Son sözümü söylemedim
dedi
kırmızı mumlu tahta masa
rüzgarın soğuğunu aynen iletiyordu
soba ile sırt sırta dursa da
Düşündüm, taşındım
Bir günbatımında yanına geleceğim
ya da
soğuk bir günün doğuşunda
Ayaklarına kapanıp ağlamayacağım
gözlerinde küçülüp yalvarmayacağım
Umut
sol elinle güneşi gizleyip
sağ elinle gözlerini kapayıp
parmaklarının arasından izlemektir
gökyüzünü
Solgun
yüzümde
son kalan acı ifadesi
kurumadan önce
akan son damla yaş
gözlerime eklenen son bulut
Sonum
en verimli dönemimin imzasıydı
boynumdan başlayıp
omuriliğimden
kuyruk sokumuma kadar inen
o derin
Hayat
Merdiven
basamağına
sessizliği koyan
o yalnız çocuğun
yumurta kokan elleridir.
Otel odandasın
Geceye sırtını dönmüş uyuyorsun
Şehrin sessizliği örtmüş ışıkları
Rüyandayım
mırıldanıyorsun
Yanında olamadığımdan
Yaprak dökümü saatleri bunlar
yaz, bahar içinde kışı yaşatıyor ikibinbeş
karanlıklar
karanlıklar
ilk ve son sevdiğim de yok artık
kağıttan gemilerimi




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!