....
içi yoklukla dolu bir kırık kâsede
meçhul bir andı şimdi
senin sevmenin hazinesi
....
eski lezzetinden eser yoktu rüzgârın
kokunu susadım
kabuğundan intihar eden bir yaranın
hançer hıçkırığıydı bu bendeki
şakaklarını kır çiçekleriyle donatmış
bir hoşçakal ezgisi
bir ıslık güftesiydim yitip giden
azaldık zamanla
tropikal düşlerde bizi soluyan cengaverdi yalnızlık
dalgalara sarıldık
sığınacak limanlar aradık kendimize
künyemizi damıtarak yazdık tabelasız yapraklara
soluyordu içimizdeki yüzyıllık aşk
yağmur ormanlarına kurşun sıktılar sesimizin
yankısız sevişiyorduk biz dağdan dağa
kar yağıyordu sevdanın yaşanmamış masallarına
kar, kara kalemiyle kazıyordu eşkalimizi taşlara
upuzun ve sırılsıklam bir sükunete uzandık
karanfiller yolluyorduk biz uzaktan uzağa
yüz sürdüm
bir ülke düşürdüm
türküler yürüttüm ardından
İzini sürdüğüm bir çift ayak aşkına
üşüdüm durdum
acıkmak tarih oluyordu
tadı kaçmış mevsimler geçiyordu üstümüzden
biçim veriyorduk bir göçmen gibi yollara
kanatlanıp uçuyordu bestemiz
gelip geçiyorduk işte
bir şiirden geriye kalanla
talan olanın köprüsünden
_boran
Ramazan BoranKayıt Tarihi : 5.9.2022 00:41:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Çok kutluyorum seçkiyi ve teşekkür ediyorum kıymetli okuma için.
Daim saygı ve selam ile.
Çok teşekkür ederim sayın Korkmaz Beğenileriniz onurdur benim için..Eksik olmayın hiç..
Bilmukabil saygı ve selam olsun değerli şahsınıza..
Çok teşekkürler Osman bey ..
Selam ile .
Hoş geldiniz Perihan hanım..
Çok teşekkür ederim ziyaretiniz için..
Seçkiye de teşekkürlerimle...
Çok teşekkür ederim Nilüfer hanım..Eksik olmayın hiç..
Saygı ile.
Çok teşekkürler sayın Yıldız hoş geldiniz sayfamıza ..
TÜM YORUMLAR (11)