Eskiden çılgına dönerdim sesiyle
Tamburun, kanunun, kemanın, udun
Ta hücrelerime kadar dinlerdim, bitesiye
Kederlenirdim, coşardım, mest olurdum.
Şimdi sazların üstadı çalsa hüzzamı
Seni düşünüyorsam sessizlik istiyor kapatıyorum
Ya da sımsıkı tutuyorum iki kulağımı
Hatıralarımda senin sesini dinliyorum.
Sesin en şen nağmelerden güzel
Kolların bir liman huzur bulduğum
Gülüşün şarkıları susturur, ömre bedel
Yaşama sebebimsin, baharım şiirim, mutluluğum.
Çık gel bu yalnızlığımda ne olur çal kapımı
Uşşak makamı şarkılar beni avutmadı
Sussun tüm sazlar, sussun hep yalnızlık makamı
Haykır kulağıma, muştula busenle vuslatı.
Bin şarkıyı bin huri bin sazla çalsa en sevdiğim
Her şeyim tamam olsun her gün bayram sabahları
Sen olmadıkça her yer cehennemdir bana Gelinciğim
Sen cennetimsin, ömrümün kür-dili hicazkarı.
25.04.1997
Osman KARADAĞ
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim