Gidenler tez dönmüyor, ölü bil artık beni;
Unuttum...
Gözyaşı mı ne diyorsun,
Kurudu çoktan.
Verdim ya kendime söz; bu sefer tuttum
Çoktan kuruttum gözyaşlarımı inan
Nasıl birşeydin neye benzerdin,Sessiz bir sinema filmi gibi mi,
Renkli mi renksiz mi?
Belki de hissiz,
Bir kemik yığınıydın...
Tarihin derinlerinden, acımasız zamanlardan kalma,
Bir kazı sonucu
Tesadüfen gelendin...
Geldin yaşadın,
Sonra yine geldiğin gibi gittin.
Bizler de öyle değil mi gitmek için gelmedik mi?
Kapıya bir mektup bırakmıştın,
Gitmeden önce.
Eski çok eskiydi tarihi.
Sanki onaltıncı yüz yıldan kalma.
O senmiydin tanıdığım ilk fosil;
Ben seni sildim defterden sen de sil!
Unuttum...
Hem ben o yıllarda hiç yaşamadım ki,
Gül vardı yabani bir gül;
Mektubuna ilişkin,
Sevdiğimi bildiğin,
O beyaz gül,ki o gülü
Suya koymadım solar diye,
Kuruttum...
10/Eylül/2009
Yüksel Nimet ApelKayıt Tarihi : 10.9.2009 12:35:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Böyle daha, kaç yüzyıl daha geçse de; o unutulmayan anıları unutmaya çalışacağım; Üzülme sevgili, Alışacağım...
![Yüksel Nimet Apel](https://www.antoloji.com/i/siir/2009/09/10/unuttum-176.jpg)
kutluyorum kaleminizi...
TÜM YORUMLAR (2)