"Nereye baksam, baktığım yerde bitti masallar!"
Siyah bir kefen misali,
Ömrüme hüznü giydirip,
susabildiğim kadar sustum içimde!
Sustuğum her yerde,
Sığın bana. Çünkü kirpiğin yer çekimine yenik düşmüş uzandığımız iki kişilik kanepenin üzerine. Su bardağında nefesini unutmuşsun mesela. Duvarlarda sesini. Aynada yüzünü. Kazağımda ağırlığınca saçlarından kırık teller var biraz da. Kırık ama kırgın değil. Kırık ama yorgun değil bizim gibi. Hatırlandıkça gülümsetecek anıları çantana koymamışsın. Oysa unuttuğun bir şey varsa al demiştim. Sanırım bunu bile bile yaptın. Biraz ruj izi, biraz çocukluğumuz, biraz da sararmış kağıtlardaki şiirler. Elinin hafifliği bulaşmış bir de avuç içime, devrilen cümlelerin arasındaki yüklemler gibi. Yüklemler gibi anlamı derin. Elim şu an çok hafif hava gibi ve ben bu sefer yüklemi sonda kullanıyorum. Teşbihte hata görürsen eğer sarılma bir daha.
Yanağımda tarif edemediğim şeyler var. Vapura yetişmeye çalışan insanlar gibi telaşlı şeyler, rotası belli olmayan mavi bir volkswagen karavan gibi, iki kişinin üç kişilik heyecanı gibi şeyler. Dedim ya, tarif edemiyorum. Öptüğün için olmalı. Öptüğün için olsun. Öptüğün için ol. Yüklemi doğru yerde kullanacak mıyım bilmiyorum ama sen edebiyat kadar güzelsin. Teşbihte hata görürsen eğer, bu sefer sarılmamazlık yapma. Çünkü sarıldıktan sonra düzeltemeyeceğimiz hiçbir şey yok.
Hayal kırıklığına uğrayanları anlamıyorum...
Pireler tellal iken develer kervan iken,
Öptüğünde prensesi prens;
Uyumuştum...
H ayatimin kadinina bir not 3
Ne demistim;
Öyle herkes gibi olma...
Hayatımın kadınına bir not 4
Bugün pazartesi, yine ben ve alfabeme uluorta gizlenmis , yine "sen"
Biliyormusun, bütün bu notlari numaralandiriyorum ama 1. Not hiç olmadı farkettinmi? Çünkü ilk notu seni sevdigim yaşa geldiğinde oğlumuz yazsın istiyorum, minicik yüregiyle bitanecik annesine... Sana...
Bir yanımda akşamdan kalma yari çıplak bir kadın,
diğer yanımda kağıt ve kalemim...
Bu gece de içimden ne gelirse yazmaya meyilliyim..
Ve biraz konu değiştirip,
seni ne kadar çok sevdiğimi eminim bu kez anlatabileceğim..
Avuç içlerinde seviyorum ölmeyi,
Oksijenim kalemimde benim,
Bir sensiz, bir de șiirsiz yasayamam!
Hece hece seni solurken cigerlerim,
Ben sen olurum da, ben beni tașıyamam!
Ihlamur kokulu yarim benim,
Oksijenim kalemimde benim,
Bir sensiz, bir de șiirsiz yasayamam!
Hece hece seni solurken cigerlerim,
Ben sen olurum da, ben beni tașıyamam!
Ihlamur kokulu yarim benim,
Sen gideli tam on dört asır geçti kadınım,
Parmaklarımda șiir yanıkları,
Sarı sabır çiçeği başucumda,
Aşk dallarımda salkim saçak
Ve ben köklerine kırgın bir ahlat!
Ben ömrümü sırtlanıp omuzlarıma,
Bilindik diyarlara yelken açtım!
Kendi içimde düşman edinip,
Kendi kendimle savaştım....
Ve şimdi ;
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!