Üzerimize ne topraklar atıldı ne duvarlar örüldü
Ne sesimiz duyuldu ne ağladığımız görüldü.
Ne zaman ayağa kalksak darbelerle bölündü.
Hüzünlenme yiğidim güneş ufuktan göründü.
Hep hakaret yedik hep itilip kakıldık
En verimli çağlarda bir kenara atıldık
Hiç yılmadık, yıldırdık hep ileri atıldık.
Hüzünlenme yiğidim bak ayakta kaldık.
Maziye dönde bir bak, hep sahnede reziller.
Oyun oyuncu aynı değişen sade ziller
Bin yüzlü firavunlar, ardında koca filler
Hüzünlenme yiğidim geliyor ebâbiller
Bozkıra can veriyor rahmet yüklü bulutlar
Kardelen çiçeğinden bahar müjdeleri var
Bir kez açtı mı güller, mutlaka gelir bahar
Hüzünlenme yiğidim artık yakındır nehâr
Yerle yeksan oluyor, bize set olan duvar
Bak bir bir kırılıyor mermerleşen o putlar
Bu yolda az çekmedik hiç bitmedi umutlar
Hüzünlenme yiğidim Hakk'ın kesin hükmü var
Çağlayana dönüyor sessiz akan o sular,
Ya bugün yada yarın mutlak sönecek mumlar
Onlar istemese de tamamlanacak nurlar
Hüzünlenme yiğidim DAVAnın SAHİBİ var.
Mehmet KEÇELİ
26 Ekim 2020
İstanbul
Kayıt Tarihi : 25.1.2022 00:10:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!