Unutursam Fısılda Korkma Saklama Yaralama

Dünya Yükünün Hamalı
776

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Unutursam Fısılda Korkma Saklama Yaralama

Her biri bir iç âlemi temsil eden karakterlerle yazılmış çağdaş bir mesnevi:

Kadınlar ve Erkekler Mesnevisi

(Ruhların Aynasında Kadim Hikâyeler)

Mukaddime

Ey gönül, aç kapını da gir bu menzile,
Kadınla erkeğin yazgısı gizli her kelimeyle.
Bu bir aşk değil yalnız, bir insanlık mesnevisi,
Ne Leyla’sı mecnundur, ne Ferhat'ı delisi.

Her biri bir sır, her biri bir imtihan,
Kimi sevgiyle sınanır, kimi susarak yanan.
Haydi dinle hikmetle, anla mecazı bu sözün,
Her tende ayrı bir ruh, her ruhta başka bir özün.

I. Ayperi – Işığın Ardındaki Karanlık

Gökten düşen bir yıldızdı Ayperi’nin adı,
Gözlerinde bahar vardı ama yüreğinde kışı sakladı.
Sesini veren kadındı o, sahnede yankı bulan,
Ama kimse duymadı içindeki suskun feryadını anbean.

Bir erkeğe âşık oldu,
O adamda çocukluğunu buldu.
Fakat sevmekle sevilmek bir olmadı,
Ayperi içindeki boşluğu şarkılara dolduramadı.

II. Hatice – Vefa ile Kapanmış Bir Defter

Hatice idi saf su,
Duru ama çabuk buhar olan.
Seven, bekleyen, sabreden kadındı o,
Gözlerinden konuşur, kelimelerden utanırdı çoğu zaman.

Bir Erhan’a gönül verdi,
Ama Erhan, kalbin kıymetini bilmedi.
Hatice sabırla sustu,
Kendine dua etti, onu Allah’a havale etti.

III. Hanife – Güçlü Kadının Sessizliği

Hanife, dimdik bir çınardı kadınlığın tam ortasında,
Evlat, koca, yoksulluk... Her şeyin ortasında.
Bir kadının kaderini boynuna bağlamışlardı,
Ama o zincirleri bile bile giydi, ruhuyla taşıdı.

O, konuşmadan konuşan,
Ağlamadan ağlayan,
Sevgiyle değil görevle sarılan,
Bir nevi “anneliğin çilesiyle kutsanmış” kadındı.

IV. Hande – Kırmızı Ruj ve Yalnızlık

Hande, şehvetin değil, yalnızlığın adıydı,
Dudaklarındaki rujdan çok gözlerindeki acıydı.
Erkekleri sever gibi yaptı,
Ama her biriyle kendinden kaçtı.

Annesi ona “erkeklere güvenme” dedi,
O ise kendine bile güvenmedi.
Güzel bir vitrindi dıştan,
Ama içi kırık camlarla dolu bir sandıktı adeta.

V. Erhan – Kırık Erkeklik Aynası

Erhan, babasının gölgesinde büyüdü,
Sevgisizlikle yoğrulmuş,
Ama sevgiyi isteyen bir ruhtu.
Kadını sevdi,
Ama sevmeyi öğrenemedi.

Erkek olmak demek,
Sert olmak sandı.
Ağlamadı, bağırdı.
Sevgi zannetti,
Oysa korkuydu sadece.

VI. Tarık – İtaatin Ötesindeki Çocuk

Tarık’ın gözleri annesinin dualarıyla ağır,
Kalbinde hep yarım kalan bir bahar.
Kadını sevmekle annesini korumak arasında,
Kaldı hep ortada.

Hiçbir kadını tamamlayamadı çünkü
Kendisini bile bitiremedi.
O çocuk kaldı hep,
Sevmeyi istemesine rağmen kaçtı hep.

VII. Hatice’nin Annesi – Evin Duvarı, Ruhun Duvarı

Kadın olmak neydi?
Hatice'nin annesi bu sorunun cevabıydı.
Kızını sarmak isterdi,
Ama korkularla sardı.
Dünya kötüydü ona göre,
Kızının namusu en kutsal emanetti.

Ama bir anne,
Kızının gözyaşlarını görmezse,
Ne kadar dua etse de yetmezdi.

VIII. Kemal – Gölgede Büyüyen Erkek

Kemal, babasız büyüdü,
Dünyaya babalık etmek istedi.
Kadına sarıldı,
Ama kendi gölgesinden kaçamadı.

İyi olmakla güçlü olmayı karıştırdı,
Sevilmek için sürekli verdi.
Sonunda içi boşaldı.
Ve sevmek yerine sahip olmaya başladı.

IX. Mediha – Sessizliğin Sahibi

Mediha vardı, herkesin ortasında ama yok gibi,
Anlatılmayanın adıydı,
Ne aşık oldu, ne âşık bilindi.
Sadece baktı, gördü, sustu.

Onun hikâyesi yazılmadı,
Çünkü kimse yazmak istemedi.
Ama en çok o bildi,
Kadın olmanın ağırlığını ve sessizliğin bağrındaki çığlığı.

Hatime – Aynaya Bakan Ruhlar

Ey kadın, ey erkek,
Siz birbirinizin aynasısınız.
Kadın yansıtır,
Erkek saklar.
Kadın sever,
Erkek sınanır.

Ama unutmayın:
Ne kadın melek,
Ne erkek zebani.
Hepimiz yolda,
Hepimiz yarım.

Ve her sevda,
Kendini tanımayan bir kalpte
Kaybolur gider.

Dua ile Bitiriş

Ey Rabbim,
Bizi birbirimizde yitirme,
Kadını kadında,
Erkeği erkekte unutturma.
Sevmeyi öğret bize,
Korkmadan,
Saklamadan,
Yaralamadan.

Amin.

Dünya Yükünün Hamalı
Kayıt Tarihi : 8.8.2025 21:37:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


KONUSU: Birbirlerinin tam zıddı olan Hatice ve Hanife iki kardeştir. Hatice, şarkı söyleme tutkusu olan ve hayatının, hayallerinin peşinden gitmeye meyillidir. Ablası Hanife de bir o kadar tutucu, içine kapanık birisidir. Bir gün kasabaya yeni gelen müzisyen Tarık'ın Hatice'yi keşfetmesi, aralarında başlayan büyük aşk ve Türkiye'nin starları olma hevesleri onları İstanbul'a kadar sürükler. Uzun bir sürenin ardından kaçtığı evine dönen Hatice de kendisinin dönmesini bekleyen ve geçmişte yaşananların hesabını soran ablası Hanife'yi karşısında bulur. Hümeyra Hatice/Ayperi Farah Zeynep Abdullah Hatice'nin/Ayperi'nin gençliği Işıl Yücesoy Hanife Gözde Cığacı Hanife'nin gençliği Köksal Engür Erhan Kerem Bürsin Erhan'ın gençliği Mehmet Günsür Tarık Gürkan Uygun Kemal Taşçıyan Prodüktör Lale Başar Tarık'ın Annesi Reha Özcan Tarık'ın Babası Hülya Gülşen Hatice ve Hanife'nin Annesi Bülent Düzgünoğlu Hüsnü Hatice'nin ve Hanife'nin babası Evren Duyal Münire Gümeç Alpay Hande Jale Aylanç Hande'nin Annesi Meriç Aral Mediha 🎭 TEMA VE TEMATİK ÇÖZÜMLEME 1. Hayaller ve Gerçekler Arasında Sıkışmak Film, bireyin hayallerinin peşinden gitme arzusu ile içinde bulunduğu toplumsal ve ailevi gerçekler arasındaki çatışmayı işler. Hatice’nin müziğe ve aşka duyduğu tutku, geleneksel kasaba yaşamı ve ablası Hanife’nin muhafazakâr baskısı karşısında varoluşsal bir mücadeleye dönüşür. 🔹 Ana Tematik Karşıtlık: > Hayal ≠ Hakikat Sanat ≠ Toplum Aşk ≠ Aile Bireysel özgürlük ≠ Kolektif beklenti --- 2. Kız Kardeşlik ve Kadın Rollerinin Çatışması Hanife ve Hatice arasındaki ilişki, iki farklı kadınlık temsilini ortaya koyar. Hanife; gelenek, düzen ve itaati temsil ederken, Hatice; isyan, özgürlük ve tutkuyu temsil eder. Bu durum, Türkiye toplumundaki kadın rollerine dair sosyolojik bir temsildir. 🔹 Tematik Gerilim: > Uyumlu kadın modeli (Hanife) ↔ Asi kadın modeli (Hatice) --- 3. Zaman, Yaşlanma ve Hatırlanma Arzusu Filmin geçmiş ve şimdi arasında gidip gelen yapısı, zamanı bir karakter gibi işler. Yaşlı Ayperi’nin (Hümeyra) gençliğine dönerek anımsaması, yaşanmışlıkların ve pişmanlıkların izini sürme çabasıdır. Film, geçmişin hem bir sığınak hem bir yük olduğunu anlatır. 🔹 Zaman Teması: > Gençlik = Umut ve ihtiras Yaşlılık = Yalnızlık ve hesaplaşma --- 4. Müzik ve Aşk Arasında Kimlik Arayışı Ayperi için müzik, sadece bir meslek ya da sanat değil, kendini ifade etme biçimidir. Müzik sayesinde var olur, sahnede parladıkça bireyleşir. Ancak müzikle aşk arasında sıkışması, kimliğini zaman zaman kaybetmesine neden olur. 🔹 Kimlik Teması: > Sahnedeki Ayperi ≠ Evdeki Hatice --- 5. Yitirilmiş Aşk ve Hesaplaşma Tarık ile olan ilişki, sadece bir aşk hikâyesi değil; aynı zamanda bir hayal ortaklığının ve ihanetin anlatısıdır. Ayperi’nin kaçtığı geçmiş, onu bir gün geri çağırır. Ve döndüğünde hem ablası Hanife ile hem de kendi vicdanıyla yüzleşmek zorundadır. 🔹 Hesaplaşma Teması: > Kendini terk eden bir aşkla, kendini terk eden bir hayat arasında sıkışmak. --- 🧍‍♀️ KARAKTER TEMSİLLERİ VE SEMBOLİK ÇÖZÜMLEME --- 🎤 Hatice / Ayperi (Farah Zeynep Abdullah – Hümeyra) Temsil ettiği arketip: Asi, özgür ruhlu sanatçı Ana çatışması: Aile içi baskılar ve hayalleri arasındaki gerilim Dönüşümü: Gençlikte hayalperest, yaşlılıkta pişman ama gururlu Sembolik yönü: Anlatılmamış kadın hikâyelerinin sesi Karizması: Cesareti, tutkusu, sahnedeki ışığı ve yalnızlığı > Ayperi bir yıldız olmak ister; yıldız olur da. Ama bu yıldızlık, yalnızlığı da beraberinde getirir. --- 🧕 Hanife (Gözde Cığacı – Işıl Yücesoy) Temsil ettiği arketip: Geleneksel kadın, aile koruyucusu Ana çatışması: Kız kardeşiyle kıskançlık, kırgınlık ve sevgi üçgeninde sıkışmak Dönüşümü: Gençlikte baskıcı, yaşlılıkta kırılgan ve yalnız Sembolik yönü: Vicdan, düzen ve terk edilmişlik Karizması: Sessiz direnci, sertliği ve yargılayıcı bakışları > Hanife, Hatice’nin yaptığı tüm tercihlerin bedelini, terk edilmişlik duygusuyla öder. Aslında o da bir kurbandır. --- 🎸 Tarık (Mehmet Günsür) Temsil ettiği arketip: Romantik sanatçı, hayal kurucu Ana çatışması: Sanat ve aşk arasında bocalama Dönüşümü: Gençlikte idealist, zamanla hayallerden vazgeçen Sembolik yönü: Hayallerin erkeği; ama hayalleri gerçekleştiremeyen adam Karizması: Yaratıcılığı, duygusallığı ve kararsızlığı Tarık, Ayperi’nin aşkı olduğu kadar yarasıdır da. 🎙️Erhan (Kerem Bürsin – Köksal Engür) Temsil ettiği arketip: İkincil ama işlevsel karakter – yaşam tanığı Ana çatışması: Ayperi’nin geçmişiyle şimdisi arasında köprü olmak Sembolik yönü: Sessiz destek, yaşanmışlık ve sadakat Karizması: Sadeliğiyle öne çıkan bilge figür --- 💼 Kemal Taşçıyan (Gürkan Uygun) – Prodüktör Temsil ettiği arketip: Fırsatçı yapımcı Sembolik yönü: Sistem içindeki çıkar ilişkileri ve kadınların sömürülmesi --- 🎵 Müzik (Kenan Doğulu’nun besteleri) Filmin görünmeyen karakteridir. Müziğin estetik dili, Ayperi’nin iç dünyasını taşır. Özellikle retro pop tonları, dönemin ruhunu ve duygusal coşkusunu yansıtır. --- 🎬 GENEL DEĞERLENDİRME “Unutursam Fısılda”, Çağan Irmak’ın melankoli, müzik ve bireysel dram üçgeninde inşa ettiği en estetik filmlerden biridir. Dönemsel atmosfer, karakter çatışmaları, görsel dil ve müzikal yapı son derece başarılıdır. Film hem nostaljik bir Türkiye panoraması sunar hem de kadınların bastırılmış arzularına dair evrensel bir hikâye anlatır. Yönetmen Çağan Irmak Yapımcı TAFF Pictures Senarist Çağan Irmak Oyuncular Hümeyra Işıl Yücesoy Farah Zeynep Abdullah Mehmet Günsür Gözde Cığacı Kerem Bürsin Gürkan Uygun Köksal Engür Müzik Kenan Doğulu Görüntü yönetmeni Gökhan Tiryaki Kurgu Emrullah Hekim Cinsi Sinema filmi Türü Dram, romantik Renk Renkli Yapım yılı 2014, Türkiye Çıkış tarih(ler)i 29 Ekim 2014, Türkiye Süre 120 dakika Dil Türkçe Hasılat 18.819.582 ₺

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!