-yalnızlık ağacıydım ıssız ve ürkek
dallarımı aşk kırana dek-
aklımı çelen cılız kıvılcım büyüyor sonsuz alevlerle
ürperen günün arterlerinde yüksek gerilim
bütün tutkuların dört bir yanı ter
kamçılıyor kanımdaki yangınları çırılçıplak bir seher
artık bütün şarkılar pervasız
artık müstehcen bütün harfler...
söğüt dalı eğilip öpüyor suyun berrak göğsünü
ruhum muzipçe gülümserken
uçsuz bucaksız coğrafyayı kat ediyor bir serçe
saat çiçeği güneşe teslim
akrep teninde gururla taşıyor aşkın izini
yelkovan rüzgarı öpe öpe
geçiyor pırıltılı aşk denizini...
...
ateş seline değen gökyüzündeyiz
sabırsız fırtınaların son raddesinde
keşfe çıkıyor arsız eller
kayıyoruz ıtır kokulu tepelerden tenha vadilere
içimizdeki kuş kanat çırpıyor enginlere
avucumuzdan bir şule sıçrıyor yüreğin seyir defterine.
tenin alfabesinde fesleğenler sarsılıp titrerken
nü sözcükler yeşeriyor lavların geçtiği bahçelerde
ayın göbek ekseninde yıldızlar esrik
kesik yürek çavlanında nefesler
-yedi renge bürünüyor düş sesleri venüs gezegeninde-
zaman baştan çıkarken
kaç aşk nefes nefesedir
cennetle cehennem arasında mekik dokurken!
Kurgu Dergisinin Temmuz sayısında yayımlandı..
Aslı AydınKayıt Tarihi : 22.7.2010 23:14:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!