Kardeş, bu teknolojik ortamda mektup yazmayı unuttuk, her duygu sanal bir soğukluk havasında, güvercinler bile artık sadece takla atması için beslenir oldu. Hatrını sormam lazım galiba girişin hemen ardından ki gelişme yok kimsenin hayatında. Hani iyiyim der ya insan iyi olmasada gereksiz muhabbetlerin başında...
Kardeşim dedim ya herkes için kullanmam bu zamiri ki zamir ismin yerine kullanılan kelimelere denir. Burda değişik hiç bir şey yok yanlızca yaz bitti... Geçen seneki gibi...
Birde sigarayı arttırdım, devlete bide ben yük olmayayım çok yaşayıp hem daha yakışıklı olurmuşsun diyorlar. Ama yazamıyoru artık kardeş eskisi gibi eksikler git gide artıyor herkes gidiyor son bahar gelince. Hani bir ağacı sarıyor ya yalancı yeşillikler güneşli havalarda sonra kopuyor tek tek son bahar olunca. Bir bakıyorsun ki dım dızlak kalmışsın. Acaba ağaçta kendini eksik mi hisseder yapraklar koparken yoksa normal halim böyle fazlalıklardan kurtuldum diye egoistmi yaklaşır bu hadiseye...
Kardeş maddi imkansızlıklar hakim hep hayatımda, avukatsızım yani her duruşmada.
İşte sonuç satırları gözüktü bunun anlamı bu mektup burda biter. Kardeşim uzun olmadı hukukumuz ama güzeldi ki çok yaşamak değil amaç her hapşırdığında ki hapşırsanda hapşırmasanda güzel yaşa...
İşte gidiyorum arkama bile bakmadan
İşte gidiyorum yüreğim ıslak gözlerimde kan
Gitme diyemiyorsun, sonra sus kaplıyor boşlukları
Kafiyeli değildi yaşananlar
Yâda
Biz bakamadık belki hayata
Bir şairin baktığı yerden
Bizde kafiye olsun diye yaşamadık zaten
Senaryoyu oynuyorduk
Zaman delikanlı olsa
dönmezdi yelkovan.
Aslında yelkovan kanına girer
akrebin,
Kovalar durur adı:
saniye afetin...
Her mevsimin sabahı soğuk
Ve her mevsim uyanmak günün en zor işi
Yani uyana bildiysen gerisi çorap söküğü gibi…
Ki kimse çorap örmüyor artık,
Sanayi bak nasıl anlamsız bıraktı atasözlerini
Bugün şafak zifiri karanlık
ve ben yine şafak saymıyorum...
Yani susuyorum şimdi güneş batarken...
Yeşil bir nefte yerleştiriyorum alnımın tam ortasına
Selam duruyorum sonra
Üşüyorum
Ve o zaman çok terliyor ellerim
Ölüm arkam
Sağım solum kapalı mekân
Ve sigara içemesem de sonuna kadar tiryakiyim
Türk dil kurumuna şapkalarımı çıkartmaktayım
Sen varken saçlarım yoktu
Şimdi sen yine gittin
ve ben yeniden saçlarımı kestim
belki...
Hep gittiğini sananlar oldu ama aynı yöne gittikçe bir gün geri geldiler, hesaplayamadıkları ufak bir gerçek vardı,
dünya yuvarlaktı
ve
birimiz sabittik...
Bi Kelebeği öldürmek değilmidir
fırtınalı havada özgürlüğünü vermek
Yada ölümsüzleştirmekmidir
kurutup saklamak için öldürmek
Ama sen
Yani istersen
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!