Selamünaleyküm can, iki bin on sene,*
Yirmi yedi Aralık, Pazartesi yine.*
**
Yola çıktık gözyaşlı, ayrılık pek yaman,*
Firak ölümden acı, hiç durmuyor zaman.*
Karlı dağları aştık, düz ovalar geçtik,*
Yol uzar, derdim azar, güz havalar seçtik.*
**
Daha dün genç idik, gül ten solmaz sandık,*
Güç ve kuvvetim vardı, eyvah pek aldandık.*
**
Zülfüne karlar yağar, beden artık yorgun.*
An dediğin tez geçer, yaşlılık yer vurgun.*
**
Gidenler geri gelmez, bilirsin göç yakın,*
Şu arz dolar, boşalır, kabredir bu akın,*
**
İnsan hala inanmaz, eş ve yaran gider,*
Ölüm kapıyı çalar, hanen viran gider.
**
Nefis ve malını sat, Hak vadinde durur.*
Mukabili Nur cennet, kul ahdinde durur.*
**
Ruh ve beden emanet, sen sahip değilsin,*
Acizsin hem pek fakir, sen tabip değilsin.*
**
Gerçek sahibine ver, ziyade bin kâr var,*
Fani mal bekâ bulur, hem Hak rızası yâr.*
**
Uslu bir kefen giyer, ten toprağa düşer,*
Sualin çetin geçer, gafildir şer beşer.*
**
Z.Güngör Uslu 27.12.2010-11.10 Niksar
0542.4230056 www.ayyildizfm.com
Kayıt Tarihi : 27.12.2010 18:24:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Yine bir hafta başı aayrılık acısını tadarak sıladan döndük, gül yüzlü oğlum bana yüzünü göstermedi hatta nde kızlarım ve eşim ve asefa ve hasreta...

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!