Uyaksız Akşam Sefası Şiiri - Aynur Uluç

Aynur Uluç
498

ŞİİR


14

TAKİPÇİ

Uyaksız Akşam Sefası

deli hüzünde akşam sefası
yalnız sabahta mıdır
gece de duyar mı küskünlüğün tadını
bilir mi özünde tuttuğunu
renginin sinmiş şekli
kilitli teni güneşte büzüşürken
düğüm attığını sezer mi içinde

yoksa kendinden mi geçmiştir

cevherin akışı kendine yeksan
güneşin batışı kendinden menkul
çamur içmiştir yârin ağzından
bir tutam kâhküle kefen biçmiştir
aşksız kal demiştir kendine
gül cennetinde susuz kal, inle
belin bükülsün yediveren çağında
sarhoş raflardan seçe seçe
damağının balına katran seçmiştir

ne renkli yüzlüdür artık
ne küskün hâline derman olunur
kavuşmalarda bile kanılan
ayrılık tadında acı şerbettir

Aynur Uluç
Kayıt Tarihi : 23.9.2007 18:47:00
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Temel Kurt
    Temel Kurt

    gazoz kapaklarının üzerinde eyfeli bulur
    dokuztaşı üst üste dizerdik
    annelerimizin cefakar elleri
    okul defterlerimizin saman sarısı yaprakları vardı.
    Çoçuktuk, kalabalıktık, sokaktık..

    Bu kavanoz dipli dünyada
    tarçınlı akide şekerlerine benzerdi yüzlerimiz
    Bazılarımız ayrılığı öğrendi sonraları
    bazılarımız ...
    çok eskiden hepimiz çocuktuk
    mutlu ve çoktuk taylar gibi ...

    t.kurt

    Cevap Yaz
  • Ramazan Topoğlu
    Ramazan Topoğlu

    Akşam : Beş Mart ikibinyedi.
    Sabah: Yirmiüç Eylül ikibinyedi.

    Lirik hüzün sabaha düşseydi;
    Lirik hüzünde sabah sefası
    olacaktı.
    Uyaklıktan cefa utanacaktı.
    Lirik hüzün akşam olunca sefası
    oluyor cefa. Yazılmayacak.
    Arada kalan gece küsmez.
    Ben uyaktan muafım der.

    Sezemez.
    Kefen katranla kararmıştır.
    Bileşke kıvrıldı.






    Cevap Yaz
  • Hasan Büyükkara
    Hasan Büyükkara

    Bissürü ''arzu'' görüyorum şiirde..

    Zamanın muhtelif düzlemlerine, insani duyarlılık alanına girmiş tüm düzlemlerine, saçılmış arzuların kırıntıları..

    ''nihayetinde insan arzuladıklarını değil , arzularını sever'' diyer bir söz vardır..

    Şair duygularının kendisini iki yöne çeken kutupları arasında bir salınıma bırakmış kendisini şiir boyunca..

    Kalem kağıdın üzerinde ilerlerken duyguları çevreleyen mantığa dil çıkarmış...Nanik yapmış..

    İletişimi sağlamayı dert edinmek yerine, iletişimin başlayacağı yeri , referans noktasını dert edinmiş...

    Umursamaz bir hava içinde daha derinlere, ''insan ve hayat'' tanımının çerçevesinin düzenlenmesine adanmış bir serbest çalışma şiir...



    Cevap Yaz
  • Rüstem Ahmet Gözübüyük
    Rüstem Ahmet Gözübüyük

    tebrikler...............

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (4)

Aynur Uluç