bir sürü kontörü var, telefonu üst model
o da biliyor, arayacak kimsesi yok
şakakları gürültülü bir sağanağa maruz kalmış gibi
bereketsiz zamanın içinde hep çizikli hep soğuk
kırık aynasına ne zaman baksa şaşırıyor
sen de kimsin diyor sapsarı bir sesle
burası neresi, neler oluyor Allah'ım
ama her şeyi gayet net hatırlıyor
bu çetrefili kendi seçmiş ama o da biliyor,
gözyaşları dinince gökkuşağı çıkmaz
kendine gücenmiş değil, aradığı isim nerede
kayıp kahkahaları kumpaslarda bulunmaz
elindeki kalem mi kamçı mı belli değil
ha vuruyor ha vuruyor
ne zaman diskalifiye olsa hayattan
o da biliyor, zirveler ona göre değil
bütün imtihanlara son gece çalışıyor
uyumadan önce mezarlıklar düşünüyor pişman
bir türkü mırıldansa soluk kalıyor kederi
ne dersini alabilmiş ne de yeterince şişman
çay karıştırırken ya da ayakkabısını bağlarken
daldığı düşüncelerde hıçkırıyor boğuk
kimseler görmemiş kalbindeki yumruğu
yumruk kalbi kadar, o da biliyor
diyor bazen, güzel beni neden ağlatıyor anne
neden rüzgarda oturamıyorum
sorularını kimse sevmemiş daha
camları çatlatacak hüznü tutunuyor göğsünde
uykusu kaçığın teki ya, o da mecbur
sokak lambaları sönene dek kendini arıyor
yıldızlara sitem etmesi boşuna
bu karanlıkta hiçbirinin teleskobu yok
biliyor aslında, o da biliyor
ne fizikçiler ne termodinamik yasası
safirden bir umut kadar gerçek değildir
o halde ceketinin cebinde neden
bir intihar mektubu duruyor
12.08.2020
Sör KişotKayıt Tarihi : 17.8.2020 05:22:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!