Uyanmazmı sandın Bizleri 1

Gelmiş kanatlanarak canım burnuma
Sıklaşan nefeslerim öfkeli
Yüreğim hop oturup hop kalkmakta
Nefret ateşimi körükler sürekli

Sen ki ya hep susmaktasın
Ya da hep yalan konuşmaktasın
Aslın kim yüreğin nerede
Nerde oturur nerede bulunur efendin

Efendin şimdi memnun mutlu hizmetlerinden
Tatlı gelmekte yalanların cahillere
Bu ne biçim bir büyüdür ki
Kapatmış gözleri görmez gerçekleri
Duymaz olmuş yankılanan feryatları
Adını anar da Atamın sıkça
Ama gitmez yürüdüğü yoldan asla
Oysaki düşman hiç durmadan
Saldırıyor dört bir koldan
Sen benden daha iyi tanıyorsun beni
O sebeple güzel yapıyorsun işini
Hadi utandırma mutlu et efendini
Biz nasılsa içeceğiz şahadet şerbetini
Ama sen ki anarak Rabbin adını
Kandırıyorsun felakete sürüklüyorsun
Büyük bir milletin çocuklarını

Korkmam felaketler milletimin aşıdır
Sen kork utanmaz arlanmaz
Şimdi çatılanlar milletimin kaşıdır
Mağrurdur eğilmeyen asla başıdır
Yüreğini acılarla doldurabilirsin
Ama söyle bakalım peki
Korkutabilir misin?
Milletim mazlumdur asla zalim olmaz
Şefkat ve merhamet dolu yüreğinde
Asla korku ve nefret barınmaz
İhanetin adını anmıyorum, hâşâ
Yer yarılsa gök üstümüze çökse
İhaneti kimse sığdıramaz zerremize
Öldürülebilir bir varlıktır Türk
Ama yenilmezlik bizde ölümsüzlük
Yalanlarla kandırılabilir belki Türk
Ama doğruları anladığı gün
İşte senin sonundur o gün
O zaman dize gelmez olur kuvveti
Ateşten bir mahşere dönüşür yüreği
Ve asla bükülmez olur bileği
O zaman merhamet dileme benden
Git yardım iste belki yardım gelir efendinden

Vakit belki çok geç belki de çok erken
Sen gemini yürüt ben nefretimi bilerken
Avun avuna bildiğin kadar
Söyle yalanlarını utanmadan
Ben mazlumların gözyaşlarını silerken
Gerçekler şimdi kuytuda
Belki milletim de uykuda
Azmimi ve sabrımı zorlama
Ne yer yarılır nede gök çöker üstümüze
Ne sen kaçabilirsin nede efendin alabilir seni elimden
O zaman seni kanımda ya da kanında boğarım
İğne deliğine iplik yapar seni oraya sokarım
O gün geldiğinde
Unutma
Ben bir Allah’tan korkarım