Ekmeğin kenarında hafif bir küflenme olmuş, ekmeği ufalayıp pencerinin kenarına bıraktım kuşların yemesi için.
Beş altı tane kuş geldi, iki tanesi yemeye başladı, diğerleri öyle hayal kırıklığı içinde kalıp bakınmaya başladılar.
Kimisi de pencereden içeriye doğru bakıyor, ara ara pencereye yem bıraktığım için, zamanla bunu öğrendiler.
Umut edip de hayal kırıklığına uğramak ne kötü.
Ben onları öyle görünce bi' üzüldüm, içim cız etti.
Hemen pencerenin önüne boydan başa kadar bulgur döktüm, geldiler yiyorlar, hayal kırıklıkları geçti.
İnsan da böyledir.
Verdiğiniz umudu elinden aldığınızda, ne yapacağını bilemez, hayal kırıklığına uğrayıp üzülür.
Kimisi bu kuşlar gibi, gözlerinizden kalbinize bakar, gerçekten umudumu elimden mi aldın diye.
Ya umut olmayalım, ya da verdiğimiz umudu kimsenin elinden almayalım, bilerek yapmadıysak da, fark ettiğimizde hemen telafi edelim.
Yıllar geçer, o umut kırılması geçmez...
İnsan gönlü, ince işçilik ister!..
Sonra kuşlar çoğaltırsın kollarına
Pencere kenarlarında.
Bir yaz yangınına
Bir tas suyla deniz inşa edersin
Pencere kenarına
Benim soğumasa da
En azından kuşların içi soğusun...
Sevgi Gül İlkan
Kayıt Tarihi : 19.3.2024 15:39:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!