Barlanın çam dağında, açtın arş’a elini,
Yetiştirdin dünyanın, nurefşan güllerini,
Cehalet ve zulümle, savaş idi tek derdin,
Marifet mektebinde, muhabbet dersi verdin.
Yılmadın yorulmadın, bin bir baskı altında,
Yumuşacık bir döşek, görmedin hayatında,
İmandan değerli şey, yoktur diye haykırdın,
Kur-anı mahkum eden, paslı kilidi kırdın.
Kışta geldim demiştin, buzları erittin sen,
Zulm ile savaşırken, kutlu müjdeler veren,
Umut var olun diye, haykırdın geleceğe,
Duyurdun gür sesini, inse, cine meleğe.
Cehenneme girmeyi, cennetlere tuttun denk,
Tevhit çiçeği açtı, kelamında rengârenk,
Kitap sünnet, mihenkti, attığın her adımda,
Haykırdın hürriyeti, zulmün güçlü çağında.
Zindanlar aydınlandı, sen orda Yusuf oldun,
Zulmetin sinesinde, nurdan bir ordu kurdun.
Yokluğu yok edecek, ok’u taktın yayına,
Bin umutla savurdun, küfrün kara bağrına.
Üstadım ayrılmadın, hakka hizmet yolundan,
Tenvir ettin dünyayı, sönmez kuran nurundan,
Ayrılıp gitmişsen de, fani dünyadan bu gün,
Küfür zevale mahkûm, mü-mine bayram düğün.
Kayıt Tarihi : 30.12.2011 22:03:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
kavuşturdu bu dini üstadla büyük üne
çok cefa çekti billah dinin huzuru için
Risaleyi nur ile geldi bugünkü güne
Ellerine ve kalemine sağlık üstad kutlarım bediüzzamana da Alahtan rahmet dilerim saygılar
KALEMİNİZE SAĞLIK
Pek güzel tarif ve tasvir etmişsiniz. Onlar hep böyleydi.
Allah c.c. cümlesinden razı olsun. Ve bizlere şefaatçi eylesin.
100+heybem.
Selam ve dua ile..
TÜM YORUMLAR (4)