bitmeyecek gibi, Hadis-i Şerifin "yarın ölecekmiş gibi ahiret için çalış " kısmını unutup "hiç ölmeyecekmiş gibi dünya için çalış" kısmı; dünü, bugünü ve yarınımızı heba etmeye devam etmek israfın tâ kendisi. Aslında insan büyüdükçe eridiğinin farkında bile değil. Bir damla su iken iki kapılı Hanın diğer kapısının bir avuç toprak olduğunu nefsin tatlı gelen istekleri unutturu verir insana.
İlk baharla başlayan dünya hayatı,ılık, tatlı ve güzelliklerle geçiverir. Nasıl ki bir çiçeğin yeşermesi ve gonca vermesi kadar hızlı bir evredir.Ne zaman büyüdük? Hangi ara yaz mevsiminde hayatın zorluklarını yaşamaya başladık anlayamayız bile.Hiç bitmeyecekmiş gibi yaşadığımız ömür ilkbahar,yaz derken, bir bakarsın Sonbahardasın. Benzin sararmaya başlamış simsiyah saçlarına kar taneleri atıştırıyor. Anladın ki kışa ramak kalmış.Bir sabah uyanınca zemheridesin.Kum saati bitmek üzere. Dünü hatırlayamaz, bugünün tadını çıkaramaz, yarına kaygıyla bakarsın. Çok istersin ama ömür sermayesindeki kum saatini yeniden başlatamazsın. Çünkü o saatin pili son taneyle bitmiş ve çok sevdiğin dünya aşağıdan bakınca bomboş gözükecektir. Tıpkı kum saatinin üst tarafının boş ve saydam kaldığı gibi... Elinde bir kağıt kalem olsaydı, sen de ben gibi, şu an şöyle yazardın, eminim;
Ah.. ömrüm dalda kalan son yapraksın.
Bir rüzgar esecek bir zaman sonra topraksın.
Azrail kapında titrek mum gibi korkaksın.
Maruzatım zaruriyetten.
Birkaç nefes daha diliyorum.
Salih amel için Rahmaniyetten.
Çok istedim bir kaç nefes fazla alır mıyım?
Rüzgar esse bile dalda kalır mıyım?
Kevsere kanmasam da bir damla alır mıyım?
Maruzatım zaruriyetten.
Bir kaç nefes daha diliyorum.
Salih amel için Rahmaniyatten.
Malın mülkün,akrabaların, sevenlerin gitmiş ve sana kala kala kum tanelerinin aktığı zaman zarfındaki kazanım ve kaybedişlerinle (amelin) başbaşa kalırsın.. Söyle bakalım şimdi; nasıl görünüyor aşağıdan dünya? Kum saatinin son tanesi düşünce cennet elbisesi giymemiz duası ile. Selâmetle.
Abdullah ALTUNKUP
Eğirdir Eyüpler Köyü
Hacıramazanlar imam Hatibi