Ünlü Şair -Yazar Osman Arslan ile “Şiir, ...

Durdu Şahin
994

ŞİİR


5

TAKİPÇİ

Ünlü Şair -Yazar Osman Arslan ile “Şiir, Bizim Şiir, Türk Şiiri ve İslam Şiiri” üzerine

Durdu ŞAHİN: Size göre bir şiiri Türk şiiri, İslam şiiri, İslamî şiir yapan nedir? Şairlerimizin sık sık kullandığı 'bizim şiir' de aranan özellikler nelerdir?
Bir şiirin heceyle yahut serbest ölçüyle yazılması, bizim duygularımızı az veya çok dile getirmesi, o şiirin 'bizim şiir' olmasına yeter mi? Aynı şeyi 'Türk şiiri' veya 'İslami şiir' konusunda da düşünebilir misiniz?

Osman ARSLAN: 'Bizim şiir', içerisinde benimseme dolu, sahiplenme dolu bir kavram. Reel olarak halka malolan, milletimizin kabullendiği şiirler bizimdir. Elbette şiirin Türk şiiri, İslami şiir tarzında tanımı da mümkün. Türklerin yazdığı şiir, yahut Türkçe yazılan şiir Tür şiiri sayılabilir mi? Bir inceleme anında, bilimsel tespit olarak yazılan her şiir Türk şiirinin ürünüdür, denebilir. Fakat o şiirin gerçekte Türk şiiri sayılabilmesi 'şiirin kimliği' ile mümkün olabilir. Türk kültür öğelerini barındırıyorsa Türk şiiridir.

Bir şiiri İslam şiiri yapan ise işlediği temadır. Ve en geniş anlamıyla İslami öze aykırı olmayan şiir islamîdir. Bu bağlamda yazanın müminliği kifayet etmez. Bizim şiirin şartlarına gelince;

a) Konusu biz ve bizimle ilgili bir konu olmalı.
b) Amacı bizi düzeltmek, geliştirmek, daha güzel ifade etmek, savunmak ve kısacası bize katkıda bulunmak olmalı.
c) Dili halkın kullandığı dil olmalı
d) Bir mesaj taşımalı
e) Din kıstasında ahlak ve gelenek kaygılarını taşımalı.
f) Hizipçi, bölücü, fraksiyon slogancılığı yapmayan din, vatan, bayrak kutsallarıyla problemi olmayan bir söyleme sahip olmalı.
g) Kullandığı ölçü ve kafiyeleri açısından geleneksel veya çağdaş şiir ekollerine uygun olma şartı olmayabilir. Şekil konusunda dar kalıpçı olunmamak.
h) Bizim şiir, bizim güzelliklerimizi tüm dünyaya ulaştırabilen evrensel açılıma müsait olmalıdır.
ı) Bizim şiirde şirk asla yer alamaz! Tevhide aykırı olamaz.
i) İlhamını Kur'andan almalıdır şiirimiz.

Durdu ŞAHİN: Yeter diyorsanız, bizim duygularımızı, düşüncelerimizi bir yabancı şair de dile getiremez mi? Yahut biz yabancı bir şairin şiirinde de 'bizi' bulamaz mıyız?

Evet getirebilir', 'bulabiliriz' diyorsanız, 'orijinal Türk şiiri'ni, 'İslam veya İslami şiir'i diğerlerinden nasıl ayıracağız?

Osman ARSLAN: Bizim duygularımızı bir yabancı şairin dile getirmesi, şiirde kendimizi bulmamız; şiirin kaygısı İslam - Türk medeniyetine katkı olmadıkça bizim olmasına sebep sayılamaz. Ancak, insanın ve toplumun ruhsal ve sosyal o kadar çok ve farklı yansımaları var ki bunların tüm insanlığı kavrayan noktaları yakalanabilir, örneğin çevre sorunları, işkence, çocuk sevgisi... v.s. Bunlar gibi kimsenin reddedemeyeceği değerler üzerinde buluşmak mümkün ve bu noktada bizim şiir ve onların şiiri ayrımı konu bazında ortadan kalkar. Bu düzeyde şiirleri farklılaştıran konuyu sunuş, imgeleri kullanış biçiminde var olan kültürlerin doğurduğu farklılıklardır. Siz bir koyunda yakalarsınız sevgiyi diğeri güvercinde bir başkası domuzda. Elbette hayvan sevgisi sizi de yansıtır ama ne kadar domuz seversiniz?

İnancım şu, bir yabancı kültür mahsulü şiir mutlak ve muhakkak bir noktada bizim olandan farklılaşır. Bu ayrım noktası, her yerde kesişsek bile nihai tahlilde değer yargılarının dile yansıdığı kavramlarda belirginleşir. Bu nedenle diyorum ki bizi ancak bizden olan anlatabilir!

Durdu ŞAHİN: Bazıları gibi 'şiir, şiirdir', yazanın Türk veya Arap, Müslüman veya kâfir olması fark etmez denişine ne diyebilirsiniz?

Osman ARSLAN: Kimse şiir lahanadır demiyor. Evet şiir, şiirdir. Ama her şiir bizim değildir. Her siyasetçinin, her sanat eserinin, her roman türünün bizim olmadığı gibi. Dünya mimarisi içerisinde islam mimarisi, İslam mimarisi içerisinde Farisi, Arabi ve Türk mimarisi nasıl alamet-i farikalarla ayrılmış ise Türk şiiri de dünya ve İslam şiiri içinde belirgin ayrım gücüne sahiptir.

Durdu ŞAHİN: Türk şiiri, İslam şiiri veya İslami şiir, başlangıcından bugüne kadar gelen uzun bir yürüyüştür. Bu haliyle şekil, konu ve tema olarak gelişerek geliyor, geliyorlar. Öyleyse 'orjinal Türk şiiri', 'İslam veya İslami şiir' olarak hangisini, hangi dönemin şiirini kabul edeceğiz? Türk şairlerinin yazdığı her şiir Türk şiiri, Müslüman şairlerin yazdığı her şiir 'İslami şiir' veya 'İslam şiiri' ise biz neyi tartışıyoruz? Duygulan dile getiriş biçimlerini veya asli kaynaklara uygun olup olmadıklarını mı?

Asli kaynaklara dönüşü diyorsanız, 'Asli kaynaklarımız' hakkında bilgi verir misiniz? 'Duygu ve düşünceleri ifade ediş'i diyorsanız, Türk şiirinin, İslam şiiri ve ve İslami olan şiirin kendine has bir ifade tarzı mı var? varsa, bilgi verir misiniz?

Osman ARSLAN: Asli kaynaklara tartışmasız uyma iradesi taşımayan şiirin islam ve Türk edebiyat tecelliyatı içinde yeri olamaz. Kur'an'ı ve sahih sünneti ırgalamayan şiir de bizi ırgalamaz. Bu ölçüleri tanımayan şiir vardır ve kendi ekolüne uygun güzel şiirlerle de örneklemişlerdir tarzlarını. Ancak bizim dile benzeyen dilleri varsa da bizim dine ve şiire benzemeyen din ve şiirleri vardır. Temelde ölçütümüz inancımızdır. Efendim, ifade tarzı, şiirin biçimi, şiirin türü netice itibarı ile isteseniz de sınırlandırılamayacak unsurlardır. İçerik ve mesajı önemsiyoruz. Gerisi seçme hürriyeti olan bir alandır. Sözün özü, bizim ilgilendiğimiz kişinin yoğurt yeyip yemediğidir, nasıl yediği değil!

Durdu ŞAHİN: Teşekkür ederim.

Durdu Şahin
Kayıt Tarihi : 10.9.2007 17:06:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Durdu Şahin