Ümit Et İstanbul! Şiiri - Halil İbrahim ...

Halil İbrahim Akay
5

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Ümit Et İstanbul!

Sana bugüne kadar,
Hiçbir tepeden bakmadım İstanbul
Güzelliğini ufuklar boyu seyretmedim.
Martı çığlıklarını, duymadım kıyılarında.
Dalgaları, sadece yüreğimde hissettim seneler boyu…

Bugüne kadar,
Sis kokan gündüzlerini yaşamadım.
Solgun sonbaharlarında üşümedim.
Sarı yapraklarında görmedim kurumuşluğu.
Gri bulutların altında,
Islanmadım yağmurlarda…
Ne şair oldum bağrında,
Ne sevdalı oldum bir başkasına…

Vapurların motor seslerini işitmedim yakından.
Tren düdüklerinin uzantısı tırmalamadı kulaklarımı.
Deniz fenerlerinin solgun görüntüsü gibi
Kayıp biriydim sisli ufuklarında...

Marmara’ya açılmadım.
Balıkçı teknelerini seyretmedim.
Balık-ekmeğini yemedim bugüne kadar…
Boğazına karşı ne bir simidin sıcaklığını hissettim,
Ne de bir çayın tadını…

Yalılarının hiçbirini görmedim,
İçinde yaşayanları da…
Gizli sevdalıların var, bağrında yaşayan.
Tanıyamadım…

Bir sabah, güneşin ışıltılarını,
Görmek istedim sularında.
Yağmuru gösterdin sen.
Ben, zaten,
Severdim yağmuru sonbaharda.
Islatsa da sana yazdıklarımı...

Yolda yürürken,
Soluk yüzlü insanlarını gördüm.
İstanbul’un içinde, İstanbulsuz.
Oysa ben İstanbul’un dışında,
Seni yaşıyordum…

Nice gönül erlerinin,
Sana sevdalandığı devirler,
Kapanıyor mu yoksa? ..
İnsanların senin bağrında,
Sensiz yaşıyor İstanbul…

Dalgalarını hissediyorum,
Bir sonbahar sabahında.
Martı çığlıklarını, duyabiliyorum artık.
Karanlık ufkuna ümitle bakıyorum…

Gönül insanlarını bağrında sakladın İstanbul…
Şimdi senin insanların gönülsüz…
Ama unutma, senden ayrı,
Sana hasret, nice İstanbullu var,
Hayata gözlerini sendi açan…

Bağrında senden gafil yaşayanlar,
Hep keşmekeş içinde boğulmuş.
Sabahları yorgun ve mahmur gözlerle,
Sana bakıyor, işine koşturanlar.
Gönülsüz bir bakışla süzüyorlar seni belki…

Ümit et İstanbul!
Gün gelir sevdalılarının sesi,
Yükselir bağrından.
At bulutları ufkundan ki,
Sevdalı gönüller sana doysun.
Gönlümde, koskoca bir umutsun…

(İstanbul, 23 Kasım 2002)

Halil İbrahim Akay
Kayıt Tarihi : 17.4.2006 16:21:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Kasım ayında, Ramazanı yaşıyorduk. Sahurdan sonra sabah namazını bekler, kıldıktan sonra tekrar dinlenmeye çekilirdik odalarımıza. Fakat bir sabah farklı oldu benim için. Sanki yazmak için çıktım dışarıya, elimde ajanda... Dışarısı daha karanlık, hava bulutlu... Çıktım Fatih'in eteklerinden, Sarayburnu kıyılarına doğru. Sultanahmet'in sessizliği, Ayasofyanın hüznünü gördüm. Sonra bilmediğim, tanımadığım eski sokaklardan çıktım boğazın sularına. İlk çıktığımda beni mest eden bir manzara vardı zaten. Belki de bu yüzden ilerleyen aylarda fotografa merak saldım. Fakat o gün sabahın ilk saatinde oraya beni çağıran birşeyler vardı... ve işte İstanbul'un o hafif karanlık sabahından belli belirsiz ufuklara bakarken, ümit etmekti güzel olan. O yüzden ümidi yazmak ve İstanbul'a ümit için seslenmek de güzel oldu... İşte böyle birşeydi bu satırları yazdıran...

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Halil İbrahim Akay