Abba Abba - Hakkında Yazdığı Tanıtım Yazısı


Abba Abba Her sabah yeni bir gün doğarken, bir gün de eksilir ömürden;
her şafak bir hırsız gibidir elinde bir fenerle gelen!'
hayyam da böyle özetlemiş doğan ve batan, tekrar doğan ve tekrar batan, böylece sonsuza dek süren döngüyü. Barış ve huzur dolu. Aslında çoğumuz için hazırdır, neden bu kadar telaşla yaşadığımızın açıklaması. Ve çok da kolaydır o yanıt: hayat! hayat şartlarının bir dayatmasıdır çoğ
umuza göre içine düştüğümüz telaşın sebebi, kaynağı. aslında istemeyiz de, mecbur kalırız böyle.. 'geçim derdi' deriz. 'İnsanlar' deriz. 'oof' deriz. 'aah' deriz.
Şurası muhakkak ki; çoğumuz hayatı koşarcasına ve üstelik telaş içinde yaşıyoruz...


Sarı Lira Gibi Ömrümüz...

Yaşamak değil bizi bu telaş öldürecek,

Bırakın Paris'te ılık rüzgârlarla

Taratmayı saçlarımızı,

Sevgilimizle doyasıya sohbet bile edemedik biz,

Gözümüz saatte söyleştik hep,

Koşuşur gibi seviştik, yarışır gibi çalıştık.

Hep yetişilecek bir yerler vardı,

Aranacak adamlar, yapılacak işler,

Bir sonraki günün telaşı,

Bir öncekinin terine bulaştı,

Başkalarının hayatı bizimkini aştı,

Kör karanlıkta çalar saat sesi,

Kuşluk vakti kızarmış ekmek kokusu,

Veya yavuklu öpücüğü ile uyanma düşlerini,

Hababam erteledik,

20 li yaşlardan 30 lara kurduk saatin alarmını.

30 lardan 40 lara, sonra 50 lere

Öyle yanlış kurgulanmış ki hayat,

Kuşlukta uyuma imkanı sunduğunda size,

Artık uyku girmez oluyor gözlerinize,

Doyasıya söyleşmek, telaşsız sevişmek

İmkânına kavuştuğunuzda,

Söyleşecek sevişecek kimse kalmıyor yanınızda

Özenle yarına sakladığınız

Bir sarı lira gibi ömrünüz,

Vakti gelip te sandıktan çıkarttığınızda,

Birde bakıyorsunuz ki

Tedavülden kalkmış,,,,