Eskiden, uzun yılar önce,
Yani, pişirilen ekmeğin kokusu, her adımda titreyen,
Küçük evlerde yayılırken,
Ve de çocuklar parayı sadece
Bayram sabahlarında görebilirken,
Hayat ne de garipmiş,
Oldukça çetin bir o kadar da içten,
Akrabalar sadece düğünlerde bire araya gelmezmiş
Yiyecek yemekleri çok az olsa da
Onlar paylaşırlar, hep birlikte yerlermiş.
Komşuluksa en ufak gürültüde kapı çalmak değilmiş,
Veya dayanılmaz şekilde gürültü yapmak,
O zamanlar komşu demek dost demekmiş,
Dar gününde yardım etmeyi bilen ve sıcak.
Çocuklar çember çevirir, ağaca tırmanır,
Tahta kılıçlarıyla dünyayı kurtarırmış.
Paraya sıkıştığında esnaftan biri
Kurtarıcı komşu dükkanın kasasından gelirmiş,
Karşılık beklemeden, iyilikten.
İşte böyleymiş eskiden yaşam
Oldukça çetin bir o kadar içten
Oysa ki şimdi onların torunları,
Bulduğu her fırsatta birbirini gırtlaklıyor,
Unuttuğumuz değerler,
Yıpranmış ve tozlanmış ata yadigarı sazlar gibi
Duvarda asılı, hatırlanmayı bekliyor.
Kayıt Tarihi : 8.9.2003 00:42:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Saygılarımla
İbrahim Tolga Özsoy
TÜM YORUMLAR (1)