Zihnimin çeperini kalın sorular vuruyor
Takattan kesiliyorum, meçhulün girdabındayım
Neden, nerede duruyorum, nasıl geldim buraya?
Canım tenimden çıkacak. Tükendim.
Soruların ağırlığı inletiyor, bu kasvet yarabbi
İflasın eşiğinde bir tüccar gibiyim, düştüm düşecek
Sorular canhıraş ard arda sıralanıyor, tut yarabbi
Çer çakala yem etme. El çekme benden.
Yüreğimde derin duyguların ağırlığı
Taşımaktan yoruldum, bittim yarabbi
Saçlarımdan el çekti siyahlar
İpimi ortalığa atma yarabbi
Siyahın tonları arasından geçiyorum
Yeşil açmıyor bu mevsimde,
Yer kara, gök kara, duygular kara
Karalara terk etme yarabbi
Her soruda yıkılıyorum, cevap neylesin
Umudun zirvesinde umutsuzluk tutuyor
Duygularımı kurban verirken, umuda
Umutsuzlukta boğma yarabbi
Ömür denilen biraz hüzün, biraz keder
Santim santim tükenip giden heder
Gözyaşlarıyla sulanan, verimsiz toprak
Ekine duran tohumları yakma yarabbi
Olanca ağırlığıyla yüklenen sorular
Meçhul cevaplar, anlamsız bakışlar
Yüreğim üstüne oturan bu kasvet
Üzme, sevindir yarabbi
Yeşile erdir karalar yetti
Ömür acı ve dertle geçti
Ekinimi hazan biçti
Acılarımı dindir, vuslata erdir yarabbi.
30.12.2014 /08:00-09:30
Ahmet Yıldırım 3Kayıt Tarihi : 18.11.2015 11:24:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Ahmet Yıldırım 3](https://www.antoloji.com/i/siir/2015/11/18/umudum-huzun.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!