akşam;
sana çağırıyor arzularım,
tutmak istiyorum hayallerin elinden
sessizce yaklaşıyorsun yanıma
gülen yüzün ayın ondördü sanki
dokunmak ölümlerden ölüm...
Ben kötülük yapamadım anne
Düşkünü hor görmedim durumunda
Yalancı gözler olmadım yağmurlara bakan
Bir çocuk ağladığında bende ağladım anne
Geceleri yıldız kaydığında gözlerim yaşardı
Avucumun içine bir hüzün saplandı anne
Birgün bir yıldız kayacak toprağa
Yağmurlar yağacak hiç durmadan
Sadece senle beni ıslatacak;
Rüzgarlar esecek deli deli
Yine ikimizin saçları dalgalanacak
Bir uçurma çıkacak doruğa
düşlerinde banada yer ver
aydınlık sabahlarda erken
hayallerinde beni solu
dupduru bir özlemin ardından
her aradığında bulduğun olayım;
bastığın toprak,
hayat
her sabah taze başlangıçlar sunar,
elini tutar pencereye çeker
bir ağaç davet eder seni bahçeye
kuşlar neden bu kadar neşeli öter;
ıssız sokaklar çağırır seni
gönlüme bir hüzün saplanırsa
zifiri karanlıklarda;
doğarmısın altın renkli saçlarınla
yolumu kaybedersem hülyalı şafaklarda
tutuverirmisin titreyen elimi
gül tutan, gül kokan ellerinle
Bu şehirde bir düş yanıyor
Gözlerime bir bulut çörekleniyor ansızın
Eski zamanları kokluyor sokaklar
Derin bir iç geçiriyor dalgın bakışlar
Ne ellerimi bir rüzgar okşuyor
Nede kalbim hızla çarpıyor bir sokak başında
Uçun turnalar uçun burada vefa yok size
Sevgisi karşılıksız olan diyarlara
Matemi göklere yükselmemiş beldelere
Kimsesizlerin ağlamadığı kasabalara uçun,
Suları kirlenmemiş nehirlerden için
Dumanı kara bulut gibi kaplamamış şehirlerden geçin
yine akşamlara demirleyecekse sabahlar
hüzne gidecekse dalga boyu düşünceler
için için bir sızı saplanacaksa yüreğime
doğmasın güneş
sabahlar soğuk ellerim ayaz
yine üşüyeceksem loş odalarda
Zaman su gibi;
Akar üzerimizden
Hergün bir yaprak daha koparır
Ömür sayfamızdan
Rakamlar olur hayatımız
Kimbilir nerde kaçımız
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!