Elde tesbih dilde zikir sonunda;
Ey derviş Mevlâ'yı unuttuk şimdi
Kavil başka, başka fikir sonunda
Ne tuhaf ukbâyı unuttuk şimdi
Avuçlara sığdırınca dünyayı;
Bir kaygı alıyor bayı gedâyı
Kuşattı rakamlar güneşi ayı
Hayâli rüyâyı unuttuk şimdi
Gün batınca hep gölgeler okuruz
Belgeseller ve belgeler okuruz
Cam levhada çizelgeler okuruz
Kıssa-yı Leylâ'yı unuttuk şimdi
Ne Ferhat anılır ne Şirin dilde
Ne Bisütün kaldı ne külüng elde
Mecnun pay-ı tahtta deryalar çölde
Umman-ı sahrayı unuttuk şimdi
Lokmanlar yetişir en küçük derde
Halâvet kalmadı hüzn ü kederde
Dağları bekleyen artık her yerde
Gel gör ki recâyı unuttuk şimdi
Kartlar aldık vedâ ettik cennete
Şura hudut dendi döndü gurbete
Ve tarihler yazdık hepsinden öte
Âdem'i Havva'yı unuttuk şimdi
Esenlik bekleriz kuzgun tüyünde
Güya yere inmek yoktu huyunda
Gâhi yakalarda gâhi boyunda
Sâye-yi hümâyı unuttuk şimdi
Beyt'ül-ahzan aynı çah değişmedi
Kervan aynı kervan rah değişmedi
Fağfur, kayser, kral, şah değişmedi
Aşk-ı Züleyha'yı unuttuk şimdi
Zindanı rüyayı unuttuk şimdi
Kayıt Tarihi : 25.9.2001 01:22:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!