Ağlamayı unutmuşluk benimkisi,
Boğazımda düğümlenen çığlık.
Anlatılamıyan duyguların esirliği,
Mutluluktan uzak yaşanan
Ve yaşanacak olan yıllar,
Aylar, günler, saatler, dakikalar
Gece karanlık, ıssız, soğuk
Her yerde hüzün
Bir banka bırakılmış oyuncak bebek
Anlamsızca bakıyor karanlığa
Ama bakışlarındaki anlamsızlık,
Anlam katıyor karanlığa.
Aşığım be güzel
Acıyla tatlıyı buldum sende bir arada
Müziğimde gördüm seni
Yemeden kesildim senelerce
Sigara, aşk, anason, meze,
Duvar oldular çevremde
Gece karanlık, hava soğuk
Camdan dışarı bakıyorum
Sokak lambasının altında birgenç
Bekliyor, bekliyor…
Elinde bir buket çiçek
Belli ki sevgilisini bekliyor.
Koca bir gemi geçiyor
Boğazın serin ve kirli sularından
Bir kaç martı eşliğinde
Bir limandan bir diğerine
Martılar değişsede,
Yük değişsede,
Televizyoda Ahmet Kaya konseri izliyorum,
Anılarım canlanıyor.
Okuldayken oynadığımız Koministçilik oyunları geliyor aklıma,
Gülüyorum.
Sağla sol arasında gidip gelen,
Kendine bir idol arayan gençliğim geliyor aklıma.
Anadolu toprak
Anadolu çiçek,çimen, buğday
Anadolu kan
Anadolu isyan, haykırış, savaş
Anadolu yoksulluk, açlık
Anadolu bizlere masal
Herkes sanıyorki
Yalnızım!
Oysa sensiz gecelerde
Hayallerim en büyük arkadaşım.
Ben hala seni seven benim
Buradayım yine
Bir çocuk var orada uzakta bir yerde,
Toprağa eğilmiş oyun oynuyor.
Senin sesini duyuyorum kalbimin derinliklerinde.
Yanına kadar yürüyorum çocuğun.
Hava çocuğun gözleri kadar soğuk.
Neyseki senin sesin içimi rahatlatıyor.
Dostluk hep var sanardım
Aslında hiç yokmuş,
Hikayeymiş dostluk,
Şarkılarda, masallardaymış,
Yalnız filmlerde olurmuş,
Dostluk sandığımız ilişkiler bile bozulurmuş,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!