Unuttum diyorsun billah inanmam
Her yeni günüme sen doğuyorsun
Sanma sensiz geçen anıma yanmam
Aldığım nefeste sen yaşıyorsun
Unuttum diyorsun, sanmam inanmam
Gece yıldız, yıldız sen yağıyorsun
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Elbette bir bildiği vardır değerli şairin... 'Kanmam inanmam, unuttuğunu sanmam' diyorsa... Çünkü bu bir laftır sadece... Denmekle olmaz ki?
Üstelik diyen, aslında 'unutamadığı için' der... Yoksa sözünü bile etmez... İnsan unuttuğundan niye bahsetsin ki?
Çok hoş, melodisi içinde bir şiirdi Bülent.. Kutlarım Kardeşim...
TEŞEKKÜRLER Sayın Baysal
Yine aşka dair bir şiir,
Güzel olmuş Tebrikler
Muhabbetlerimle
Sevmek yürektense unutmak kolay olmaz. hele gönül kül olup, yanıyorsa hiç mi hiç unutulmaz. karşıdaki unutmuşsa teselli şarkıdaki duygular gibidir: 'Seni uzaktan sevmek, aşkların en güzeli.' Severek okudum. Yüreğine sağlık. 10 puan, ant.
Sevmek yürektense unutmak kolay olmaz. hele gönül kül olup, yanıyorsa hiç mi hiç unutulmaz. karşıdaki unutmuşsa teselli şarkıdaki duygular gibidir: 'Seni uzaktan sevmek, aşkların en güzeli.' Severek okudum. Yüreğine sağlık. 10 puan, ant.
Sevmek yürektense unutmak kolay olmaz. hele gönül kül olup, yanıyorsa hiç mi hiç unutulmaz. karşıdaki unutmuşsa teselli şarkıdaki duygular gibidir: 'Seni uzaktan sevmek, aşkların en güzeli.' Severek okudum. Yüreğine sağlık. 10 puan, ant.
Unuttum...Üç heceli bir sözcüktür. sadece. Unuttum demekle unutulmaz ki?... Hele de karşısındaki seni hiç unutamadım, nefesimdesin, kanımdasın, canımdasın, köz oldun yüreğimde yanıyorsun derken. Taş olsa ufalanır, demir olsa erir.
Unutmak üzerine bir söz okumuştum: UNUTULANLAR, UNUTANLARI ASLA UNUTMAZ.... Değerli şiirinizi ve sizi kutluyorum sn. Baysal.... Nicelerine. Esenlikle...
Aşk, unuttum demekle unutulacak bir duygu değildir. Hele yüreğin bir kanadında hala böylesi coşkuyla ses verirken..
Kaleminize sağlık sayın Bülent Baysal., güzel çalışmanızı kutlarım...
Dost sözleri biraz daha yaralar,derler..
Ama ikna'ya dönük bu tür sesleyişleri okuduktan sonra tavrını değiştirmeye dönük yeni bir düşünme olanağı bulmuş olmalı.
Hem böyle zayıf temeller üzerinde kurulduysa ,o dostluk ufak sallantılarda denge durumundan çıkar.
Şiireden sonra değişen durumların anlatısı başka bir şiirinde BAYKAL tarafından yapılacaktır mutlaka.
Ama ben bu sözlerin doğruluğuna ve inandırıcılığına kefilim.
Kutluyorum Dostum.
Nicelerine.Erdemle.
Aşkların en acısı, tek taraflı aşk. Unuttuysa sevilen, yapacak çok da fazla bir şey yok. Fakat şiire o duygu öylesine güzel yansımış ki; canlı canlı. Hayatın gerçeklerini, etrafta olup biteni duyumsamak, o duyguyu böylesine güzel bir dille şiirleştirmek, ancak şair işi olabilir. İçtenlikle kutlarım saygın kalemi ve şiirini...saygıyla++
İstersen çekil git, karşıma çıkma,
Hiç bir şey söyleme, ardına bakma,
Bende ki beni al, bana bırakma,
Gönlümde ruhumda hep taşıyorsun,
İnan ki gönlümde sen yaşıyorsun!
_____________SEVDAZAN®
Bülent abimin şiirlerinde her daim o içtenlik, o yürekli sesleniş ve özentisiz en saf haliyle ama en cesur raddede o sevgi var! İşte güzel bir çalışma yine.
Bir dostunda ifade ettiği gibi besteye yakışır bir şiir!
Hürmetle ve muhabbetle kutluyorum. Acizane bu güzel şiire bende bir kıta ekledim.
Hürmetlerimle
Bu şiir ile ilgili 50 tane yorum bulunmakta