Kitapların hükmü kadar değildi aşkın hükümranlığı.Bir kitabı okumak gibiydi ilk başta aşk.Ama aşkın da kitabı varmış,sevdikçe, ayrıldıkça.Kitaptan kitaba geçişleri yaşarsın.
*Sevmenin, nefreti yenmesiyle başladı.Aşkın aklı yenmesiyle devam etti. Uzlara kadar masal herkeste aynı devam eder.
Dante: "Geniş varlık denizinin her yanında geniş bir aşk akışı vardır. Fiziksel devinim, bitkisel yasam, zihinsel yasam... hep evrensel aşkın derece derece yükselen aşamalarını oluşturur. Aşağı derecelerinde yanılmayan aşk, akılla aydınlandığı zaman iyilik ve kötülüğe eğilim kazanır. aşk kusursuz olmayan iyiliklerin üzerinde de vardır. Hatta irade, hile ve şiddet kullanmak yoluyla bir başkasının kötülüğüne çalışmış olsa bile yine aska uyar. Kötülükler asktan uzaklaşma oranında bir takim derecelere sahiptir ve kötülük aska yaklaşmak için sarf ettiği üç oranında erdeme yaklaşmış olur... Cehennem bile adalet kadar aşkın eseridir."
Ve insan yaşamadığı bu duygudan dolayı suçludur.Bu milyonlarca tanımı olan içsel duyulsamaya ayarlı saatli bombayla parçalanmak gerek. Aşkın böyle içsel bir mazisi, iradeyi ezen bir yanı vardı.Aklın erişemediğim, fikrin güreşemediği, konuşma dilimizden daha farklı bir dili olan eylemin hep gölgesinde,içinde, sızısında, yanında, uğrunda olduğu bir duyguüstdür.
Aşkı tanımlara sığdırmanın anlamı yok.
* Yüzlerce manası, yüzlerce ruha sızısı oluşmuş. Ve sızısından
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta