Ustadım Şiiri - Levent Kayahan

Levent Kayahan
286

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Ustadım

Şiirlerini okudum şairliğimden utandım
Yazdığımı görebileceğim göz.mü kaldı üstadım
Sayende sahralardan kutuplara atandım
Benim üfleyebileceğim köz.mü kaldı üstadım

Paça kasnak dalmışsın şiirler serisine
Ben daha yeni girdim çıraklık gerisine
Sen ambargo koymuşsun ilhamın perisine
Benim söyleyebileceğim söz.mü kaldı üstadım

Şiirlerin. sözlerin tıpkı çiçek demeti
Benim yazdıklarımın yoktur hiç bir kıymeti
<Dilin< hatasız çalan bir ince saz heyeti
Benim çalabileceğim saz.mı kaldı üstadım

Kapılıp gidiyordum her cezbeden bakışa
Kendimi bırakmıştım <hayat< denen akışa
Sen çıtayı yükselttin sürdün beni yokuşa
Önümü görebileceğim düz.mü kaldı üstadım

Hangi dil böyle söyler bilmem.ki hangi ağız
Kimin beyninden çıkar biz nasıl bulacağız
Hepimiz mısralara. dizelere tutsağız
Yolundan gidebileceğim iz.mi kaldı üstadım

Ben küçücük bir tayım. sen bir arap atı.sın
Sen bizim üstümüzü kaplayan bir çatısın
Ben.de bir şans bulayım neden böyle katısın
Tahammül edecebileceğim naz.mı kaldı üstadım

Düşüncemi. fikrimi sen karışık etmişsin
Kelimeleri yemek. söz.ü kaşık etmişsin
Şiirlerle hepsini sana aşık etmişsin
Beni kandırabileceğim kız.mı kaldı üstadım

Bin yıl geçse inemem senin kadar derine
Sen bayrağı çekmişsin sevdanın gönderine
Sanma.ki göz koymuşum zirvedeki yerine
Sana yetişebileceğim hız.mı kaldı üstadım

<Anlatım< kelepçe.de aciz kaldı ifadem
Düşündüklerim bir bir bastılar sırra kadem
Bütün çıkar yollara bir düğüm attın madem
Benim önümde bir klavuzmu kaldı üstadım

Ben solmuş yaprakları. ilkbahardır sanmışım
Sevdiğim güzellerde vefa vardır sanmışım
Karşılık görmediğim aşklardan usanmışım
Ortaya serebileceğim giz.mi kaldı üstadım

Ben doğru yolu buldum seni inceleyerek
Gönlümün ürünlerini süzgeçten eleyerek
Yadıklarını okudum <şiir< budur diyerek
Başkasından duyabileceğim haz.mı kaldı üstadım

Bilgi dağarcığını beyaz bir kağıtta ağırlıyor
Çok geniş bir yelpazede dağıtıp toparlıyor
Kaleminden çıkanlar pırıl pırıl parlıyor
Üstüne kondurabileceğim toz.mu kaldı üstadım

Öyle bir döktürürsün herkese enfes gelir
Sen atarsın zarını her zaman düşeş gelir
Açarım kağıdımı elime ateş gelir
Benim kullanabileceğim koz.mu kaldı üstadım

En cansız kelimeye sen verirsin süsünü
İşlersin nakış gibi şiirin örgüsünü
En havalı olana veriyorsun dersini
Benim takınabileceğim poz.mu kaldı üstadım

Haddim yoktur kendimi senle kıyaslamaya
Ben razıyım sırtımı bir taşa yaslamaya
Sen layıksın kuştüyü yataklarda yatmaya
Üstümü örtebileceğim bez.mi kaldı üstadım

Köprü olsan geçemem bil.ki senin üstünden
Bir yudum içsem kar.dır derde deva testinden
Darılmanı istemem çekinirim kastından
Sana söyleyemediğim niyazmı kaldı üstadım

Sen şiirde türbesin bu böylece biline
Dikenler bana kalmış el koymuşsun gülüne
Beni mahkum etmişsin büyük sahra çölüne
Tutup serinleyebileceğim buz.mu kaldı üstadım

Saatlerce düşündüm ne yazsm ötesine
Bütün güzel sözleri doldurmuşsun tepsine
Sen haciz getirmişsin dört mevsimin hepsine
Benim barınabileceğim güz.mü kaldı üstadım
..........................................................................

Levent Kayahan
Kayıt Tarihi : 27.3.2011 00:45:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Levent Kayahan