Üstatlara sordum Şiiri - Yorumlar

ÜSTADLARIM BÜYÜK DERSLER NİTELİĞİNDEKİ ŞİİRLERİNİZİ OKUMAK MUHTEŞEM HOŞUMA GİDİYOR YAZAN YÜREĞİNİZ DAİM OLSUN AŞAĞIDAKİLERDE İÇİMDEN GELDİ BELKİ OLMADIĞINI BİLDİĞİM HALDE PAYLAŞMAKTAN MUTLULUK DUYARIM

EN DERİN SELAM VE SAYGILARIMLA

Kötüleri sordum neden hep galip
Yediğine baksan hep çalıp çırpıp
HAK ne zaman sorar sabrı taşırıp
O'nun az sabrı kırk yıldır dediler

Doğru işin başı sabır dediler
Sabır kimde olur sordum güldüler
Tebesümle dönüp hep bir ağızdan
Çözülmesi zor bir sırdır dediler

Hakikatı gören gönül ereni
Dünya gözüyle aranmaz gerçeği
Kainatın tepesinden tırnağı
Yedi sema gönüldedir dediler...İbrahim AKIN

Sizin siirlerinizi okumaktan haz aliyorum.
Hayat dersleri gibi..
Her zaman ögüt dolu.
Selamlar.

Ask birbirine bakmak degil birlikte ayni yöne bakmaktir

Biri bakmıyorsa diğerinin vay haline hocam:))

kutlarım emeğinizi.

Sazın kıymetlenip derine dalsın
Hak ile söyleyip Hak ile çalsın
Leyla'ya Mecnun arıya balsın
Derdini maşuğa sardır dediler ÜSTADIM YÜREĞİNE SAĞLIK. BİR DÖRTLÜK DE BİZDEN OLSUN UYGUN BULURSANIZ.SELAM VE DUA İLE.

Kim ne derse desin koşma tarzı şiirleri, saz âşıkları daha akıcı ve daha güzel söylüyorlar.
Oldukça senli-benli. Günlük hayattan, günlük konuşmalarla.

Dedim; güzel bir şey bana önerin
En güzel şey; hayâ - ardır dediler.

Köy odası sohbeti gibi. Her türlü zorlamadan ve yapmacıktan uzak.

Önermek kelimesini bendeniz daha kelime dağarcığıma atamamışken Sayın Gürkanî Usta uyak olarak kullanmış.

Bu da çok seyahatin ve her seviyeden insanla sohbet edebilmenin getirisi demek ki.

Bu didaktik koşmayı beğenerek okudum. Sevgili Gürkanî Ustayı yürekten kutluyorum.

(Mesaj aşamasında yazdığım nazire dörtlüklerimin söyleşi tarzına uymadığını ve şiirin yapısıyla uyuşmadığını şimdi hissettim. Eski dörtlüklerin yerine yenilerini alabilirsek bu hatayı kısmen telafi etmiş oluruz. Ey.)

Selâm ve sevgilerle.

Gözü yârda olan cihanı neyler
Leylâ’lar âşığı yolundan eyler.
Olanlar vecd ile iki söz söyler
Enel-Hak meyvesi dârdır dediler.

Gördüm ki aşk yolu sıralı dağlar
Dağlara dokunan dağ ile ağlar.
Dedim bu yarayı hangi el bağlar
Yara da merhem de nardır dediler.

Dedim yok mu şu dünyada bahtiyar.
Dediler ki gömleksiz bir ihtiyar.
Dedim madem niye erken yağdı kar
Kışın sonu nev-bahardır dediler.