Yozlaşmış tutkularımızın kendini reddinde
Yönümüzün umuda sarılmış yelkenleriyle
Rengini tüketmiş nice mavilikleri geçeriz
Boşa çıkarılmış umutlarımızın son demiyle.
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Sabahlara beklediğimiz yastık kokusuna tenin düşmüş bir tel saçı arar,
Güneşi aradıkça, kollarımızdaki hüzünlerle kendi yalnızlığımıza döneriz
Aşkın arka bahçesinde solan çiçeklerin düşen yapraklarını serelim altımıza
Sokulup bir yangın alevine, yüreğimizin ocağında sorgulayıp dünleri birlikte.
Gel, yağmurun taştığı sokaklarda üşümek istiyorum titreyerek avuçlarında
Boyalı düşlerin yamaçlarında göğsümüzdeki damlalarla sokulalım içimize
Kimsesizler gibi bir bardak şarap dilenelim ah, gecenin en arsız saatlerinde
Sokak lambasındaki ışığın boyadığı rengi görelim, sessizliğin son deminde.
Aşk sessizlik değil midir ki bunca suskunun altında gülümseyerek bakar ışığa. Taş duvarlar gizler mi sesimizi şair? Yüreğini yaşama serebilenlere aşk olsun...
Gönülden alkışlarımla bezeli demeti bırakıyorum sayfanıza, sevgi ve saygımla birlikte...
Islanmış düşlerimizin erdemli öpüşmeleriyle yıkanır dünler
Elem sessizliği sever, bekleyişlerin kandillerini ah kim üfler?
İlkyaz serilmiş göğsümüze, yetiş ruhumun imdadına bu bahar
Yaz sevda masalını, sancılı bir düşünüşün hesabını kim öder.
Harika bir kıta doğrusu...
Gel, yağmurun taştığı sokaklarda üşümek istiyorum titreyerek avuçlarında
Boyalı düşlerin yamaçlarında göğsümüzdeki damlalarla sokulalım içimize
Kimsesizler gibi bir bardak şarap dilenelim ah, gecenin en arsız saatlerinde
Sokak lambasındaki ışığın boyadığı rengi görelim, sessizliğin son deminde.
Gel, sevdamın yoksul ve yokluğunun en ücra köşelerine,
Aşkı yazalım, yazamadığımız geçmişimizi önümüze koyarak yazalım hemde, herşeye inat...
Güzel bir şiirdi okuduğum, tebrikler şairim...
Yüreğini yaşama serebiliyorsa insan, imkansız değildir belki arzulananlar.
Düşlenen bir sevda masalıydı şiirde hissedilen, çok güzeldi.
Tebrikler sevdayı dizelere güzel işleyen yüreğinize.
Güne böyle nefis bir şiirle başlamanın ayrıcalığını yaşattığınız için teşekkürler Şairim.
Kim bu kadar güzel serebilir ki yüreğini yaşama?
Sanıyorum ayrıcalık da burada.
Sustum oldukça nadir susmalarımla ve defalarca okudum müthiş bir hazla...
Yürekten kutluyorum.
Sevgi ve saygılarımla çiçeklerim yürek enginlerinize.
Gel, yağmurun taştığı sokaklarda üşümek istiyorum titreyerek avuçlarında
Boyalı düşlerin yamaçlarında göğsümüzdeki damlalarla sokulalım içimize
Kimsesizler gibi bir bardak şarap dilenelim ah, gecenin en arsız saatlerinde
Sokak lambasındaki ışığın boyadığı rengi görelim, sessizliğin son deminde.
sevdayı ne güzel bir anlatım üstat,sayfama çaldım şiirini haberin ola,kalemin yüreğin susmasın tam puanla tebrikler.
yüreğini yaşama serebilenlere damla damla umman olmuş sevdalara dair harika bir şiir.
kaleminiz daim olsun
yüreğine sağlık,,,kutlarımmmm
Bu şiir ile ilgili 7 tane yorum bulunmakta