Hangi yağmur damlaları,
Göz yaşlarıma karışmadı?
Hangi deli rüzgar,
Taranmış saçlarımı okşamadı?
Lapa, lapa yağan,
Tipileyip dolduran,
Hangi kar taneleri,
Saçlarımı ağartmadı?
Uzayıp giden, bitmek bilmeyen
Hangi çamurlu yollar,
Şişen tabanlarıma,
Şahitlik yapmadı.
Cebimde bir dürüm azık.
Oturup, bahçe çitlerinin dibine,
Yutkunarak, yediğim ekmek.
Hiç kimseye aldırmadan,
Nazlı, nazlı akan dereden
İçtiğim, bir avuç su.
Hangisi inkar eder, bu çektiklerimi.
İşte; o günlerde doldurdum,
Başakların tanelerini,
O tanelerle öğüttüm unumu,
Yoğurdum hamurumu.
Kapım açık, sofram serilmiş,
Buyurun dostlar yemeğe
Ben bu çilenin ürünü,
Hiç unutmadım,
Geldiğim bu günümü,
Ne de dünümü.
Kayıt Tarihi : 23.6.2006 00:06:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (2)