Ütopik dünyada bir iç söyleşi

Gecenin icinde gizli fısıltılar
Fırlatılmış uzay boşluğuna
uçuk duygular var havada
Yogunlugu beyni calkayan
Karişik hisler toplulugu ...

Tarifi manasından aciz
kavruk bir kelime , zihne çakılı
Buza kesiyor dudaklar
Ince bir çizik kanıyor
Büzüşüyor kalp ...

Hayal dünyasinin mimarı düşler
Acılarından sıyrılıp
Bir tuvalin fırçasıyla , ilk dokunusu yapıyor ...

Ve ütopik dünyaya giris
Sukutun nidasi yukselmeli
Şimdi bir iç söyleşi
Zamani kilitliyor akışından ...

Söz kalpte ...
Icinde tüten yangının isini alnına silip,
Sadece kan pompalamak istiyorum diyor küt küt...
Sonra kulaklar ...
Sevgilin tinisina sağır olmak istiyor,
Çığlık çığlığa ...
Sıra gözlerde...
Onlarda kirpiklerden sizan o güneşe , kör kalmak derdindeler ...
Heyy bir ic çekiş seziliyor burundan
İçine hapsettigi essiz koku,
ciğerleriden cekiyormus nefesi...
Ve tennn geliyor sahneye
tutkunun ve şevfatin tüm izlerini
Yırtarcasına soymak istiyor derisinden ...
Zihin anilari asmak istiyor,
Hafıza denen kutudan ...
Ve ruh şaha kaldırıyor tüm bedeni

İşte simdi
tek söz yankılanıyor , kalbin duvarlarında
Yürek kurusa , beden çürüsede
zehr-i bal gibi yediği
aşkın tadı unutulmaz
Gönül damağında ....