Uyanmanın Gürültüleri
Niyet ettim Allah'ın izniyle fakir bir şair gibi ölmeye
Son durağı bulduğumuzda bulmuş oluyoruz ilkini de
Buna kafa yormalı monopoly oynayan âlimler
Kitaplar okuduk lekesi zihinden çıkmayan mürekkeple
Hâlbuki razıydık inanmaya Şehrazat anlatsaydı
Bütün aynaların karşısı California, iğreniyorum
Son hızla pasaportlar hazırlanıyor bütün yerlilere
Uçurumlardan denizlere atlamalıyım galî kıyafetlerimle
Olay yeri inceleme görevi de şiire kalsındı
Her ses ve renkten ilahi işaret beklemek bana
Budur belki içimdeki umudun sayhası
Kasaplara ağaç ektirmiyor artık devlet
Şairler için atış poligonlarına giriş serbest
Dünya liderlerinin bütün kınamalarını sırtımıza yüklendik
Öyle çıktık sokağa, tek tabya yoksunluğumuz
Gökkuşağında olmayan renklerin hakkı kalacak üzerimizde
Ruhum bedenimle takip aralığını koruyamadığından
Can kaybıyla sonuçlanacak isyanım
Susma yöntemleri üzerine bir şirket kuralım
Tek gelir kaynağımız dualar olsun
Günlük kalori ihtiyacını televizyonlar düşünsün
Öğüt almaya giden çocuklar açık hedef
Aklımdaki şifreleri Marx'a miras bırakıyorum
Ayağımı kestim dünyadan
Varmak istediğim yer yürüyüş mesafesiyle bir ömür
Denizin beton etkisi yaptığı yerdeyim
Uykumu kaçıracak bir şey söyle
Uyanayım şu dünyadan.
Kayıt Tarihi : 1.11.2014 08:58:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Nedense en çok bu dize ilgimi çekti
Marksa zaten miras kalmış Tevrattan, Incilden
Tebrikler, şaire ve siire saygılarımla
Gönlünüze sağlık.
Kutlarım.
Selamlar...
'ölümcül şiirini kusuyorsa şair /
keşfe çıktığında dinamitlenmiş koyakları /
kim bilir kaç sıkımlık /
can telâşında kuruyan havzaların /
belli ki /
verilmiştir mola deli tutkuya /
dinleniyordur veya /
düşüyordur kalem /
kabuk tutmuştur yara.../
dipsiz hıçkırıkları andırır /
serseri bir rüzgârda bileniyordur hançer /
yazılmamıştır henüz /
toplu katliamdan hükümlü /
son dizeler.../
geç kalır lâkin ayak direyen şairin Azrail’i /
tuzak bir izleği sürer içindeki kızıl nehir /
lanetlenmiş çığlığa dönüşürken son dua /
zincirli bir kekemelikten icazetlidir şiir.../
jiletlenir derin susku /
ahrazlığa çekilir mülteci bıçağı dilin /
idamlığın son arzusu kadar derin ağlar bıçak /
abdestsiz definlerin /
yasını tutmaktır artık konuşmak.../
ya öl şimdi şair /
sus ebediyen /
sessizce şakıyarak doğumu bekle ya da.../
ölü bir cenin doğurmaktan iyidir susmak!.../...'
(N.Erlaçin)
TÜM YORUMLAR (4)